Danıştay Kararı 8. Daire 2017/7742 E. 2020/4554 K. 21.10.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2017/7742 E.  ,  2020/4554 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/7742
Karar No : 2020/4554

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacılar) : … Varisleri :
1- …

11-…

… Varisleri:
12- …
13- …
… Varisleri:
14- …
15- …

24-…

… Varisleri:
25- …
26- …

33-…
… Varisleri:
34- …
35- …
36- …
… Varisleri:
37-…

41-…

… Varisleri:
42- …
43- …
44- …
… Varisleri :
45- …
46- …
47- …
… Varisleri :
48- …

61-…
… Varisleri :
62- …

66-…
… Varisleri :
67- …
68- …
… Varisleri:
69- …
…Varisleri:
70- …
71- …
72- …
… Varisleri:
73- …
… Varisleri:
74-…

79-…
… Varisleri:
80-…

100-…
… Varisleri:
101-…

107-…
… Varisleri:
108-…

118-…
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Defterdarlığı … Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı

Vekili : Av. …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, … ili, … ilçesi, … mahallesinde bulunan … parsel sayılı taşınmazın 6292 sayılı Kanunun 7. maddesi kapsamında bedelsiz iadesi istemiyle davacılar tarafından yapılan 18/06/2013 tarihli başvurunun İstanbul Defterdarlığı Anadolu Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı’nca zımnen reddine ilişkin işleminin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 5. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, dilekçe ret kararı verilmesi üzerine, davacılar tarafından … ili, … ilçesi, … mahallesinde bulunan … parsel sayılı taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca yaptıkları 18/06/2013 tarihli başvurunun zımnen reddine dair işlemin iptali istemiyle ayrı ayrı düzenlenen 21/02/2017 havale tarihli dilekçeler ile Mahkemenin E:… ve E:… (… İdare Mahkemesi E:…) sayılarına kayden mükerrer olarak dava konusu edildiğinin anlaşıldığı; bu durumda, davacılar açısından Mahkemelerinin E:… sayılı dosyasında halen derdest dava niteliği taşıyan davanın varlığı karşısında, tarafları ve konusu aynı olan işbu davanın esasının inceleme olanağının bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, derdestlik nedeniyle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun dava şartlarını düzenleyen 114’üncü maddesinin 1’inci fıkrasının (ı) bendinde, “Aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması” hükmüne yer verilmek suretiyle doğrudan dava açma şartları arasında “derdestlik” sayılmış; Kanunun 115’inci maddesinde ise, mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davayı usulden reddedeceği kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda “derdestlik” müessesesi düzenlenmemiş ve Kanun’un 31. maddesinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve onun yerine çıkarılan Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun derdestlik ile ilgili maddelerine atıfta bulunulmamış olmakla birlikte, tarafları ve konusu aynı olan bir davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açıldığı ve görülmekte olduğunun saptanması halinde, usul hukukunun temel kavramlarından olan derdestlik müessesesinin temelinde yatan, ilk davanın aynısı olan ikinci davanın açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığı olgusundan hareketle, ikinci davanın derdestlik nedeniyle incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… ve K:… sayılı kararıyla, her bir parsel yönünden ayrı ayrı dava açmak üzere dilekçenin reddine karar verildiği, bu karar üzerine davacılar tarafından, davanın her bir parsel yönünden ayrı ayrı yenilendiği, dava konusu işlemin … parsel sayılı taşınmaz yönünden iptali istemiyle … İdare Mahkemesi’nin E:… ve E:… (ilk olarak … İdare Mahkemesi’nin E:…) sayılarına kayden mükerrer olarak dava konusu edildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, … İdare Mahkemesi’nin E:… esasına kayden açılan dava sonucunda verilen kararın temyiz incelemesinde, Dairemizin 21/10/2020 tarih ve E:2018/556, K:2020/4552 sayılı kararıyla ve “Bu itibarla, İdare Mahkemesince, yukarıda ayrıntısına yer verilen durum dikkate alınmaksızın dava … parsel sayılı taşınmaz yönünden görülerek karara bağlanmış ise de, gerek çok sayıda davanın aynı anda açılması nedeniyle davacılar tarafından hataen dava konusu edilen parsellerin karıştırılması ve sonrasında bu hatanın giderilmesi, gerekse de davalı idarenin savunmasının … parsel sayılı taşınmaza ilişkin olması nedeniyle, bakılmakta olan davanın … parsel sayılı taşınmaza yöneltildiğinin kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır.” gerekçesiyle, anılan dosya yönünden dava konusu taşınmazın … parsel sayılı taşınmaz olduğunun kabul edildiği açıktır.
Bu durumda, … İdare Mahkemesi’nin temyize konu E:… esasına kayden açılan davanın, aynı Mahkemenin E:… esasına kayıtlı dosya ile konusu aynı olan dava olarak kabul edilmesine hukuken olanak bulunmadığından, başka bir ifadeyle, Dairemizin yukarıda ayrıntısına yer verilen gerekçeli onama kararı sonucunda, dava konusu işlemin … parsel yönünden dava konusu edildiği tek dava işbu dava olmakla, İdare Mahkemesince işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.