Danıştay Kararı 8. Daire 2004/867 E. 2005/3796 K. 27.09.2005 T.

8. Daire         2004/867 E.  ,  2005/3796 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2004/867
Karar No: 2005/3796

Davacı : …
Davalı : Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı
Vekilleri : …
Davanın Özeti : Dava, 2003 Aralık Dönemi Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (LES)’na giren davacının LES Kılavuzu sayfa 7, 3.2′ de belirtilen kurallara uymadığından bahisle sınavının geçersiz sayılmasına ilişkin ÖSYM Yürütme Kurulunun 22.12.2003 gün ve … sayılı kararı ile dayanağı kılavuz hükmünün hukuka aykırı olduğu öne sürülerek iptali istemiyle açılmıştır.
Savunmanın Özeti : 2547 sayılı Yasa uyarınca Atatürk İlke ve Devrimleri doğrultusunda çağdaş ve laik eğitimi amaç edinmiş üniversitelerde ve kamu kurumlarında görev yapmak üzere başvuruda bulunan adayların Anayasaya, Cumhuriyetin nitelikleri ile laiklik ilkelerine aykırılığı yargı kararıyla sabit olan eylemler içinde bulunmasına hukuken olanak bulunmadığı, bu itibarla kılavuz hükümlerine aykırı olarak sınava başörtülü olarak katıldığı tespit edilen davacı hakkında tesis edilen işlemde ve dayanağı kılavuz hükmünde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu nedenle davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘in Düşüncesi : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ün Düşüncesi : 2003 Aralık Dönemi Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (LES)’na giren davacı, LES Kılavuzu sayfa 7, 3.2’de belirtilen kurallara uymadığından bahisle sınavının geçersiz sayılmasına ilişkin ÖSYM Yürütme Kurulunun 22.12.2003 gün ve … sayılı kararı ile dayanağı kılavuz hükmünün iptalini istemektedir.
İlahiyat Fakültesi öğrencisi olan davacı, eğitimi sırasında kendisine öğretilen kurallara uyduğunu ve başörtü taktığını, sınavı girmekle yasal statüsünde bir değişiklik olmadığını, başörtü takmanın yasaklanmasının hukuka aykırı olduğunu iddia etmektedir.
T.C. Anayasasının 2 nci maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu vurgulanmış olup, Cumhuriyetimizin belirtilen nitelikleri, ister alt hukuk normunda bu yönde bir düzenlemeye gidilsin ister gidilmesin kişileri ve kurumları bağlayıcıdır. Türk eğitim sisteminin Anayasada belirtilen Cumhuriyetin temel nitelikteki laiklik ilkesine uygun olması karşısında LES kılavuzuna eklenen dava konusu kurala aykırı davranışın Anayasada belirtilen laiklik ilkesine aykırılık oluşturacağı açıktır.
Öte yandan 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 4. maddesinde; yükseköğretimin amacının, öğrencileri Atatürk İnkilapları ve İlkeleri doğrultusunda, Atatürk milliyetçiliğine bağlı vatandaşlar olarak yetiştirmek olduğu açıklanmış, Kanunun 5. maddesinde de öğrencilere bu ilkeler doğrultusunda Atatürk milliyetçiliğine bağlı hizmet bilincinin kazandırılması, yükseköğretimin “ana ilkeleri” arasında sayılmıştır.
Yukarıda anılan yasa kuralları karşısında kız öğrencilerle ilgili kılavuz kurallarında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Davacı öğrencinin başörtü ile sınava girdiğine ilişkin tutanak düzenlenerek sınavının geçersiz sayılmasına ilişkin işlemde de yasaya aykırılık görülmemiştir.
Davanın reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, 2003 Aralık Dönemi Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (LES)’na giren davacının LES Kılavuzu sayfa 7, 3.2′ de belirtilen kurallara uymadığından bahisle sınavının geçersiz sayılmasına ilişkin ÖSYM Yürütme Kurulunun 22.12.2003 gün ve … sayılı kararı ile dayanağı kılavuz hükmünün iptali istemiyle açılmıştır.
1982 Anayasasının Başlangıç bölümünde, Atatürk İlke ve Devrimlerine bağlılık ve laiklik ilke olarak benimsenmiş; 2. maddesinde de, Türkiye Cumhuriyetinin, Başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu belirtilmiştir. Anayasanın 42. maddesinde, bu ilkelerin eğitim ve öğretimde de geçerli olduğu kurala bağlanmış, eğitim ve öğretim hürriyetinin Anayasaya sadakat borcunu ortadan kaldırmayacağı ifade edilmiştir.
Anayasada yer alan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin genel nitelikte iradesini yansıtan bu hükümlere parelel olarak, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 4. maddesinde; yükseköğretimin amacının, öğrencileri Atatürk İnkılapları ve İlkeleri doğrultusunda, Atatürk milliyetçiliğine bağlı vatandaşlar olarak yetiştirmek olduğu açıklanmış, Kanunun 5. maddesinde de öğrencilere bu ilkeler doğrultusunda Atatürk Milliyetçiliğine bağlı hizmet bilincinin kazandırılması, yükseköğretimin “ana ilkeleri” arasında sayılmıştır.
Bu düzenlemeler çerçevesinde hazırlanan Lisansüstü Eğitime Giriş Sınavı (LES) Kılavuzunun, sınava girerken “Aday başı açık ve kılık kıyafeti ilgili mevzuata uygun bir şekilde gelmemişse sınava alınmayacaktır. Başı örtülü adaylar sınava alınsa bile sınavları geçersiz sayılacaktır.” hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan uyuşmazlık konusu somut olaya ilişkin yasal düzenlemelerle ilgili Anayasa Mahkemesi kararlarıylada, dini inanç gereği saç ve boynun türbanla kapatılmasının Anayasanın laiklik ilkesine açıkca aykırı olduğu saptanmış olduğundan sınava girerken Türk Eğitim sisteminin kurallarına uyulması gerektiği kuşkusuzdur.
Yukarıda anlatılan yasal ve yargısal gelişme ile buyurucu kurallar karşısında, bayan öğrencilerle ilgili kılavuz kurallarında hukuka aykırılık bulunmadığı açıktır. Kaldı ki, sınava katılan kişinin kolayca tanınması, ileride düzenlenecek kimlikle koşutluk sağlanabilmesi yönünden de kılavuz hükmünün yasal bir zorunluluktan kaynaklandığı kuşkusuzdur.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, kararın verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-YTL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine 27.09.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.