Danıştay Kararı 8. Daire 2018/1050 E. 2022/7707 K. 16.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/1050 E.  ,  2022/7707 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/1050
Karar No : 2022/7707

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- … Turizm Nakliyat Ticaret Limited Şirketi
2- … Turizm Seyahat ve Otobüs İşletmeciliği Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketler tarafından; B2 ve D2 yetki belgesi kapsamında faaliyet gösteren araçlarının, Edirne şehir merkezine girmeksizin şehirlerarası otobüs terminalini varış ve kalkış noktası olarak kullanmalarına dair Edirne Belediye Meclisi’nin … tarih ve … sayılı kararının, B2 yetki belgeli araçların faaliyetlerinin kısıtlanmasına ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu Belediye Meclisi kararının birinci maddesinde, A1 yetki belgesi ile B2 ve D2 yetki belgelerinin tarifesiz taşımacılığa ilişkin olmaları sebebiyle aynı mahiyette oldukları, A yetki belgesiyle otomobil ile taşımacılık yapılırken B ve D yetki belgesiyle otobüs ile taşımacılık yapıldığı, B2 ve D2 yetki belgelerinin aynı mahiyette olup aralarında sadece B2 yetki belgelilerin uluslararası faaliyet gösterebilmesine ilişkin bir fark olduğu, daha önce verilmiş yargı kararları uyarınca A1 yetki belgeli araçlar için yapılan düzenlemenin aynı mahiyetteki B ve D belgeli araçlara da uygulanarak, şehir içi trafik düzeni ve güvenliğinin sağlanması bakımından kamu yararı bulunduğu gerekçesiyle, B2 ve D2 belgesi ile faaliyet gösteren taşımacılık şirketlerine ait araçların Edirne şehir merkezine girmeksizin şehirler arası terminali varış ve kalkış noktası olarak kullanmalarına karar verildiği, yalnızca Edirne ili merkez ilçe belediye sınırları içerisine ilişkin olarak gelen araçların durma noktasına ve giden araçların hareket noktasına ilişkin belirleme yapıldığı, giden araçların varış noktalarına ve ara duraklara ilişkin bir belirleme yapılmadığı, kalkış ve varışların mutlaka terminalden terminale yapılması zorunluluğu getirilmediği; bu çerçevede, yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ile dava dosyasında mevcut bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, yurt içi ve uluslararası tarifesiz yolcu taşımacılığına ilişkin olan B2 yetki belgesine sahip olanların, belediye sınırları içerisindeki kalkış ve varış noktaları ile yolcu taşıma güzergahlarının trafik güvenliği ve yoğunluğu ile benzeri kıstaslar göz önüne alınarak davalı idarece tespit edilebileceği, bu tespitin, sözü edilen belgenin kapsamını daraltmayacağı gibi yetki belgesinden kaynaklanan hakların kullanılmasına da engel teşkil etmeyeceği, dava konusu işlem ile kalkış ve varışların terminalden terminale yapılması zorunluluğu getirilmediği, işlemde şehir içi trafik yoğunluğunun azaltılması ve trafik güvenliğinin sağlanması gerekçesinin gözetildiği hususları dikkate alındığında, dava konusu Belediye Meclisi kararının birinci maddesinde hukuka ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurularına konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacılar tarafından; B2 yetki belgesine sahip taşıtlar ile tarifesiz ticari amaçlı yolcu taşımacılığı yapmaları nedeniyle, kalkış ve varışların terminalden yapılması ve belediyeden güzergah izin belgesi alınması zorunluluğu getirilemeyeceği belirtilerek, temyiz istemlerine konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince; dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz istemlerinin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmenin durdurulması harcının davacılara iadesine,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
5. Kesin olarak, 16/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.