Danıştay Kararı 8. Daire 2007/8635 E. 2009/4200 K. – T.

8. Daire         2007/8635 E.  ,  2009/4200 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2007/8635
Karar No: 2009/4200
Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : … İlinin … ve İlçelerine bağlı bulunan köy, mahalle, mezra ve bucaklara ait eski isimlerinin, yeni isimleri ile beraber tabelalara yazılabilmesine ilişkin İl Genel Meclisinin 3.3.2006 tarihli ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; 5442 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 2. maddesi, 5393 sayılı Belediye Kanununun 9/2. ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 10. madde hükümlerinden söz edilerek, İl Genel Meclisinin 01.02.2006 tarih ve 16 sayılı kararında; … Merkez ve İlçelerine bağlı bulunan köy, mahalle, mezra, bucak isimlerinin daha rahat bulunabilmesi için yeni adlarıyla beraber eski adlarının da yer almasına karar verildiği, Valilikçe söz konusu kararın İl İdaresi Kanununun 2. maddesinin B, Ç, D fıkralarına aykırılık nedeniyle tekrar görüşülmek üzere İl Genel Meclisine gönderildiği, İl Genel Meclisinin 3.3.2006 gün ve … sayılı kararıyla İl İdaresi Kanununun 2. maddesinin B, Ç, D fıkraları ve devamında yeni isimlerin yanında eskilerinin de yazılamayacağına dair bir ibare olmadığı gerekçesiyle mevcut isimlerin yanına veya altına parantez içerisinde eskilerinin de yazılmasına karar verilmesi üzerine görülmekte olan davanın açıldığı, anılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, köy, mahalle, mezra ve bucak isimlerinin konulması ve değiştirilmesi yasal olarak belli şekli kriterlere bağlanarak bu idari birimlerin isimlerinin konulması ve değiştirilmesinde yetkili olan makam ve mercilerin sayıldığı, öte yandan İl Genel Meclisinin görev ve yetkilerinin İl Özel İdaresi Kanununun 10. maddesinde tek tek sayılmış olduğu, bunlar arasında İl Genel Meclisinin köy, mahalle, mezra ve bucakların yeni isimlerinin yanına eski isimlerine de yer verme konusunda bir yetkisinin olduğundan bahsedilemediği, bu durumda davalı idarece tesis edilmiş olan dava konusu işlemde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, davanın süresinde olmadığı ve yapılan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Yanıt verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi … Düşüncesi : Dava dilekçesinde, davaya konu idari işlemin yazılı bildirim tarihi gösterilmemiştir. İdare Mahkemesince, 2577 sayılı Yasa hükümleri doğrultusunda dilekçenin reddedilmesi gerekirken, dosyanın esası hakkında verilen kararda hukuka uyarlık bulunmadığı düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince, davalı idarenin 5302 sayılı Yasanın 10. maddesi hükmü uyarınca davanın süresinde açılmadığı yönündeki itirazı, dosyaya tebliğ tarihiyle ilgili herhangi bir bilgi ya da belge sunulmadığından yerinde görülmeyerek, işin gereği görüşüldü :
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı gerekçe usul ve yasaya uygun olup, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına ve yargılama giderlerinin temyiz isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına 19.6.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.