Danıştay Kararı 8. Daire 2016/9222 E. 2020/6062 K. 24.12.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2016/9222 E.  ,  2020/6062 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/9222
Karar No : 2020/6062

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : … Enerji Müh. Haf. İnş. Nak. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : Mahkeme kararının davanın görev yönünden reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeksizin 2577 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca davacının duruşma istemi kabul edilmeyerek işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı adına 1608 sayılı Kanun uyarınca izinsiz doğalgaz çalışması yapıldığından bahisle hasar bedelinin(48.000,00 TL) %20 fazlasıyla davacıdan tahsil edilmesine yönelik … tarih ve … sayılı Encümen kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, … tarih ve … sayılı encümen kararının 208,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin kısmı yönünden; … Sulh Ceza Hakimliğinin … D. İş.ve … tarihli kararıyla anılan encümen kararının 208,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin kısmı yönünden davacının itirazının reddine hükmedildiği ve bu kararın itiraz üzerine onanarak 13.01.2016 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından, davanın bu kısmının incelenmeksizin reddine; davanın, … tarih ve … sayılı encümen kararının hasar bedelinin(48.000,00 TL) %20 fazlasıyla davacıdan tahsil edilmesine yönelik kısmı açısından ise, … Belediyesi ve … Doğalgaz A.Ş. arasında yapılan protokolün “mali hükümler” kısmında ilgili şirket tarafından asfalt zaiyatı gerçekleştirildiğinde şirkete yansıtılacak ücretlendirmede esas alınacak birim fiyata göre 48.000.-TL bedel hesaplandığı, bu miktarın ilgili protokol gereğince düzenlendiği anlaşıldığından, taraflar arasında yapılan sözleşmeye dayalı olarak belirlenen bedelin özel hukuk hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, adli yargının görev alanına giren dava konusu encümen kararının belirtilen kısımının idari yargıda incelenmesine olanak bulunmadığından davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14. maddesinin (a) bendinde; belediyenin mahalli müşterek nitelikte olmak koşuluyla, imar, su, kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı; çevre ve çevre sağlığı, şehiriçi trafik hizmetlerini yapıp, yaptırabileceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; kanunların belediyeye verdiği yetki çerçevesinde yönetmelik çıkarmak, belediye yasakları koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek yetkisi ve imtiyazının olduğu; 34. maddesinin (ı) bendinde; encümenin diğer kanunlarda kendine verilen görevleri yerine getirmek görev ve yetkisinin olduğu hükme bağlanmıştır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek; (g) bendinde; büyükşehir belediyesinin yetki alanındaki meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak bakım ve onarımını sağlamak, büyükşehir belediyesinin görev ve sorumlulukları arasında düzenlenmiş; “Alt Yapı Hizmetleri” başlıklı 8. maddesinde, alt yapı hizmetlerinin koordinasyon içerisinde yürütülmesi amacıyla alt yapı koordinasyon merkezinin (AYKOME) kurulacağı; bu merkezin çalışma usul ve esaslarının İçişleri Bakanlığınca çıkartılacak bir Yönetmelikle belirleneceğinin hükme bağlandığı, bu hükme dayalı olarak çıkartılan Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin 8. maddesinin (f) bendinde; AYKOME’nin kazı ruhsatı vereceği ve buna ilişkin bedeli belirleyeceği, 12. maddesinin (ç) bendinde ruhsatsız kazı yapılmasını önleyeceği ve ruhsatsız kazı yapıldığının tespiti halinde, kazı yapanlar hakkında gerekli işlemin yapılmasını sağlayacağı, düzenlemeleri bulunmaktadır.
1608 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkamı Cezaiye Hakkında Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanunun 1. maddesinde; “Belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve sahaliyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince Kabahatlar Kanununun 32 nci maddesi hükmüne göre idari para cezası ve yasaklanan faaliyetin menine karar verilir. Bu kararda ilgili kişiye bir süre de verilebilir.
Belediye encümeni kararında belli bir fiilin muayyen bir süre zarfında yapılmasını da emredebilir. Emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması halinde, masrafları yüzde yirmi zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirilir.” hükmü yer almaktadır.
Söz konusu madde 23.01.2008 günlü 5728 sayılı Kanunun 66. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olup, ilgili kanun gerekçesinde; maddeyle fiilin niteliği dikkate alınarak Kabahatlar
Kanununun 32. maddesine yollamada bulunulmuş, ayrıca yeni bir hüküm olarak, belediye hizmetlerinde etkinliğin sağlanması ve ilgili kişinin de bu kanunda belirtilen aykırılık hallerini süratle gidermesi olanağı sağlanmıştır, denilmek suretiyle belediyeye tanınan yetkinin amacı açıklanmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; belediyelere bir çok görevler yükleyip, belli hizmetler için yetkiler veren belediye mevzuatı ve ilgili Yönetmelikte, kamu hizmetlerinin yürütümüne dair kararlarının uygulanabilmesini sağlayıcı, hizmetlerin etkinliğinin artmasını sağlayıcı cezai ve yaptırım hükümlerinin bulunmadığı; belediyelerin yasal görevlerini ifa sırasında bu görevin yerine getirilmesini engelleyici davranışların cezalandırılması ile sorumluluk sahasındaki mallara verilen zarar ve ziyanın tazminine ilişkin bir yetkinin belediyelere tanınmadığı anlaşılmakta ise de; 1608 sayılı Yasanın 1. maddesinin belediyeleri bu hususlara ilişkin olarak yetkilendirdiği; bir başka ifade ile; belediyenin kanunla yüklenen görevini yerine getirmesini engelleyici bir davranışta bulunulması halinde; belediye encümenince, söz konusu davranışın ortadan kaldırılmasına karar verileceği; emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması halinde söz konusu fiilin masrafları %20 zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirileceği anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; 1608 sayılı Kanun uyarınca izinsiz doğalgaz çalışması yapıldığından bahisle davacıya 208,00TL idari para cezası verilmesi ve hasar bedelinin %20 fazlasıyla davacıdan tahsil edilmesine yönelik … tarih ve … sayılı encümen kararının iptali istemiyle 05.11.2015 tarihinde … Sulh Ceza Hakimliği’nde de dava açıldığı ve Hakimliğin … D. İş.ve … tarihli kararıyla anılan encümen kararının 208,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin kısmı yönünden davacının itirazının reddine hükmedildiği, belediye encümeni kararının, hasar bedelinin %20 fazlasıyla davacıdan tahsil edilmesine yönelik kısmı açısından da, itiraz eden davacı hakkında bozulan asfalt nedeniyle … Belediyesi ve … Doğalgaz A.Ş. arasında yapılan protokole göre 48.000.-TL bedel belirlendiği, bu miktarın ilgili protokol gereğince düzenlendiği, bu miktar yönünden uyuşmazlığın hukuki mahiyette olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, anılan kararın kaldırılması istemiyle … Sulh Ceza Hakimliği’ne yapılan itiraz üzerine, … tarih ve …D.İş sayılı karar ile itiraz reddedilerek, 13.01.2016 tarihinde söz konusu kararın kesinleştiği, davacı tarafından verilen ve 27.11.2015 tarihinde kayıtlara giren dava dilekçesinde … tarih ve … sayılı belediye encümen kararının iptali istenildiği belirtilmekte ise de, dava dilekçesinin içeriğinde para cezasına karşı Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz edildiğinin belirtildiği, temyiz dilekçesinde davacı tarafından iş bu davanın konusunun belediye encümeni kararının, hasar bedelinin %20 fazlasıyla davacıdan tahsil edilmesine yönelik kısmı olduğu belirtildiğinden, davanın konusunun encümen kararının hasar bedelinin %20 fazlasıyla davacıdan tahsil edilmesine yönelik kısmı olduğu anlaşılmakta olup, hukuka uygunluk denetiminin bu kısım yönünden yapılması gerekmektedir.
Olayda; İdare Mahkemesince, davaya konu edilen alacağın özel hukuk sözleşmesinden kaynaklandığı yönünde değerlendirme yapılmış ise de; taraflar arasındaki protokolün, belediye sınırları içerisinde yapılacak her türlü alt ve üst yapı çalışmaları, tamir ve tadilatların yapımı için düzenlendiği, protokol olmasa dahi 1608 sayılı Yasanın yukarıda yer verilen hükmü uyarınca belediyelerin, sorumluluğu altındaki yolları trafik güvenliğine uygun bulundurma görevi ile çevre ve çevre sağlığına ilişkin hizmetleri yapma görev ve sorumluluğu çerçevesinde; sorumluluğu altındaki yola, parka, yeşil alana ve sair yerlere zarar verilmesi halinde bu zararların ve mahzurların eski hale getirilmesini isteme yetkisinin bulunması karşısında, alacağın salt protokolden kaynaklandığının kabulü mümkün bulunmamaktadır.
Ayrıca, davalı belediyece 1608 sayılı Yasada öngörülen prosedür işletilmek suretiyle, davacı tarafından zemine verilen zarar ve ziyanın belli sürede giderilmesinin istenilmesi, giderilmemesi halinde masrafın %20 fazlasıyla ilgilisinden tahsil edilmek üzere belediyece yerine getirilmesi gerekmekte olup, bu prosedür yerine getirilmeden zarar-ziyan bedelinin ilgilisini resen borcun kabul edip, tek taraflı tarifeye dayalı olarak istenemeyeceği de açıktır.
Bu durumda, taraflar arasında yapılan sözleşmeye dayalı olarak belirlenen bedelin özel hukuk hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle davayı görev yönünden reddeden mahkeme kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Ayrıca, dava dilekçesi ve temyiz dilekçesinin birlikte ele alınmasından, davacının encümen kararının idari para cezasına dair kısmını adli yargıda dava konusu ettiği, idari para cezasının bakılan davanın konusu olmadığı anlaşıldığından temyize konu kararın incelenmeksizin reddine dair kısmında da hukuka uyarlık bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmediğinden kullanılmayan 48,10-TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.