Danıştay Kararı 8. Daire 2003/5300 E. 2004/3077 K. 28.06.2004 T.

8. Daire         2003/5300 E.  ,  2004/3077 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2003/5300
Karar No: 2004/3077
Temyiz İsteminde Bulunan : Türk Tabipleri Birliği
Vekili : …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Doktor olan davacıya 35.591.400.-lira para cezası verilmesine ilişkin İstanbul Tabip Odası Onur Kurulunun 27.11.2001 gün ve … sayılı kararının onanmasına dair Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulunun 5-6 Ekim 2002 gün ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; davacının sorumlu hekimi olduğu Özel Polikinliğin bir gazetenin yurt dışı baskısında yer alan ilanında, reklam ve tanıtım amacının olduğu görülmekte ise de, davacının adı ve soyadının ilanda yer almadığı anlaşıldığından, tüzükte belirlenen yasakların ihlalinin varlığından sözedilmeyeceği açık olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden … İdare Mahkemesinin … gün ve E;…, K:… sayılı kararının, hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Yanıt verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘in Düşüncesi : Davacının sorumlu hekim olması nedeniyle verilen cezada hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘in Düşüncesi : Temyiz başvurusu, davacının sorumlu hekimi olduğu … semtinde bulunan … Polikliniği’nin, Almanya’da basılan … Gazetesi’nin 23.6.2001 tarihli Avrupa baskısında yayınlanan bir ilanı üzerine Tıbbi Deontoloji Tüzüğünün 8. ve 9. maddelerini ihlal ettiği sebebiyle açılan soruşturma sonucu Türk Tabipler Birliği Yüksek Onur Kurulu’nca para cezası verilmesi hakkında tesis edilen işlemi iptal eden … İdare Mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
Türk Tabipler Birliği Soruşturma ve Yargılama Yönetmeliği’nin, “Para Cezası” başlıklı 5 inci maddesinin a) fıkrasında; her türlü basın, yayın organlarında, elektronik ortamda ve iletişim mecralarında reklam amacına yönelik, haksız rekabete neden olan yazılar yazmak, yazdırmak veya açıklamada bulunmak, yahut ortağı olduğu kuruluş ve şirket aracılığıyla bu anlamda reklam yapılmasını sağlamak, f) bendinde de, el ilanları, tabelalar basın ve benzeri yollarla meslektaşlar arası haksız, tıp dışı rekabete yol açacak duyurular yapmak para cezasını gerektiren eylem ve durumlar olarak sayılmıştır.
İncelenen dosyadan, davacının sorumlu hekimi olduğu Transmed isimli özel polikliniğin Hürriyet Gazetesi Avrupa baskısına verilen ilanlarının reklam içerikli olduğu ve ilanda gerek klinikte yapılan tedavinin sonuçları gerekse ücreti hakkında verilen bilgilerin kliniği övücü ve hastaları yönlendirici nitelik taşıdığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenle özel sağlık kuruluşunun sorumlu hekimi olan davacının bilgisi dışında reklam yapılamıyacağından ve reklamda adının yer almaması yukarıda anılan mevcut düzenlemelere aykırı hareket edildiği gerçeğini değiştirmeyeceğinden para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık; doktor olan davacıya 35.591.400.-lira para cezası verilmesine ilişkin İstanbul Tabip Odası Onur Kurulunun 27.11.2001 gün ve … sayılı kararının onanmasına dair Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulunun 5-6 Ekim 2002 gün ve … sayılı kararının iptali isteminden kaynaklanmıştır.
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 24. maddesinde, mesleklerini uygulayan hekimlerin hastalarını kabul ettikleri yer ile muayene saatlerini ve uzmanlıklarını bildiren ilanlar verebilecekleri, diğer biçimde ilan, reklam ve benzerlerini yapmalarının yasak olduğu, Tıbbi Deontoloji Tüzüğünün 8. maddesinde, tabiplik ve diş tabipliği mesleklerine ve tedavi müesseselerine, ticari bir veçhe verilmeyeceği, tabip ve diş tabibinin her ne suretle olursa olsun yazılarında kendi reklamını yapamayacağı, gazetelerde ve diğer neşir vasıtalarında reklam mahiyetinde teşekkür ilanı yazdıramayacağı, 9. maddesinde, gazete ve diğer neşir vasıtaları ile yapılan ilanlarda ancak ad ve soyad ile adresini ihtisas şubesi ile akademik unvanı ve muayene gün ve saatlerini yazabileceği hükme bağlanmıştır. 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanununun 28. maddesinde de, sinema, radyo veya sair yazılı ve sözlü vasıtalarla reklam yapılmasını önlemek idare heyetinin vazifeleri arasında sayılmış ve 39. maddesinde de, haysiyet divanının evrakı kendisine tevdi edilen azanın fiiline göre 15 günden 6 aya kadar geçici olarak sanat icrasından men kararı verebileceği belirtilmiştir.
Öte yandan 6023 sayılı Yasanın deontoloji ve disiplin kuralları ile ilgili maddelerini düzenlemek amacıyla çıkarılan Türk Tabipleri Birliği Soruşturma ve Yargılama Yönetmeliğinin 5. maddesinin (a) ve (f) bentlerinde, reklam yapmak ve el ilanları ile rekabete yol açacak duyurular yapmak para cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış, 9. maddesinde de, aynı suçun tekrarında bir üst ceza verileceği kurala bağlanmıştır.
09.03.2000 gün ve 23988 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin “Mesul Müdür” başlıklı 12. maddesinde, Mesul Müdürünün, idari işlemden bizzat, tıbbi işlemlerden ise diğer hekimler ile birlikte sorumlu olduğu, sağlık mevzuatında belirtilen ve yetkililerce tanımlanacak diğer süreleri yerine getirmeye ve sağlık kuruluşunun, işleyişi ve denetimi ile ilgili her türlü işlemin de Müdürlük ve Bakanlığın birinci derecede muhatabı olduğu kuralı yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … adlı özel sağlık kuruluşunun sorumlu hekimi olan davacıya, … Gazetesinin Yurt dışı baskısının 23.06.2001 günlü nüshasında yayımlanan ilanı nedeniyle yukarıda bahsi geçen düzenlemelere aykırı olduğundan bahisle ceza verildiği, bu cezanın da, ilanda davacının adının ve soyadının bulunmadığı gerekçesiyle idare mahkemesince iptal edildiği anlaşılmaktadır.
Mesul müdür olan davacının, anılan yönetmelik hükümlerine göre özel sağlık kuruluşlarının idari işlemlerden bizzat sorumlu olması karşısında, söz konusu ilanda adının ve soyadının olmamasının mevzuata aykırı yapılan işlemden sorumlu tutulamayacağı anlamına gelmeyeceği açıktır.
Bu durumda, anılan gerekçe ile dava konusu işlemi iptal eden idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, yeniden bir karar vermek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 28.06.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.