Danıştay Kararı 8. Daire 2002/265 E. 2002/5557 K. 27.11.2002 T.

8. Daire         2002/265 E.  ,  2002/5557 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2002/265
Karar No: 2002/5557
Temyiz İsteminde Bulunan : … Belediye Başkanlığı
Vekili : …
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacı şirkete ait işyerinin 7.4.2001 tarihinde kapatılacağına ilişkin 2.4.2001 tarihinde tebliğ edilen davalı idare işleminin iptali istemiyle açılan davada, 1608 sayılı Yasa ile düzenlenmemesine karşın, bu yasa dayanak alınarak işyerinin kapatılması yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden … İdare Mahkemesinin … günlü ve … sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘ın Düşüncesi : İstemin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘nin Düşüncesi : Temyiz Dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesinde verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirkete ait işyerinin 7.4.2001 tarihinde kapatılacağına ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
1608 sayılı Yasanın 1. maddesinde, belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve selahiyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara … üçgünden onbeş güne kadar ticaret ve sanat icrasından men’e belediye encümenlerinin selahiyattar olduğu kuralı yer almış, 5. maddesinde de, ceza kararlarına tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde mahsus hakimlere ve bulunmayan yerlerde sulh hakimliğine müracaatla şifahi veya yazılı itiraz olunabileceği belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … Belediye Encümeninin … gün ve … sayılı işlemi ile davacı şirkete ait lokantada eski döner eti bulundurulduğu gerekçesiyle 1608 sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince işyerinin 3 gün süre ile sanat ve ticaret icrasından men’ine karar verildiği, bu işleme yapılan itiraz üzerine … Sulh Ceza Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında yapılan incelemede, üç gün süre ile sanat ve ticaret icrasından men’ine kararının işyerinin kapatılması anlamına gelmediği belirtilerek, … gün ve K:… sayılı kararla itirazın reddine karar verildiği, davalı idarece 2.4.2001 gününde davacıya tebliğ edilen işlemle anılan Encümen Kararı uyarınca işyerinin 7.4.2001 gününde kapatılacağının bildirildiği anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesince; Ticaret ve sanatın tatili icrası, muayyen bir ticaret veya sanatın icrasını men eden bir ceza olarak tanımlandığı, bu nedenle ticaret ve sanat icrasından men cezası bir işyerinin kapatılması anlamına gelmeyip belirli bir ticaretin veya sanatın yapılmasının engellenmesi amacını taşıması gerektiği, nitekim 1608 sayılı Yasanın 1. maddesinde de, ticaret veya sanattan men cezasının düzenlendiği, işyerinin kapatılacağı yönünde bir düzenlemeye yer verilmediği, 2.11.1999 gün ve … sayılı Encümen Kararına yapılan itirazın da, üç gün süre ile sanat ve ticaret icrasından men kararının işyerinin kapatılması anlamına gelmediği gerekçesiyle yetkili Sulh Ceza Mahkemesince reddedildiği, bu durumda, 1608 sayılı Yasa ile düzenlenmemesine karşın, bu yasa dayanak alınarak işyerinin kapatılması yönünde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptal edildiği görülmektedir.
Ticaret ve sanat icrasını bir işyerine bağlı olarak yerine getirenler bu faaliyetlerini belediyelerden alacakları işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile sürdürebilirler.
İşyeri ruhsatı bir bütün olup, işyerini, işyerinde bulunması zorunlu her türlü alet, edevat, mal ve malzemeler ile ticaret ve sanat icrasında bulunan kişileri tümüyle kapsar. Ruhsatnameyi bunlardan biriyle veya bir kısmı ile sınırlı tutmak mümkün değildir.
Ticaret ve sanatlarını icra eden kişilerin mensup oldukları ilgili odalardan almaları gerekli üyelik, ustalık, sanatkarlık, yeterlik gibi benzer belgeleri işyeri ruhsatından ayırmak gerekir.
Kişinin ticaret ve sanatını gösteren bu belgelerin bulunmaması veya iptal edilmesi bu kişilerin ticaret ve sanatlarını icra etmesine engel olur.
Bir işyerine bağlı olarak ticaret ve sanatlarını belediyelerden aldıkları işyeri açma ruhsatı ile icra edenlerin, belediyelerce belirlenen yasaklara uymaması nedeniyle 1608 sayılı Yasa uyarınca verilen ve belirli süreyle ticaret ve sanat icrasının yasaklanmasını öngören kesinleşmiş yargı kararlarının, işyerinin kapatılması şeklinde yerine getirilmesi gerekir. Aksi halde işyeri ruhsatının kapsam alanı ile tacir ve sanatkarı tanıtan belgelerin kullanım alanı karıştırılmış olur.
Olayda, ticaret ve sanattan men cezasının ancak işyerinin kapatılması suretiyle yerine getirilebileceği, aksi halde cezanın uygulanmasının mümkün olamayacağı açıktır.
Bu durumda, İdare Mahkemesi kararında hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine 27.11.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.