Danıştay Kararı 8. Daire 2016/1318 E. 2020/5146 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2016/1318 E.  ,  2020/5146 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/1318
Karar No : 2020/5146

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …

KarşıTaraf (Davacı) : … Doğal Gaz Dağıtım Anonim Şirketi
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, Çarşamba Belediye Başkanlığı’nca düzenlenen 144.051,57 TL yol onarım bedeli konulu, … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, 6183 sayılı Kanunun 1. maddesinde, Kanunun kapsamında takip ve tahsile yetkili idareler ile takip ve tahsili yapılacak alacaklar sayıldıktan sonra, aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğan alacaklarının Kanun kapsamı dışında tutulduğu, dava konusu ödeme emrine konu alacağın davacı ile davalı idare arasında yapılan akitten ve haksız fiilden kaynaklanan bir alacak olması nedeniyle 6183 sayılı Kanun kapsamında takip ve tahsil edilebilecek bir alacak niteliği taşımadığı anlaşıldığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14. maddesinin (a) bendinde belediyenin mahalli müşterek nitelikte olmak koşuluyla, imar, su, kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı; çevre ve çevre sağlığı, şehiriçi trafik hizmetlerini yapıp, yaptırabileceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; kanunların belediyeye verdiği yetki çerçevesinde yönetmelik çıkarmak, belediye yasakları koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek yetkisi ve imtiyazının olduğu; 34. maddesinin (ı) bendinde; encümenin diğer kanunlarda kendine verilen görevleri yerine getirmek görev ve yetkisinin olduğu hükme bağlanmıştır.
1608 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkamı Cezaiye Hakkında Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanunun 1. maddesinde; “Belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve sahaliyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince Kabahatlar Kanununun 32 nci maddesi hükmüne göre idari para cezası ve yasaklanan faaliyetin menine karar verilir. Bu kararda ilgili kişiye bir süre de verilebilir.
Belediye encümeni kararında belli bir fiilin muayyen bir süre zarfında yapılmasını da emredebilir. Emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması halinde, masrafları yüzde yirmi zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirilir.” hükmü yer almaktadır.
Söz konusu madde 23.01.2008 günlü 5728 sayılı Kanunun 66. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olup, ilgili kanun gerekçesinde; maddeyle fiilin niteliği dikkate alınarak Kabahatlar Kanununun 32. maddesine yollamada bulunulmuş, ayrıca yeni bir hüküm olarak, belediye hizmetlerinde etkinliğin sağlanması ve ilgili kişinin de bu kanunda belirtilen aykırılık hallerini süratle gidermesi olanağı sağlanmıştır, denilmek suretiyle belediyeye tanınan yetkinin amacı açıklanmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; belediyelere bir çok görevler yükleyip, belli hizmetler için yetkiler veren belediye mevzuatı ve ilgili Yönetmelikte, kamu hizmetlerinin yürütümüne dair kararlarının uygulanabilmesini, hizmetlerin etkinliğinin artmasını sağlayıcı cezai ve yaptırım hükümlerinin bulunmadığı; belediyelerin yasal görevlerini ifa sırasında bu görevin yerine getirilmesini engelleyici davranışların cezalandırılması ile sorumluluk sahasındaki mallara verilen zarar ve ziyanın tazminine ilişkin bir yetkinin belediyelere tanınmadığı anlaşılmakta ise de; 1608 sayılı Yasanın 1. maddesinin belediyeleri bu hususlara ilişkin olarak yetkilendirdiği; belediyenin kanunla yüklenen görevinin yerine getirmesini engelleyici bir davranışta bulunulması halinde; belediye encümenince, söz konusu davranışın ortadan kaldırılmasına karar verileceği; emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması halinde söz konusu fiilin masrafları %20 zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirileceği anlaşılmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirkete Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından dağıtım lisansı verildiği, Çarşamba İlçesinin doğalgaz dağıtım işi ihalesinin davacı şirket tarafından alındığı, davalı idare ile davacı şirket arasında 13.05.2011 tarihinde kazı izni ve üst yapı tahribi ve onarım hakkında protokol imzalandığı ve Çarşamba İlçesi doğalgaz altyapı işi çalışmalarının davacı şirket tarafından gerçekleştirildiği, davacının yürüttüğü doğalgaz çalışmaları sırasında yapması gerekirken yapmayıp davalı idarece yapılan, çamurlu sokakların temizlenmesi, mıcır serilmesi, yolların onarılması ve kanalizasyon hatlarının tamiri işlemleri için harcandığı ileri sürülen 144.051,57.TL yol onarım bedelinin … tarih ve … sayılı ödeme emri ile davacıdan istenilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda; her ne kadar, davalı idare tarafından savunma dilekçesi ekinde gönderilen hesaplama tablosunda, 01.04.2014 tarihine kadar Belediye tarafından yapılan tamiratlar sebebiyle yapılan masraf miktarı ve 10.09.2014 tarihinde başlatılan çalışmalarla ilgili protokole uyulmadığından hesaplanan masraf tutarı belirtilmiş ise de, davalı belediye encümenince 1608 sayılı Yasada öngörülen prosedür işletilmek suretiyle, davacı tarafından zemine verilen zarar ve ziyanın belli sürede giderilmesinin istenilmesi, giderilmemesi halinde masrafın %20 fazlasıyla ilgilisinden tahsil edilmek üzere belediyece yerine getirilmesi gerekmekte olup, bu prosedür yerine getirilmeden ilgilinin resen borçlu kabul edilmesi suretiyle zarar-ziyan bedelinin tek taraflı tespite dayalı olarak istenemeyeceği açıktır.
Uyuşmazlıkta ise; belediye encümeni tarafından, 1608 sayılı Yasadaki prosedür yerine getirilmeksizin, alacağın (zarar-ziyan bedelinin) davacıyı resen borçlu kabul etmek suretiyle tahsili cihetine gidildiği anlaşıldığından işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmamakta ise de sonucu itibariyle yerinde görülen kararın yukarıda belirtilen gerekçe ile onanması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyize konu … İdare Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğinden itibaren 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/11/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.