Danıştay Kararı 8. Daire 1999/4726 E. 2000/1621 K. 22.02.2000 T.

8. Daire         1999/4726 E.  ,  2000/1621 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/4726
Karar No: 2000/1621

Temyiz Eden : …
Karşı Taraf : … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekili : …
İstemin Özeti : … Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalında Doçent olarak görev yapan davacının, Rektörlüğün ilan ettiği boş bulunan profesörlük kadrosu için yaptığı 12.5.1998 günlü başvuru hakkında herhangi bir işlem yapılmaması üzerine, Öğretim Üyeliğine Yükseltme ve Atama Yönetmeliği hükümleri uyarınca işlem yapılması istemiyle 10.6.1999 gününde yaptığı ikinci başvuruya yanıt verilmeyerek zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı süre aşımı nedeniyle reddeden … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının, 2577 sayılı Yasanın 49 maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘in Düşüncesi : Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliğinin 20. maddesinde öngörülen süreler idarenin iç işleyişine yönelik süreler olup dava açma süresine esas alınması hukuka uygun bulunmamaktadır. Olayda, davacının ilk başvurusu uyuşmazlık çıkartan işleme yönelmemiş olduğundan idarece davacının geçerli başvurusuna olumlu veya olumsuz bir yanıt verilmediği sürece her zaman yeni bir başvuru ile uyuşmazlık çıkartılması mümkün olmalıdır. Bu nedenle 2577 sayılı Yasanın 11. maddesinin olaya uygulanması mümkün olmadığından, istemin kabulü ile mahkeme kararının bozulması düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ün Düşüncesi : Uyuşmazlık, Üniversitece ilan edilen boş profesörlük kadrosuna atanmak üzere başvuran davacının atanma işlemi sürecinin başlatılması için yaptığı başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddi yolundaki olumsuz işleme karşı açılan davayı süre aşımı yönünden reddeden İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması isteminden doğmuştur.
Mahkemece, Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği uyarınca ilan edilen boş profesörlük kadrosuna yükseltilerek atanması istemiyle davacının yaptığı başvuru dava açma süresinin başlangıcına esas alınmış ve Usulün 11. maddesi uygulanarak sözü geçen başvurudan itibaren 60 günlük sürenin bitiminden sonraki dava açma süresi içerisinde dava açılmadığı gerekçesine dayanılmıştır.
Ancak, işbu dava atanma başvurusundan sonra bir yıldan fazla süre geçtiği halde herhangi bir işlem yapılmaması nedeniyle davacının bir işlem yapılması veya hiç değilse bilgi verilmesi amacıyla yaptığı başvurunun zımnen reddi ile tesis edilen işleme yöneliktir.
Böyle olunca, davanın yasal süresi içinde açıldığı da temyiz dosyasından anlaşılmakla, anılan olumsuz işlemin yargısal denetiminin yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle işin esasının çözüme kavuşturulmak üzere temyize konu kararın bozulması gerekir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü :
İdare Mahkemesince, uyuşmazlık, … Üniversitesinde açık bulunan profesörlük kadrosu için yapılan duyuru üzerine 12.5.1998 tarihinde başvuran davacının bir bilgi alamadığından 10.6.1999 tarihinde, önceki müracaatına göre işlem yapılması yolundaki isteğine cevap verilmemesiyle oluşan ret işleminin iptali istemi olarak nitelendirilmiş ve bu kapsamda incelenmiştir.
Dava dilekçesindeki anlatımlardan böyle bir sonucu ulaşan … İdare Mahkemesince; profesörlük başvurusu üzerine ilgili yasal düzenlemeler gereği, müracaatın bitim tarihini izleyen bir ay içinde jüri oluşturulacağı ve iki aylık sürede de adayların seçiminin yapılacağı, bu sürenin bittiği 13.8.1998 tarihinde ret işleminin oluştuğu, bu tarihi izleyen altmış gün içinde 2577 sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca idareye başvurulması ya da dava açılması gerektiği gerekçesiyle bir yıl sonra yapılan başvuru üzerine açılan dava süre aşımından reddedilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinde, idari dava açma süresinin, idari mahkemelerde altmış gün olduğu kurala bağlanmıştır. İdari işlemin ilgilisine bildirimi üzerine başlıyacak olan ve dava süresini altmış gün durduracak olan itirazla ilgili kurallar Yasanın 11. maddesinde; daha önce bir idari işlem yok iken, yönetimi karar almaya yönlendiren başvuruyla ilgili kurallar ise 10. maddede düzenlenmiştir.
Belirtilen yasa kurallarından da anlaşılacağı gibi, idari işlemler, ilgililerin önceden bir girişimleri olmadan ya da bireylerin başvuruları üzerine oluşmaktadır.
İdari işlemler kimi zaman da, idarece yapılan duyurulardan sonra ilgili istekleri değerlendirilmek suretiyle halka işlemler oluşturulacağına göre bu tür davalarda süre durumunu farklı şekilde ele almak gerekir.
Bakılan uyuşmazlıkta ise sonunda Rektör onayıyla kesinleşecek bir dizi işlemden oluşan zincir işlemlerin yapılması söz konusudur. Zinciri oluşturan sıra işlemlerin alınması için ilgili yönetmelikte öngörülen süreler, olası sürüncemelerin önüne geçilmesi amacıyla konulmuş olup idari dava süresine esas alınamazlar.
Bu durumda sürelerin geçtiği varsayılarak, başvurunun reddedildiği sonucuna varmak, idari işlem kuramı ile geliştirilmiş idare hukuku ilkeleriyle bağdaşmaz. Söz konusu süreler geçtikten sonra da halka işlemler oluşturulabilir. Kaldı ki profesör atamasının yönetim kurulu kararı ve rektör onayıyla gerçekleştiği de yasa kuralıdır.
Bu durumda, yapılan ilanı izleyen başvuru sürecinden ve bir dizi işlemin alınmasından sonra oluşacak olan profesörlük atamasıyla ilgili kesin ve son işlemin oluşum süreci ve biçimi dışına çıkılarak; zincir işlemi oluşturan bazı ön işlemlerin alınışıyla ilgili sürelerin geçtiğinden söz edilip, idari işlemin oluştuğu varsayılarak, dava açılmadan önceki idari itiraz yoluna değinilerek dava süresinin dolduğu sonucuna varmaya hukuken olanaklı değildir.
Öte yandan, 2577 sayılı Yasanın 10. maddesinde öngörülen şekilde bir müracaat ve susarak oluşan ret işleminin olayda gerçekleşip gerçekleşmediğinin, mahkemenin bu yolda yapacağı irdelemeden sonra değerlendirileceği de kuşkusuzdur.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 22.2.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.