Danıştay Kararı 8. Daire 2016/13300 E. 2020/6033 K. 24.12.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2016/13300 E.  ,  2020/6033 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/13300
Karar No : 2020/6033

DAVACI : … Teks. Konf. İmal. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1- …
VEKİLİ : Huk. Müş. …
2- … Malmüdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU :
Davacı şirket tarafından;
1. 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun “Hak Sahibi, başvuru ve doğrudan satış” başlıklı 6. maddesi uyarınca
a) Antalya İli, Manavgat İlçesi, … Köyü sınırları dahilinde bulunan …ada, … parsel sayılı (30.646,44 m² yüzölçümüne haiz) taşınmazın satın alınmasına yönelik başvurunun reddine ilişkin Manavgat İlçe Emlâk Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi,
b) Antalya İli, Manavgat İlçesi, …Köyü sınırları dahilinde bulunan … ada, … parsel sayılı (2.958,72 m² yüzölçümüne haiz) taşınmazın satın alınmasına yönelik başvurunun reddine ilişkin Manavgat İlçe Emlâk Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile;
2. İşlemler dayanağı olan 21/11/1990 tarih ve 20702 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, “Belek ve Çevresinin Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilânına ilişkin 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, belirtilen taşınmazlar yönünden iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile; “Belek ve Çevresinin Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilan edilmiş ise de, dava konusu taşınmazlar üzerinde Kısalar Köyünde bulunduğu ifade edilen endemik türlerden ”Serik Armudu”nun bulunmadığı, dava konusu taşınmazların özel çevre koruma bölgesi ilan edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı öne sürülmüştür.
Özel çevre koruma bölgesi niteliği taşımayan dava konusu taşınmazların 6292 sayılı Kanun’un 6. maddesi uyarınca satın alma başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmüştür.

DAVALI …’NIN SAVUNMASI :
Dava konusu 22.10.1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla, Belek ve çevresinin, çevre kirlenmesi ve bozulmasına karşı korunması, doğal güzellikler ve tarihi kalıntıların gelecek nesillere intikalinin teminat altına alınması amaçlanarak, mevzuata uygun biçimde Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tespit ve ilânının yapıldığı, satışı istenen dava konusu taşınmazların mülga Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığının 27/02/2009 tarih ve 948 sayılı yazısı ile onaylanan Belek Özel Çevre Koruma Bölgesine ait halen yürürlükte bulunan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Revizyonu kapsamında “Tarım Alanları” ve “Koruma Alanları Hassas B Zonu” olarak tanımlı olduğu belirtilmiştir.
1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı hükümleri ve 6292 sayılı Kanunun 6/12. maddesi uyarınca söz konusu koruma alanındaki taşınmazların kesinlikle yapılaşmaya açılamayacağı ve satışına izin verilemeyeceği belirtilerek dava konusu işlemlerde hukuka ve mevzuata aykırı bir yön bulunmadığı savunulmaktadır.

DAVALI … MAL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN SAVUNMASI:
Davacının başvuru üzerine yapılan incelemede; …Köyü’ndeki dava konusu taşınmazların Belek Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları dahilinde bulunduğu, Kısalar Köyü’nün 1/25000 ölçekli Belek Özel Çevre Düzeni Planı’nda korunması gerekli alanlar içinde kaldığı ve bu alanların planda hassas (B) zonu olarak belirlendiğinin anlaşıldığı; bu nitelikteki taşınmazların satışı hakkında Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile bir çok yazışma yapıldığı, 03/02/2015 tarihinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 1/25000 ölçekli Belek Çevre Düzeni Planında tamamı ya da bir kısmı hassas zon sınırında kalan parsellerin satışında sakınca bulunduğunun bildirildiği, İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazı ekinde ise gönderilen satılabilir/satılamaz taşınmaz listesinde dava konusu taşınmazların hassas zon sınırları dahilinde kaldığından satın alma başvurusunun reddedildiği, dava konusu işlemde hukuka aykırık bulunmadığı belirtilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun, “Hak Sahibi, başvuru ve doğrudan satış” başlıklı 6. maddesi uyarınca, Antalya/Manavgat/…Köyü sınırları dahilinde bulunan …
ada, …parsel sayılı (30.646,44 m2 yüzölçümüne haiz) taşınmazın satın alınmasına yönelik başvurunun reddine ilişkin Manavgat İlçe Milli Emlâk Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ve … ada, … parsel sayılı (2.958,72 m2 yüzölçümüne haiz) taşınmazın satın alınmasına yönelik başvurunun reddine ilişkin Manavgat İlçe Emlâk Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı
işlemi ile birlikte 21/11/1990 tarih ve 20702 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, “Belek ve Çevresinin Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilânına ilişkin 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının anılan taşınmazlara ilişkin kısmı yönünden iptali istemiyle açılmıştır.
Dava Konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca, bazı alanların ”Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak taspit ve ilanı ile bu alanlara uygulanacak esaslara ilişkin iptal istemine Konu 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile: Ekolojik öneme sahip, çevre kirlenmesine ve bozulmaya hassas, tarih ve tabiat varlıkları bulunan alanların gelecek nesillere intikalini sağlamak, getirilecek koruma ve gelişme kararları ile bu vasıflarının devamlılığını temin etmek amacıyla, Kararname eki haritalarda kara ve deniz sınırları koordinatlarla belirtilen diğer alanlarla birlikte, Belek ve çevresi de “Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilan edilmiştir.
Söz konusu alanla ilgili olarak düzenlenen 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planında: Bölgenin bitkisel zenginliği tespit edilerek haritalara aktarılmış bu kapsamda Belek Özel Çevre Koruma Bölgesinde mevcut nehir ve akarsu kaynakları mutlak koruma alanları olarak belirlenmiştir.
Plan Açıklama Raporunda, dava konusu taşınmazların bulunduğu … Köyünün çevresi ve Kuzeyinin, Zengin bir orman ve alt türlerine sahip olduğu, endemik türlerden ”Serik Armudu”nun en yaşlı bireylerinin bulunduğu ve en fazla yayıldığı alan olduğu tespitine yer verildiği görülmektedir.
Bu bağlamda, Belek ve çevresinin, yeraltı su potansiyeli ve toprak yapısıyla zengin flora ve faunaya sahip olması, birinci sınıf tarım alanları, kızılçam ve fıstık çamı ormanları ile pek çok endemik bitki türüne ev sahipliği yapıyor olması dikkate alınarak, çevre kirlenmesi ve bozulmasına karşı korunması, doğal güzelliklerin gelecek nesillere intikalinin teminat altına alınması amacıyla mevzuata uygun biçimde “Belek ve Çevresinin Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilânı yapıldığı görüldüğünden 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, belirtilen taşınmazlar yönünden iptali isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
Davanın bireysel işleme ilişkin kısmına gelince:
6292 Sayılı Orman Köylülerinin kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun
un, hak sahibi, başvuru ve doğrudan satış başlıklı 6. maddesinin 12. bendinde, ”Bu maddeye göre hak sahiplerine doğrudan satılması gereken taşınmazlardan ağaçlandırılmak üzere Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilen, kamu
hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılan ya da Maliye Bakanlığınca belirlenen taşınmazlar ile ilgili idarelerce bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde idareye bildirilmesi şartıyla özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gerekenler ile içme ve kullanma suyu havzalarında maksimum su seviyesinden itibaren üç yüz metrelik bant içerisinde kalan yerler hak sahiplerine satılmaz. Bu taşınmazların yerine istenilmesi hâlinde hak sahiplerine, hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç değerine eşdeğer öncelikle aynı il sınırları içerisinde bulunan 2/B alanlarındaki taşınmaz, bu
maddenin dördüncü fıkrasına göre hesaplanacak satış bedeli karşılığında doğrudan satılabilir.” hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır.
6292 Sayılı Kanunda, özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gerekenler ile içme ve kullanma suyu havzalarında maksimum su seviyesinden itibaren üç yüz metrelik bant içerisinde kalan yerlerin hak sahiplerine satılamayacağı açıkça kurala bağlanmış bulunmaktadır.
Satış istemine konu edilen Antalya/Manavgat/… Köyü sınırları dahilinde bulunan … ada, … parsel sayılı (30.646,44 m2 yüzölçümüne haiz) ve … ada, … parsel sayılı (2.958,72 m2 yüzölçümüne haiz) taşınmazların Belek Özel Çevre Koruma Bölgesinde yer aldığı tartışmasızdır.
Davacı, her ne kadar söz konusu taşınmazların kendine özgü ve korunmasını gerektiren özel bir durumunun bulunmadığı, endemik bitki ve canlı türüne ev sahipliği de yapmadığını ileri sürmekte ise de, dava dosyasında yer alan bilgi, belge, harita, ölçekli plan ve raporlar ile … tarihli ve … sayılı ara kararı cevabının incelenmesinden, 1/25.000 ölçekli Belek Çevre Düzeni Planında; dava konusu taşınmazların bulunduğu alanın korunması gereken alanlar ”Hassas B zonu” olarak belirlendiği ve yine yukarıda ifade edildiği üzere … Köyünün çevresi ve Kuzeyinin, Zengin bir orman ve alt türlerine sahip ve Endemik türlerden ”Serik Armudu”nun en yaşlı bireylerinin bulunduğu ve en fazla yayıldığı alan olduğu tespitine yer verildiği görülmektedir.
Buna göre Antalya/Manavgat/… Köyü sınırları dahilinde bulunan … ada, … ve … ada, … parsel sayılı taşınmazların Belek Özel Çevre Koruma Bölgesinde ve hassas zon sınırında kalması nedeniyle 6292 sayılı Kanunun 6/12. Maddesi uyarınca satışına izin verilmemesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren 2575 sayılı Danıştay Kanununun Ek-1. maddesi uyarınca Danıştay Sekizinci Dairesi ve Altıncı Dairesince yapılan müşterek heyette, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ SÜREÇ :
21/11/1990 tarihli ve 20702 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 22/10/1990 tarihli ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile; 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 9. Maddesi uyarınca Belek Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmiştir.
Davacı şirket tarafından, Antalya İli, Manavgat İlçesi, …Köyü sınırları dahilinde bulunan … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazları 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun “Hak Sahibi, başvuru ve doğrudan satış” başlıklı 6. maddesi uyarınca satın almak istemiyle davalı … Mal Müdürlüğü’ne başvurulmuştur.
… Mal Müdürlüğü’nce, doğrudan satışı istenilen taşınmazların 1/25000 ölçekli Belek Özel Çevre Düzeni Planı’nda korunması gerekli alanlar içinde kaldığı ve bu alanların planda hassas (B) zonu olarak belirlendiği, 6292 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 12. fıkrası uyarınca satılamayacak taşınmazlardan olduğu gerekçesiyle davacı şirketin başvurusu reddedilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

ESAS YÖNÜNDEN:
İlgili Mevzuat:
2872 sayılı Çevre Kanununun dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan 9. maddesinin (d) bendinde; ”Ülke ve dünya ölçeğinde ekolojik önemi olan, çevre kirlenmeleri ve bozulmalarına duyarlı toprak ve su alanlarını, biyolojik çeşitliliğin, doğal kaynakların ve bunlarla ilgili kültürel kaynakların gelecek kuşaklara ulaşmasını emniyet altına almak üzere gerekli düzenlemelerin yapılabilmesi amacıyla, Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tespit ve ilan etmeye, bu alanlarda uygulanacak koruma ve kullanma esasları ile plân ve projelerin hangi bakanlıkça hazırlanıp yürütüleceğini belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.” hükmüne yer verilmiş, 13/11/1989 tarih ve 20341 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 383 sayılı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı Kurulmasına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin 2. maddesinde ise Bakanlar Kurulunca ilan edilen ve ilan edilecek “Özel Çevre Koruma Bölgeleri” hakkında bu Kanun Hükmünde Kararnamenin hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.
6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun “Amaç ve Kapsam” başlıklı 1. maddesinde; “…bu Kanun ile 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 2 nci maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesinin amaçlandığı ve Kanunun, 6831 sayılı Kanunun 2 nci maddesine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler hakkında uygulanacağı…” belirtilmiştir.
6292 sayılı Kanun’un Aynı Kanun’un “Hak sahibi, başvuru ve doğrudan satış” başlıklı 6. maddesinde ise;
“(1) 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi sayılır.

(12) Bu maddeye göre hak sahiplerine doğrudan satılması gereken taşınmazlardan ağaçlandırılmak üzere Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilen, kamu hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılan ya da Maliye Bakanlığınca belirlenen taşınmazlar ile ilgili idarelerce bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde idareye bildirilmesi şartıyla özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gerekenler ile içme ve kullanma suyu havzalarında maksimum su seviyesinden itibaren üç yüz metrelik bant içerisinde kalan yerler hak sahiplerine satılmaz. Bu taşınmazların yerine istenilmesi hâlinde hak sahiplerine, hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç değerine eşdeğer öncelikle aynı il sınırları içerisinde bulunan 2/B alanlarındaki taşınmaz, bu maddenin dördüncü fıkrasına göre hesaplanacak satış bedeli karşılığında doğrudan satılabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava Konusu 22/10/1990 tarihli ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının İncelenmesi:
Dava Konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca, bazı alanların ”Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilanı ile bu alanlara uygulanacak esaslara ilişkin iptal istemine konu 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile; ekolojik öneme sahip, çevre kirlenmesine ve bozulmaya hassas, tarih ve tabiat varlıkları bulunan alanların gelecek nesillere intikalini sağlamak, getirilecek koruma ve gelişme kararları ile bu vasıflarının devamlılığını temin etmek amacıyla, Kararname eki haritalarda kara ve deniz sınırları koordinatlarla belirtilen diğer alanlarla birlikte, Belek ve çevresi de “Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilan edilmiştir.
Söz konusu alanla ilgili olarak düzenlenen 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planında: Bölgenin bitkisel zenginliği tespit edilerek haritalara aktarılmış bu kapsamda Belek Özel Çevre Koruma Bölgesinde mevcut nehir ve akarsu kaynakları mutlak koruma alanları olarak belirlenmiştir.
Plan Açıklama Raporunda, dava konusu taşınmazların bulunduğu … Köyünün çevresi ve Kuzeyinin, Zengin bir orman ve alt türlerine sahip olduğu, endemik türlerden ”Serik Armudu”nun en yaşlı bireylerinin bulunduğu ve en fazla yayıldığı alan olduğu tespitine yer verildiği görülmektedir.
Bu bağlamda, Belek ve çevresinin, yeraltı su potansiyeli ve toprak yapısıyla zengin flora ve faunaya sahip olması, birinci sınıf tarım alanları, kızılçam ve fıstık çamı ormanları ile pek çok endemik bitki türüne ev sahipliği yapıyor olması dikkate alınarak, çevre kirlenmesi ve bozulmasına karşı korunması, doğal güzelliklerin gelecek nesillere intikalinin teminat altına alınması amacıyla mevzuata uygun biçimde “Belek ve Çevresinin Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilânı yapıldığı görüldüğünden ve özel çevre koruma bölgelerinin belli bir coğrafi alan veya coğrafi bölge olarak tespit ve ilan edilebileceğinden 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında, Antalya İli, Manavgat İlçesi, … Köyü sınırlarında bulunan dava konusu taşınmazlar yönünden hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Dava konusu Manavgat İlçe Emlâk Müdürlüğünün … tarih ve …sayılı işlemi ile … tarih ve … sayılı işleminin incelenmesi:
6292 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 2. fıkrası uyarınca; 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen ve bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde başvuran kişiler bu Kanun kapsamında hak sahibi sayılmışlar ise de, aynı maddenin 12. fıkrası uyarınca bu maddeye göre hak sahiplerine doğrudan satılması gereken taşınmazlardan Maliye Bakanlığınca belirlenen taşınmazlar ile ilgili idarelerce bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde idareye bildirilmesi şartıyla özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gereken taşınmazların hak sahiplerine satılmayacağı, bu taşınmazların yerine istenilmesi hâlinde hak sahiplerine, hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç değerine eşdeğer öncelikle aynı il sınırları içerisinde bulunan 2/B alanlarındaki taşınmaz hesaplanacak satış bedeli karşılığında doğrudan satılabiliceği açıktır.
Davacı şirket tarafından, 6292 sayılı Kanun’un 6. maddesi uyarınca satış istemine konu edilen Antalya İli, Manavgat İlçesi, … Köyü sınırları dahilinde bulunan … ada, … parsel sayılı (30.646,44 m2 yüzölçümüne haiz) ve … ada, … parsel sayılı (2.958,72 m2 yüzölçümüne haiz) taşınmazların Belek Özel Çevre Koruma Bölgesinde yer aldığı tartışmasız olup, dava konusu taşınmazlar 1/25.000 ölçekli Belek Çevre Düzeni Planında korunması gereken alanlar ”Hassas B zonu” olarak belirlenmiştir.
Buna göre Antalya İli, Manavgat İlçesi, … Köyü sınırları dahilinde bulunan … ada, … ve … ada, … parsel sayılı taşınmazların Belek Özel Çevre Koruma Bölgesinde ve hassas zon sınırında kalması nedeniyle 6292 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca satış istemlerinin reddine ilişkin Manavgat İlçe Emlâk Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile … tarih ve … sayılı işleminde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.