Danıştay Kararı 8. Daire 2016/14387 E. 2020/4547 K. 21.10.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2016/14387 E.  ,  2020/4547 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/14387
Karar No : 2020/4547

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …

Karşı Taraf (Davalı) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Dava, Gaziantep İli, Şehitkamil İlçesi, … Köyü, … ada, … parsel sayılı taşınmazda çiftçilik yapan davacı tarafından anılan taşınmazının ve birçok taşınmazın köyün ana yolu ile bağlantısının kurulması amacıyla uygun yol oluşturulması talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … Büyükşehir Belediye Meclisi’nin … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen rapor ve ekli fotoğrafların tetkikinden; her ne kadar 6360 sayılı Kanun ile Gaziantep İl Özel İdaresi’nin kapatılmasıyla birlikte 5302 sayılı Kanun ile il özel idarelerinin uhdesine verilen görev ve sorumlulukların davalı Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nca yerine getirilmesi gerekmekte ise de; imar mevzuatının uygulanması noktasındaki öncelikleri mali imkanları ölçüsünde belirleme konusunda idarelerin takdir yetkileri bulunduğu, kaldı ki, dava konusu tarım arazisinin bulunduğu köyün ana yol ile bağlantısını kuran hali hazırda bir yolun zaten mevcut olduğu; davacının arazisinin yola cephesinin bulunmaması sebebiyle yaşadığı ulaşım problemini, yola cepheli parsel üzerinden irtifak hakkını kullanmak suretiyle giderebilmesinin önünde hukuki bir engel bulunmadığı, ayrıca, idare hukuku ilkelerine göre, idarelerin kazai yoldan bir tasarrufa zorlanması da hukuken mümkün olmadığından, davacının isteğinin reddedilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un ”Tarafların kişilik veya niteliğindeki değişiklik” başlığını taşıyan 26. maddesinde; dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verileceği, yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçelerin iptal edileceği kurala bağlanmıştır.
Dava dosyasının ve UYAP üzerinden davacıya ait Nüfus Kayıt Örneği’nin incelenmesinden, Mahkeme kararının davacı vekiline tebliğinden sonra, davacının 27/07/2016 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Mahkemece 2577 sayılı Kanun’un yukarıda anılan hükmündeki usul kuralları dikkate alınarak, yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.