Danıştay Kararı 8. Daire 1999/47 E. 1999/233 K. 03.02.1999 T.

8. Daire         1999/47 E.  ,  1999/233 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/47
Karar No: 1999/233

Davacı : …
Davalı : Tekel Genel Müdürlüğü
Davanın Özeti : Tekel Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulunun 9.4.1993 gün ve … sayılı kararı ile kabul edilen ve TEKEL’de görev tahsisli konut verilecek ünvanların yer aldığı (2) sayılı Cetvel’in yeniden düzenlenmesine ilişkin 1.10.1998 gün ve 928 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile kabul edilen (2) sayılı Cetvel’de başmüfettiş ve müfettiş ünvanlarına yer verilmemesine ilişkin düzenlemenin, kamu yararına, eşitliğe ve kazanılmış haklara aykırı olduğu, görevin önemi ve özelliği, yetki ve sorumlulukları dikkate alınarak Kamu Konutları Yönetmeliğinde müfettişlerin görev tahsisli konut tahsis edilecek ünvanlar arasında yer aldığı öne sürülerek iptali istenilmektedir.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘ün Düşüncesi : Müfettişlerin demokratik, ekonomik, sosyal ve özlük haklarını korumak amacıyla kurulan davacı Derneğin üyelerinin görev tahsisli konut verilecek ünvanlar arasından çıkarılmasına ilişkin düzenlemeye karşı dava açma ehliyeti bulunduğundan, davanın esasının incelenmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 14. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi. Dava, davalı idarenin Genel Müdürlük Merkez Teşkilatında görev tahsisli konut verilecek ünvanlar arasında başmüfettiş ve müfettişlere yer verilmemesine ilişkin Yönetim Kurulunun 1.10.1998 gün ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare hukuku alanında tek taraflı irade açıklamasıyla kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte tesis edilen idari işlemlerin, ancak bu idari işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisi kurulabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceği açıktır.
Dernekler, üyelerinin ve temsil ettikleri kişilerin ortak çıkarlarını korumak ve dayanışmalarını sağlamak üzere kurulan özel hukuk tüzel kişileridir. Derneklerin, doğrudan dernek tüzel kişiliğinin hak ve çıkarlarını ilgilendiren konularda iptal davası açabilecekleri kuşkusuz olup, üyelerinin kişisel ve özel yararlarını ilgilendiren konularda, üyeleri adına dava açmaları mümkün değildir.
Dava dilekçesinde, davacının Tekel Müfettişleri Dernek Başkanı olarak ve Tekel Müfettişleri adına dava açtığı anlaşılmış olup, dilekçede, davanın kendi adına da açıldığı yolunda herhangi bir ibare yer almamaktadır.
Bu durumda, Tekel Müfettişlerine tahsis edilecek kamu konutu türünün belirlenmesine ilişkin düzenlemenin doğrudan doğruya dernek tüzel kişiliğinin hak ve çıkarlarına dokunmadığından, bu karara karşı Tekel Müfettişleri Derneğinin (Dernek Başkanı olarak davacının) dava açma ehliyeti bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasanın 15.maddesinin 1/b maddesi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına 3.2.1999 gününde oybirliği ile karar verildi.