Danıştay Kararı 8. Daire 2009/4035 E. 2012/11178 K. 21.12.2012 T.

8. Daire         2009/4035 E.  ,  2012/11178 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2009/4035
Karar No : 2012/11178

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
Vekili : …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : … ve içme suyu tahsisinin Medeni Kanunun 704 ve 756. maddeleri uyarınca bir taşınmaz tahsisi niteliğinde olması ve 5302 sayılı Kanunun 10. maddesinin f bendi uyarınca İl Özel İdarelerinin yetkili olduğu konularda taşınmaz tahsisine karar vermenin İl Genel Meclisine ait bir yetki olması karşısında, içme suyu memba tahsis ve tevzii komisyonu kararı uyarınca alınan il encümeni kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin yetki yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek verilen kararın bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, … ve … pınarlarının tamamının … Köyüne ve ünitelerine tahsisine ilişkin 28.3.2007 tarih ve 74 sayılı il encümeni kararının iptali isteminden kaynaklanmıştır.
22.5.1985 gün ve 18761 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanarak Yürürlüğe giren 3202 sayılı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda 13/1/2005 tarihli ve 5286 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle yapılan değişiklik sonucu, bu Kanunun adı “Köye Yönelik Hizmetler Hakkında Kanun olarak değiştirildiği ve 5286 sayılı Kanunla değişik 2. maddesinin (e) fıkrasında; “Köy ve bağlı yerleşme birimlerine, askeri garnizonlara sağlıklı, yeterli içmesuyu ile kullanma suyu tesislerini yapmak, geliştirmek ve yapımına destek olmak, sondaj kuyuları açmak, bu maksatla umuma ait sular ile kanunlarla köye ve köylüye devir ve tahsis edilmiş veya köyün veya köylülerin eskiden beri intifaında bulunmuş olan suları; köylerin ve bağlı yerleşme birimlerinin, askeri garnizonların ihtiyacına göre tevzi etmek, kısmen veya tamamen başka köye, köylere bağlı yerleşme birimlerine, askeri garnizonlara tahsis etmek ve tahsis şeklini değiştirmek, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün görevleri içinde sayılmış, 3202 sayılı Kanuna 5286 sayılı Kanunla eklenen ek 2. maddesinde; “Bu Kanunda belirtilen hizmetler, İstanbul ve Kocaeli illeri dışında il özel idarelerince, İstanbul ve Kocaeli illerinde ise il sınırları dahilinde yapılmak üzere büyükşehir belediyelerince yerine getirilir.” hükmüne yer verilmiştir.
04.03.2005 tarih ve 25745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nun 10. maddesini (f) fıkrasında; Taşınmaz mal alımına, satımına, trampa edilmesine, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın akar haline getirilmesine izin; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi yirmibeş yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermek, anılan maddenin (j) fıkrasında; Encümen üyeleri ile ihtisas komisyonları üyelerini seçmek İl Genel Meclisininin görev ve yetkileri arasında sayılmış, yine 5302 sayılı Kanunun 6. maddesinin (b) fıkrasında; İl Özel İdaresi, belediye sınırları dışındaki, imar, yol, su, kanalizasyon, katı atık, çevre, acil yardım ve kurtarma, …; orman köylerinin desteklenmesi, ağaçlandırma, park ve bahçe tesisine ilişkin hizmetleri yapmakla görevli ve yetkilidir denildikten sonra, takibeden paragrafta; bakanlıklar ve diğer merkezi idare kuruluşlarının; … içme suyu, sulama suyu, … Gibi hizmetlere ilişkin yatırımları ile bakanlıklar ve diğer merkezi idare kuruluşlarının görev alanına giren diğer yatırımlarının, kendi bütçelerinde bu hizmetler için ayrılan ödenekleri il özel idarelerine aktarmak suretiyle gerçekleştirebilecekleri, … işin, il özel idaresinin tabi olduğu usul ve esaslara göre sonuçlandırılacağı belirtilmiştir.
Türk Medeni Kanunun’un 704. maddesinde, taşınmaz mülkiyetinin konusu olarak, arazi, tapu kütüğünde ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar ve kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler sayılmıştır. 756. maddesinde ise, “Kaynaklar, arazinin bütünleyici parçası olup, bunların mülkiyeti ancak kaynadıkları arazinin mülkiyeti ile birlikte kazanılabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Medeni Kanunumuzun bu hükümleri dikkate alındığında, içme suyu ve memba gibi kaynakların tahsisini arazi yani taşınmaz tahsisi niteliğinde kabul etmek gerekir. Doktrinde de, arazi içinde bulunan kaynakların taşınmaz mülkiyetinin madde itibariyle kapsamına girdiği kabul edilmektedir.
İçme suyu ve memba tahsisinin “taşınmaz” tahsisi olduğu kabul edildikten sonra, söz konusu kaynakların tahsisi konusundaki yetkinin İl Özel İdarelerinin hangi organına ait olduğunu belirlemek gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; dava konusu il encümeni kararıyla … ve Göl pınarlarının tamamının … Köyüne tahsis edildiği, bunun üzerine davacının uyuşmazlık konusu kararın kendi beldelerinde ilan edilmediği ve hukuka aykırı olarak ihtilafsız tahsis kararı alındığı, dava konusu su pınarlarına kendi beldelerinin daha çok ihtiyacı olduğu iddiasıyla görülmekte olan davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Olayda, dava konusu su kaynaklarının İl Özel İdaresi … … Tahsis ve Tevzi Komisyonu kararına istinaden il encümenince alınan karar ile tahsis edildiği, davalı idarenin tahsise ilişkin olarak bu karar dışında başka bir karar ibraz etmediği, davalı idarenin tahsisin bu işlemle yapıldığına ilişkin savunma verdiği görülmektedir.
Bu durumda, 3202 sayılı Yasanın ek 2. maddesindeki mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünce gerçekleştirilen hizmetlerin İl Özel İdarelerince gerçekleştirileceğine ilişkin hüküm ve bu hüküm doğrultusunda 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nun 10/f maddesi ile taşınmaz tahsisine ilişkin yetkinin İl Genel Meclisine verilmesi karşısında, İl Özel İdaresi adına içmesuyu tahsis etme kararı alma yetkisine sahip olan İl Genel Meclisi yerine, 5302 sayılı Kanunun 16. maddesine göre oluşturulan bir ihtisas komisyonu niteliğindeki … Tahsis ve Tevzi Komisyonu kararına istinaden il encümeni kararıyla ile tesis edilen … tahsis işleminde yetki yönünden hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/12/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.