Danıştay Kararı 8. Daire 2003/5327 E. 2004/2276 K. 18.05.2004 T.

8. Daire         2003/5327 E.  ,  2004/2276 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2003/5327
Karar No: 2004/2276

Temyiz İsteminde Bulunan : … Valiliği
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Hız limitini bir yıl içerisinde 5 kez aştığından bahisle davacının sürücü belgesinin geçici süre ile geri alınmasına ilişkin … gün ve … ceza makbuzu ile tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davada; 2918 sayılı Yasanın 51. maddesinden söz edilerek, olayda, 30.1.2003 tarihindeki denetimde davacının hız limitini aşması nedeniyle sürücü belgesi 1 yıl süreyle geri alınmışsa da, davacının bu tarihten itibaren geriye doğru bir yıl içerisinde beş kez hız ihlali yapmadığı anlaşıldığından, tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; 2001 yılında davacının hız sınırını 5 kez ihlal ettiği ileri sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘ün Düşüncesi : Temyiz başvurusu; davacının hız sınırını 1 yıl içerisinde 5 kez ihlal ettiğinden bahisle sürücü belgesinin 1 yıl süre ile geçici olarak geri alınmasına ilişkin işlemi iptal eden İdare Mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
Olayda, İdare Mahkemesince 30.11.2003 tarihinde yapılan tespitte bu tarihten itibaren geriye doğru bir yıl içerisinde davacının hız sınırını 5 kez ihlalinin olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmişse de, dosyanın incelenmesinden, davacının 2001 yılı içerisinde 5 kez ihlal ettiği anlaşıldığından, Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘in Düşüncesi : Bir yıllık süre içerisinde beş kez hız kuralının ihlali nedeniyle sürücü belgesine el konulması işleminin iptaline dair İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
Temyiz dosyasının incelenmesinden; 30.1.2003 günü hız ihlali nedeniyle yapılan denetim ve işlemler, sırasında 22.3..2001-13.3.2002 tarihleri arasında beş kez hız ihlalinde bulunduğunun kayıt sisteminin incelenmesi sonucu tesbit olunması üzerine davaya konu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının en son tesbitin yapıldığı 30.1.2003 tarihinden geriye doğru bir yıllık sürede, beş kez hız ihlali saptanamamış ise de 2918 sayılı özel yasada bu konuda zamanaşımı kuralı bulunmaması nedeniyle Türk Ceza Kanununun 112. maddesinin 5 bendinde yer alan bir aydan ziyade meslek veya sanat’ın icrasının tatiline ilişkin olarak konulan 4 yıllık zamanaşımı süresi fiili duruma uygulandığında, olayda önceki ihlallerin sonuncusu olan 13.3..2002 tarihinden 4 yıl sonra 13.3.2006 tarihinden itibaren ehliyetin hız ihlali nedeniyle 1 yıl süre ile geri alınması olanaksız hale gelecektir.
Aksine bir kabulün, mevcut bir suçun yasada öngörülen şekilde tam ve gereğince cezalandırılamaması yahut tamamen cezasız kalması sonucu doğuracağı gibi beşinci ihlalin yapıldığı, tarihte tesbit olunarak cezalandırılanlar ve ihlallerinin birlikte tesbit tarihi daha sonra olanlar açısından cezanın uygulanması bakımından eşitlik ve hakkaniyet kurallarına aykırılık ortaya çıkacaktır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz konusu kararın bozulması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü :
Uyuşmazlık, davacının hız sınırını 5 kez ihlal ettiği gerekçesiyle sürücü belgesinin 1 yıl süre ile geçici olarak geri alınmasına ilişkin işlemden doğmuştur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 51. maddesinin 3. fıkrasında; hız kuralını ihlal sebebiyle ceza yazılan sürücülerden, suçun işlendiği tarihten geriye doğru (1) yıl içerisinde aynı kuralı (5) defa ihlal ettiği tespit edilenlerin sürücü belgelerinin 1 yıl süre ile geri alınacağı hükme bağlanmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının, 22.3.2001 – 13.11.2001 14.11.2001-29.12.2001 ve 13.3.2002 tarihinde de yine aynı maddeyi ihlal ettiğinin tespit edilerek, sürücü belgesinin bu tarihten itibaren 1 yıl süre ile geçici olarak geri alındığı anlaşılmaktadır.
Hız kuralını ihlal eden sürücünün, yukarıda alıntısı yapılan kanun maddesinde yer alan hüküm uyarınca sürücü belgesinin bir yıl süre ile geri alınabilmesi için, hız kuralının sonuncusundan geriye doğru bir yıl içinde beş defa ihlal edildiğinin tesbit edilmiş olması gerekir.
Yasa maddesi ile hız kurallarını ihlal etmek biçiminde oluşan suçu işlemeyi alışkanlık haline getirenlerin cezalandırılması suretiyle bu durumun caydırıcı bir yaptırıma bağlanabilmesi amaçlanmıştır. Bu şekilde cezalandırılması öngörülen suçun oluşum şekli ve uygulanacak ceza açıkça belirlenmiştir. Hız kuralının ihlal edildiği tarihten geriye doğru bir yıl içerisinde aynı kuralın toplam olarak beş kez ihlal edilmiş olması halinde cezalandırılması öngörülen suç oluşmuş olacaktır. Bu durumda, beşinci ihlalin yapıldığı tarihte oluşan suçun, yine bu tarih esas alınarak cezalandırılması gerekmektedir. Herhangi bir nedenle suçun oluştuğu tarihte saptanamamış olması ise suçu ve uygulanacak cezayı ortadan kaldırmayacağı gibi suçun ve cezanın niteliğini de değiştirmeyecektir.
Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, yukarıda alıntısı yapılan yasa maddesinde tanımlanan suçun işlenmiş olduğunun tesbit edildiği tarihin, cezanın işlemeye başlayacağı tarih olarak esas alınması gerekmekte olup, aksine bir kabul ise mevcut bir suçun yasada öngörülen şekilde tam ve gereğince cezalandırılamaması yahut tamamen cezasız kalması sonucunu doğuracağı gibi beşinci ihlali yaptığı tarihte tesbit edilip cezalandırılanlar ve tesbit tarihi daha sonra olanlar açısından cezanın uygulanması bakımından eşitlik ve hakkaniyet kurallarına aykırı bir durum ortaya çıkacaktır.
Bu durumda; davacının sürücü belgesinin, bir yıl içinde hız kuralını beş kez ihlal etmiş olduğunun tespit edildiği tarih olan 30.1.2003 tarihinden itibaren bir yıl için geri alınması yolunda tesis edilen işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmamakta olup, aksi yönde verilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine 18.5.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.