Danıştay Kararı 8. Daire 2009/2480 E. 2009/5660 K. – T.

8. Daire         2009/2480 E.  ,  2009/5660 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2009/2480
Karar No: 2009/5660

Temyiz isteminde Bulunan : Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : … İli, … İlçesi, … Köyü sınırları dahilinde …., … sayılı maden işletme sahasında gayrisıhhi müessese ruhsatı almaksızın madencilik faaliyetinde bulunan davacı şirketin ruhsat teminatının irat kaydedilmesi ve üretim faaliyetinin ruhsat alıncaya kadar durdurulmasına ilişkin Maden İşleri Genel Müdürlüğünün 13.11.2006 gün ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; maden üretim faaliyetinde bulunabilmek için gayrisıhhi müessese ruhsatı alma zorunluluğunun 3213 sayılı Maden Yasasının 5.6.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5177 sayılı Yasa ile değişik 7. maddesiyle getirildiği, madde hükmü uyarınca yürürlüğe giren Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinin 18. maddesi uyarınca, 5.6.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5177 sayılı Yasadan önce maden üretim faaliyetinde bulunmak için izin alan işletmeler için gayrisıhhi müessese ruhsatı alma zorunluluğunun bulunmadığı davacının da bu tarihten önce maden işletme izni almış olması karşısında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemi iptal eden … 2. İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; 5.6.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5177 sayılı Yasadan önce de maden işletme sahasında gayrisıhhi müessese ruhsatı alınmaksızın madencilik faaliyetinde bulunulamayacağı, Yönetmeliğin 18. maddesinde alınmış izinler için kazanılmış hakkın olduğunun düzenlendiğini, oysa dava konusu işletmenin gayrisıhhi müessese ruhsatını hiç almadığı öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddinin gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi … Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü :
Uyuşmazlık, … İli, … İlçesi, … sınırları dahilinde …., … sayılı maden işletme sahasında gayrisıhhi müessese ruhsatı almaksızın madencilik faaliyetinde bulunan davacı şirketin ruhsat teminatının irat kaydedilmesi ve üretim faaliyetinin ruhsat alıncaya kadar durdurulmasına ilişkin Maden İşleri Genel Müdürlüğünün 13.11.2006 gün ve … sayılı işleminden kaynaklanmaktadır.
3213 sayılı Maden Kanunun, 26.5.2004 tarih ve 5177 sayılı Yasanın (3.) maddesiyle değişik 7. maddesinde; orman, muhafaza ormanı, ağaçlandırma alanları, kara avcılığı alanları, özel koruma bölgeleri, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtı, tabiatı koruma alanı, tarım, mera, sit alanları, su havzaları, kıyı alanları ve sahil şeritleri, karasuları, turizm bölgeleri, alanları ve merkezleri ile kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri, askerî yasak bölgeler ve imar alanları ile mücavir alanlarda madencilik faaliyetlerinin çevresel etki değerlendirmesi, gayri sıhhî müesseseler ile ilgili hususlar dahil hangi esaslara göre yürütüleceğinin ilgili bakanlıkların görüşü alınarak Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirleneceği, imar alanları içinde kalan madencilik faaliyetlerinin, ilgili yerel merciden izin alınarak yapılacağı, ruhsat alındıktan sonra imar alanları içine alınan maden sahalarına bu hükmün uygulanmayacağı kurala bağlanmıştır.
21.6.2005 gün ve 25852 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürülüğe giren Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinin “Müktesep haklar” başlıklı 18 maddesinde; Kanunun 7 nci maddesinde ve bu Yönetmelikte belirtilen yerlerde yapılan madencilik faaliyetleri ile bu faaliyetlere bağlı tesisler için verilmiş olan izinler, müktesep hak olarak ruhsat hukuku devam ettiği sürece geçerlidir. Alınan izinler, ruhsatın temdit edilmesi halinde uzatılır. İşletme ruhsatı sınırları dahilinde işletme izni alınan diğer alanlar için de izin verilir. 05/06/2004 tarihinden önce verilmiş işletme ruhsatı ve bu ruhsat alanlarındaki faaliyetlere bağlı tesisler için verilmiş olan izinler, bu Yönetmelik gereği alınması gereken izinlerin yerine geçer. ” kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … sınırları dahilinde bulunan …., … sayılı maden(kalker) işletme sahası için davacı şirket adına 11.9.1987 tarihinde on beş yıl süreli işletme ruhsatı verilmiş, 11.9.2002 tarihinde on yıllığına temdit istemi kabul edilerek işletme ruhsatı süresi 2012 yılına kadar uzatılmıştır. İşletme faaliyeti nedeniyle deprem etkisi yapan sarsıntılar meydana gelmek suretiyle işyerinin çevreye zarar verdiğine ilişkin yapılan şikayet üzerine yapılan denetim sonucunda, işletmenin gayrisıhhi müessese ruhsatı almaksızın madencilik faaliyetinde bulunduğundan bahisle ruhsat teminatının irat kaydedilmesine ve üretim faaliyetinin ruhsat alıncaya kadar durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda yer alan Yasa hükmü uyarınca imar alanları içinde kalan madencilik faaliyetlerinin, ilgili yerel merciden izin alınarak yapılacağı açıktır. Bu madde kapsamında kazanılmış hakları düzenleyen Yönetmeliğin 18. maddesinde ise; 5177 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce verilmiş olan izinlerin, müktesep hak olarak ruhsat hukuku devam ettiği sürece geçerli olacağı düzenlenmiştir. Her halükarda gayri sıhhi müesseseler için ayrıca işletme ruhsatı alınması zorunludur.
Olayda, davacı şirketin gayrisıhhi müessese ruhsatı almaksızın madencilik faaliyetinde bulunduğu sabittir.
Her ne kadar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca 11.9.1987 tarihinde maden işletme ruhsatı verilmiş ise de, maden ocağı işletme faaliyetinin gayri sıhhi müesseseler kapsamında bulunması nedeniyle, gayri sıhhi müessese işletme ruhsatı alınmasının zorunlu olduğu, verilen maden işletme ruhsatının, bu faaliyetle ilgili olarak ayrıca belediyeden gayri sıhhi müessese işletme ruhsatı alma zorunluluğunu kaldırmayacağından, belediyeden ruhsat alınmaksızın faaliyette bulunan işletme hakkında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, yeniden karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine 12.10.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.