Danıştay Kararı 8. Daire 2010/8247 E. 2011/1267 K. 02.03.2011 T.

8. Daire         2010/8247 E.  ,  2011/1267 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2010/8247
Karar No: 2011/1267
Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : … olan davacının, Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9(a) maddesi uyarınca Yükseköğretim kurumundan bir yarıyıl uzaklaştırma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 22.04.2009 gün ve 368 sayılı Fakülte Yönetim Kurulu işleminin iptali istemiyle açılan davada; davacının Üniversite yerleşkesine girmesine engel olan güvenlik görevlilerine sinirlenerek hakaret ettiğinin kendi savunmasıyla sabit olduğu, işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden …. İdare Mahkemesinin … gün E:…, K:… sayılı kararının; eksik inceleme neticesinde karar verildiği alt cezanın tartışılmadığı öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi … Düşüncesi : İstemin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … Düşüncesi : Davacının, Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9/a maddesi uyarınca Yükseköğretim Kurumundan bir yarıyıl uzaklaştırma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden … İdare Mahkemesinin … günlü ve E:… K:… sayılı kararının davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı öğrencinin, 21.2.2009 günü saat 15.25 sularında Üniversite kampüsü A-1 kapısında yerleşkeye araçla kabul edilmemesi nedeniyle güvenlik görevlileri ile aralarında çıkan karşılıklı tartışma sırasında sarf ettiği sözler yukarıda anılan Disiplin Yönetmeliğinin 9/a maddesi kapsamında kalmakla birlikte, ilgilinin daha önce hiç bir disiplin cezası almadığı ve disiplin cezasına esas alınan fiilinden dolayı da pişmanlık duyup özür dilediği gözetildiğinde, Disiplin cezası tayın edilirken söz konusu Yönetmeliğin 30/a maddesinin uygulanarak bir alt cezanın verilmemesi hali işlemi hukuki yönden sakatlandığından işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken; davanın reddi yolundaki mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, Mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü :
Uyuşmazlık; … olan davacının, Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9(a) maddesi uyarınca Yükseköğretim kurumundan bir yarıyıl uzaklaştırma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali isteminden doğmuştur.
Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9(a) maddesinde; yükseköğretim kurumu idarecileri ile öğretim elemanlarını ve diğer görevlileri tehdit etmek, onların şeref ve haysiyetlerine veya şahıslarına karşı sözlü veya yazılı olarak herhangi bir saldırıda bulunan veya hareket edenlerin yükseköğretim kurumundan bir veya iki yarıyıl uzaklaştırma cezasıyla cezalandırılacağı düzenlenmiştir.
2547 sayılı Yükseköğretim Yasasının “Memurlar ve Diğer Görevliler” başlıklı 51. maddesinin a fıkrasında; Yükseköğretim üst kuruluşlarında başkana, üniversitelerde rektöre bağlı, merkez yönetim örgütünün başında bir genel sekreter ve hizmetlerin gerekli kıldığı daire başkanları, müdürler, danışmanlar, hukuk müşavirleri, uzmanlar ile büro ve iç hizmet görevlerini yapmak üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memurlar ve diğer görevliler bulunur, hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; … olan davacının, 21.2.2009 tarihinde kullanmakta olduğu aracıyla yerleşkeye girmek isterken, araçta taşıt pulunun olmayışı nedeniyle kapıdaki güvenlik görevlileri tarafından içeri alınmak istenmemesi üzerine onlara hakaret ederek yerleşkeye giriş yaptığı iddiasıyla açılan disiplin soruşturması sonrasında yukarıda anılan Disiplin Yönetmeliğinin 9 (a) maddesi uyarınca yükseköğretim kurumundan bir yarıyıl uzaklaştırma cezasıyla cezalandırılması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; Disiplin Yönetmeliğinin 9(a) maddesinde belirtilen “diğer görevliler” kavramından; üniversitenin büro ve iç hizmet görevlerini yapmak üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre atanan görevlilerin anlaşılması gerekmektedir.
Olayda; davacının güvenlik görevlilerine karşı işlediği fiil, “diğer görevlilere” karşı işlenen fiiller kapsamında görülerek cezalandırılmış ise de; ileri sürülen eylemin muhatabı olan güvenlik görevlilerinin kamu hizmetinin yürütülmesine katkıda bulundukları kabul edilse dahi, 2547 sayılı Yükseköğretim Yasasında tanımlanan “diğer görevlilerden” olmaması ve fiilin şikayete bağlı adli bir vaka olması karşısında, bu görevlilere karşı işlenen davranışların, disiplin hukuku kurallarına ve ilgili disiplin yönetmeliği hükümlerine göre değerlendirilemeyeceği açıktır.
Bu durumda; hukuken üniversite personeli olarak değerlendirilemeyecek güvenlik görevlilerine karşı işlenen fiilin bu kapsamda değerlendirilerek davacının disiplin Yönetmeliği hükümleri uyarınca cezalandırılmasına yönelik işlemde ve fiilin sabit olduğu gerekçesiyle davayı reddeden Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine 2.3.2011 gününde esasta oybirliği gerekçe yönünden oyçokluğu ile karar verildi.
Azlık Oyu (X) : Uyuşmazlık, davacının güvenlik görevlilerine karşı işlediği fiili nedeniyle Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9(a) maddesi uyarınca bir yarıyıl uzaklaştırma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemden doğmuştur.
Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9(a) maddesi hükmünde yer alan “diğer görevliler” kavramı içinde üniversitede çalışan güvenlik görevlileri de olmakla birlikte, davacı olayın oluş şekline uygun düşmeyecek biçimde 9 (a) maddesi gereğince cezalandırıldığından tesis edilen işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, kararın yukarıda anılan gerekçe ile bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.