Danıştay Kararı 8. Daire 2016/5218 E. 2020/4810 K. 04.11.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2016/5218 E.  ,  2020/4810 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/5218
Karar No : 2020/4810

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi
Vekilleri : Av. …, Av. …
Av. …

Karşı Taraf (Davacı) : … Elektrikçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası
Vekili : Av. …

İstemin Özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi :İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı Eskişehir Elektrikçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası’nın, Eskişehir İlinde faaliyette bulunan elektrik tesisatçılarının, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında, iç tesisat muayene ve kabul işlemleri yapabilmeleri için Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye verilecek olan yeterlik belgesinin, Eskişehir Ticaret Odası’ndan temin edilmesi ile bu Oda tarafından verilen belge üzerine ilgili Yönetmelik kapsamında faaliyette bulunulmasına ilişkin uygulamanın sonlandırılması yönündeki 27.05.2015 tarihli başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği’nin 7. maddesinde, elektrik tesisatçısı veya tesisatçıya ilişkin tanımlamada, elektrik yüksek mühendisi, elektrik veya elektrik-elektronik mühendisi ya da elektrikle ilgili fen adamları şeklinde üç farklı meslek grubuna atıf yapıldığı, Yönetmelikteki işleri yapabilmeleri bakımından elektrik yüksek mühendisi ve elektrik veya elektrik-elektronik mühendisleri için … Mühendisleri Odası’ndan serbest mühendislik yapabileceklerini gösterir belge ile işletmeye başvurmaları yönünde düzenleme getirildiği, elektrikle ilgili fen adamları bakımından ise, Yönetmelikte belirtilen işleri yapabilmeleri için bağlı bulunduğu meslek odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge ile işletmeye başvuru şartının getirildiği, uyuşmazlığın ise, “bağlı bulunduğu meslek odası” ifadesinden hangi odanın anlaşılması gerektiğinden doğduğu, ticaret odalarının kuruluşunda mesleki faaliyetten ziyade “ticaret” ve “tacir” kavramlarının ön plana çıktığı, bu odalara kayıt yaptıran tacirlerin de meslek grupları itibariyle ayrı ayrı sınıflandırıldıklarının anlaşıldığı; esnaf ve sanatkar odalarının kuruluşlarında ise “mesleki faaliyet” kavramının esas alındığı, dolayısıyla ticaret odalarının meslek grupları açısından esnaf ve sanatkar odalarına nazaran daha genel bir içeriğe sahip olduklarının anlaşıldığı, buna göre, Yönetmeliğin 7. maddesinde öngörülen elektrik tesisatçısı ve tesisatçı kavramlarına ilişkin tanımlama da dikkate alındığında, ön plana çıkan unsurun elektrik işleri ile ilgili mesleki faaliyet olarak ortaya çıktığı, bu bağlamda, “bağlı bulunduğu meslek odası” ifadesi ile tesisat işleriyle ilgili mesleki faaliyeti ve bu husustaki ihtisaslaşmayı esas alan oda olan elektrikçiler esnaf ve sanatkarlar odasının kastedildiği, bu nedenle …İlinde faaliyette bulunan elektrik tesisatçılarının iç tesisat muayene ve kabul işlemlerini yapabilmeleri için Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye verilecek olan yeterlik belgesinin, Eskişehir Elektrikçiler Esnaf ve Sanatkar Odası’ndan temin edilmesi ve bu Oda tarafından verilen belge üzerine Yönetmelik kapsamında faaliyette bulunulmasına ilişkin davalı idarece yapılan uygulamanın hukuka uygun olmadığı anlaşıldığından, uygulamanın sonlandırılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde; idari işlemler hakkında, yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden hukuka aykırı oldukları iddiasıyla iptali için menfaati ihlal edilenler tarafından dava açılabileceği; 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçeler üzerine ilk incelemenin; a) görev ve yetki, b) idari merci tecavüzü, c) ehliyet, d) idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, e) süre aşımı, f) husumet, g) 3 ve 5 inci maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği,14. maddenin 6. fıkrasında, belirtilen hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı; 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; adli yargının görevli olduğu konularda açılan davaların reddine karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Öte yandan, gerek öğretide gerekse yargı içtihatlarında, idari makamların, idare işlevine ilişkin faaliyetleri nedeniyle “kamu gücü” kullanarak tesis ettikleri kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemler, idari işlem olarak kabul edilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, Eskişehir Elektrikçiler Esnaf ve Sanatkar Odası’nın … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı yazıları ile davalı Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye yapılan başvurularda, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği’nin 7. maddesinde ifade edilen “(…) yetkili elektrik tesisatçısının (elektrik ile ilgili fen adamının) bağlı bulunduğu meslek odasına kayıtlı olduğunu gösterir
belgenin bir örneğini vermesi yeterlidir.” cümlesinde geçen “bağlı bulunduğu meslek odası” ibaresi ile “Ticaret Odası”nın değil; “Elektrikçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası”nın kastedildiği, Yönetmelikte “elektrik tesisatçısı veya tesisatçı” kavramlarının tanımında da elektrik iç tesisat işinin özel ihtisas gerektiren bir iş olduğunun belirtildiği, ihtisas odası kavramının ise sadece 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 3/e maddesinde tanımlandığı, oysa 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu’nda ticaret odaları bünyesinde oluşturulacak bir alt ihtisas odası kavramından söz edilmediği, ticaret odalarının elektrik tesisatçısının mesleği ile ilgili bir oda olmadığı gerekçeleriyle Yönetmeliğin 7. maddesi uyarınca elektrik tesisatçılarının Eskişehir Elektrikçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası’na kayıtlı olduğunu gösterir belge ibraz edilmeden Eskişehir Ticaret Odası kayıt belgesi ile işlem yapılmamasının istenilmesi üzerine, davalı Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin … tarih ve … sayılı yazısı ile talep uygun görülmüş ise de … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı yazılarla talebin reddedildiğinin bildirilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Doğal tekel niteliğindeki elektrik dağıtım faaliyeti, 4628 sayılı Kanun öncesinde TEDAŞ tarafından gerçekleştirilmekte iken, 4628 sayılı Kanun uyarınca, dağıtım sektörünün, EPDK tarafından verilen dağıtım lisanslarıyla bölgesel tekeller olarak işletilmesi öngörülmüştür. TEDAŞ, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 02/04/2004 günlü, 2004/22 sayılı kararıyla özelleştirme programına alınmış, dağıtım bölgelerinin şirketleştirilmesi tamamlanarak TEDAŞ’ın hissedarı olduğu ve dağıtım, perakende satış hizmeti yürüten 20 dağıtım şirketi oluşturulmuş, TEDAŞ ile % 100 hisselerine sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine yönelik “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” imzalanmış ve Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 07/11/2005 günlü, 2005/125 sayılı kararıyla da; sermayesinin % 100’ü TEDAŞ’a ait olan ve elektrik dağıtım bölgelerinde dağıtım lisansı ile TEDAŞ’ın uhdesinde bulunan dağıtım sisteminin işletme hakkına sahip olan veya ileride sahip olacak dağıtım şirketlerinin hisselerinin blok olarak satış yöntemi ile özelleştirilmesine karar verilmiştir.
Bu kapsamda, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 07.11.2005 tarih ve 2005/125 sayılı karar ile özelleştirme stratejisi belirlenen TEDAŞ’ın, Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş.’deki %100 oranındaki hissesinin .. A.Ş.’ye satışına ilişkin … tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı’nın 24.04.2010 tarih ve 27561 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandığı anlaşılmaktadır.
Buna göre, davanın açıldığı tarih (07.08.2015) itibarıyla, davalı şirketin, özel hukuk tüzel kişiliği sıfatını haiz olduğu açık olup, davalı mevkiinde kamu kuruluşu niteliği taşımayan Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin yer alması karşısında, idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari davanın bulunduğundan söz etmek olanaksız olduğundan, uyuşmazlığın, özel
hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Nitekim Uyuşmazlık Mahkemesi’nin 23.12.2019 tarih ve E:2019/836 K:2019/861 sayılı kararı da aynı yöndedir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 04/11/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.