Danıştay Kararı 8. Daire 2016/12610 E. 2020/5839 K. 18.12.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2016/12610 E.  ,  2020/5839 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/12610
Karar No : 2020/5839

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davacı) : … Anonim Şirketi
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeyerek işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı tarafından, Antalya İli, Konyaaltı İlçesi sınırları içerisinde doğalgaz hattı döşeme işlemleri sırasında izinsiz kazı yapıldığından bahisle, 112.500,00 TL izinsiz tahribat bedeli, 11.264,00 TL keşif harcı bedeli karşılığı, 9.216,00 TL zemin tahribat bedeli karşılığı toplamda 132.980,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Konyaaltı Belediye Encümen Kararının iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince, Antalya ili, Konyaaltı ilçesi’nde doğalgaz hattı döşeme işlemleri sırasında davacı şirketin çalışmaları sonucunda asfaltın tahrip edildiğinden bahisle AYKOME tarafından belirlenen birim fiyatlar üzerinden yapılan hesaplama sonucunda davacıya para cezasının verildiği, Antalya Büyükşehir Belediye Altyapı Koordinasyon Merkezi Yönetmeliği’ne göre yapılacak tüm alt yapı çalışmalarında AYKOME’den kazı ruhsatının alınması gerektiği, bildirimsiz ve ruhsatsız kazıların AYKOME tarafından belirlenen birim miktar üzerinden para cezası ile cezalandırıldığı, anılan para cezası müeyyidesinin AYKOME tarafından verilmesi gerektiği, olayda, davalı idare tarafından alt yapı kazı çalışmaları nedeniyle asfaltın tahrip edildiği gerekçesiyle AYKOME kapsamında davacının para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlem ile söz konusu para cezasının tahsiline ilişkin işlemde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı başlıklı 2. maddesinde, idari dava türleri sayılarak (a) bendinde iptal davasının, idarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan dava olduğu belirtilmiştir.
İdare Hukuku’nda yetki, idareye Anayasa ve yasalarla tanınmış olan karar alma gücünü ifade eder ve idari işlemlerin en temel öğesini oluşturur. Bir kamu düzeni sorunu olan yetki, yasa koyucu tarafından hangi makam veya merciye verilmiş ise, ancak o makam veya merci tarafından kullanılabilir. Aktarılan nitelikleri gereği, idare hukukunda yetkisizlik kural, yetkili olmak istisnadır. Bu itibarla, yetki hükümlerinin sınır ve çerçevesinin yasayla açıkça çizilmesi gerekir ve genişletici yoruma tabi tutulamaz.
5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14. maddesinin (a) bendinde belediyenin mahalli müşterek nitelikte olmak koşuluyla, imar, su, kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı; çevre ve çevre sağlığı, şehiriçi trafik hizmetlerini yapıp, yaptırabileceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; kanunların belediyeye verdiği yetki çerçevesinde yönetmelik çıkarmak, belediye yasakları koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek yetkisi ve imtiyazının olduğu; 34. maddesinin (ı) bendinde; encümenin diğer kanunlarda kendine verilen görevleri yerine getirmek görev ve yetkisinin olduğu hükme bağlanmıştır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununun 7. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek; (g) bendinde; Büyükşehir Belediyesinin yetki alanındaki meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak bakım ve onarımını sağlamak, büyükşehir belediyesinin görev ve sorumlulukları arasında düzenlenmiş; “Alt Yapı Hizmetleri” başlıklı 8. maddesinde, alt yapı hizmetlerinin koordinasyon içerisinde yürütülmesi amacıyla alt yapı koordinasyon merkezinin (AYKOME) kurulacağı; bu merkezin çalışma usul ve esaslarının İçişleri Bakanlığınca çıkartılacak bir Yönetmelikle belirleneceğinin hükme bağlandığı, bu hükme dayalı olarak çıkartılan Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin 8. maddesinin (f) bendinde; AYKOME’nin kazı ruhsatı vereceği ve buna ilişkin bedeli belirleyeceği, 12. maddesinin (ç) bendinde ruhsatsız kazı yapılmasını önleyeceği ve ruhsatsız kazı yapıldığının tespiti halinde, kazı yapanlar hakkında gerekli işlemin yapılmasını sağlayacağı, düzenlemeleri bulunmaktadır.
1608 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkamı Cezaiye Hakkında Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanunun 1. maddesinde; “Belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve sahaliyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince Kabahatlar Kanununun 32 nci maddesi hükmüne göre idari para cezası ve yasaklanan faaliyetin menine karar verilir. Bu kararda ilgili kişiye bir süre de verilebilir.
Belediye encümeni kararında belli bir fiilin muayyen bir süre zarfında yapılmasını da emredebilir. Emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması halinde, masrafları yüzde yirmi zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirilir.” hükmü yer almaktadır.
Söz konusu madde 23.01.2008 günlü 5728 sayılı Kanunun 66. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olup, ilgili kanun gerekçesinde; maddeyle fiilin niteliği dikkate alınarak Kabahatlar Kanununun 32. maddesine yollamada bulunulmuş, ayrıca yeni bir hüküm olarak, belediye hizmetlerinde etkinliğin sağlanması ve ilgili kişinin de bu kanunda belirtilen aykırılık hallerini süratle gidermesi olanağı sağlanmıştır, denilmek suretiyle belediyeye tanınan yetkinin amacı açıklanmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; belediyelere bir çok görevler yükleyip, belli hizmetler için yetkiler veren belediye mevzuatı ve ilgili Yönetmelikte, kamu hizmetlerinin yürütümüne dair kararlarının uygulanabilmesini sağlayıcı, hizmetlerin etkinliğinin artmasını sağlayıcı cezai ve yaptırım hükümlerinin bulunmadığı; belediyelerin yasal görevlerini ifa sırasında bu görevin yerine getirilmesini engelleyici davranışların cezalandırılması ile sorumluluk sahasındaki mallara verilen zarar ve ziyanın tazminine ilişkin bir yetkinin belediyelere tanınmadığı anlaşılmakta ise de; 1608 sayılı Yasanın 1. maddesinin belediyeleri bu hususlara ilişkin olarak yetkilendirdiği; bir başka ifade ile; belediyenin kanunla yüklenen görevini yerine getirmesini engelleyici bir davranışta bulunulması halinde; belediye encümenince, söz konusu davranışın ortadan kaldırılmasına karar verileceği; emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması halinde söz konusu fiilin masrafları %20 zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirileceği anlaşılmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Antalya İli, Konyaaltı İlçesi’nin bazı mahallelerinde davacı şirket tarafından, izinsiz ve ruhsatsız olarak doğalgaz hattı döşeme işlemleri sırasında asfalt tahribinde bulunulduğundan bahisle 112.500,00 TL izinsiz tahribat bedeli, 11.264,00 TL keşif harcı bedeli karşılığı, 9.216,00 TL zemin tahribat bedeli karşılığı toplamda 132.980,00 TL idari para cezasının iptali ile davacı şirket tarafından 27.04.2015 tarihinde ödenen toplamda 99.735,00 TL meblağın işleyecek yasal faizi ile birlikte tazmini istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, her ne kadar, Mahkemece, anılan para cezası müeyyidesinin AYKOME tarafından verilmesi gerektiği gerekçesi ile dava konusu işlemin yetki yönünden iptaline karar verilmiş ise de, 1608 sayılı Kanun gereğince, belediye encümenince 1608 sayılı Yasadaki prosedür uygulanarak önce mahzurun giderilmesi ile eski hale getirmenin istenilmesi, getirilmemesi halinde ise mahzurun belediyece giderilip yapılan masrafın en fazla %20 fazlasıyla hesaplanması sonrası yine encümen tarafından tahsili yönünde işlem tesisi gerektiğinden, belediye encümenince tesis edilen işlemde yetki yönünden hukuka aykırılık, işlemin iptaline ilişkin Mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Ayrıca, bozma kararı sonrasında, Mahkemece, dava konusu işlemin diğer unsurları bakımından hukuka uygun olup olmadığı yönünde bir inceleme yapacağı açıktır.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmediğinden kullanılmayan …TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davalı idareye iadesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.