Danıştay Kararı 8. Daire 1998/4988 E. 1998/3015 K. 12.10.1998 T.

8. Daire         1998/4988 E.  ,  1998/3015 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1998/4988
Karar No: 1998/3015

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Karşı Taraf : Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
İstemin Özeti : Davacının, bir alt ceza olarak 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Disiplin Kurulunun 30.1.1997 gün ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; dosyanın incelenmesinden, davacının atamaya yetkili kişi olmadığının açık olduğu, ancak gerek 1. Hukuk Müşaviri, gerekse Yüksek Disiplin Kurulu üyesi olarak, … isimli kişi hakkında verilmiş ve kesinleşerek sicile işlenmiş olan disiplin cezasının idarece geri alınabileceği yolunda makamı yanıltıcı mütaala ve oy vererek hukuka aykırı şekilde …’ün Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak atanmasına engel olan koşulların ortadan kaldırılmasına katkıda bulunduğu anlaşıldığından, dava konusu disiplin cezası ile cezalandırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; dönemin teftiş kurulu başkanı tarafından düzenlenen rapor ve ekleri itibariyle yapılan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, ayrıca bu işlemin istişari nitelikte olduğu ve icra organını bağlamadığı öne sürülerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘ın Düşüncesi: Davalı idarede 1. Hukuk Müşaviri olan davacının, kesinleşmiş bir disiplin cezasının yeni bir idari işlemle ortadan kaldırılamayacağını bilmemesi düşünülemeceğinden, eylemine uyan dava konusu işlem ile cezalandırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı görüşüyle davayı reddeden idare mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nın Düşüncesi : Uyuşmazlık, davacının … Genel Müdürlüğünde I.hukuk müşaviri olarak görevli olduğu dönemde usule aykırı görüş belirlemek ve Yüksek Disiplin Kurulunda bu doğrultuda oy kullanması eyleminden ötürü kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına ancak 657 sayılı Yasanın 125. maddesinin E fıkrasından sonra gelen 2. paragrafı uyarınca bu cezanın aylıktan kesme cezasına indirilmesi ve brüt aylığından 1/30 oranında kesinti yapılması yolundaki işlemden doğmuştur.
Davacının, uzun süreli ilerleme durdurulması cezası ile cezalandırılan ve cezası kesinleşen bir kişi hakkında cezanın hatalı olduğu yolunda rapor düzenleyen Teftiş Kurulu Başkanının raporunun görüşüldüğü Yüksek Disiplin Kurulu toplantısına katılmak eylemi sübut bulmuştur.
Diğer taraftan, davacının hakkında rapor düzenleyip cezasının bu rapora dayanılarak kaldırılması kararlaştırılan kişinin daha sonra … A.Ş.. Genel Müdürü olarak atandığı da anlaşılmakta olup, sözü geçen kişinin terfien atanması işlemi ile davacının eylemi arasında nedensellik bağının varlığı tartışmasızdır. Zira anılan kişinin cezasının kaldırılmaması halinde atamasının yapılamayacağı ortadadır.
Kamu hizmetinin düzenli ve selametle yürütülmesi için gerekli önlemlerden olan disiplin cezası niteliği gereği öteki idari işlemlerden farklıdır. Bu özellik, disiplin cezasının yeni bir idari işlemle ortadan kaldırılmasına engeldir. Ceza ancak bir yargı kararı yahut yasama tasarrufu ile iptal edilebilir.
Bu durumda, yukarda değinilen ilkeyi I.Hukuk Müşaviri sıfatı ile bilmemesi düşünülemeyecek durumda bulunan davacının sabit olan eylemleri cezayı gerektirmektedir.
Ancak davacının anılan eylemlerinin üstüne atılı disiplin suçunun usurlarını içermediği eyleminin Disiplin Yönetmeliğinin 7/a maddesinde tanımlanan eylemlere uyduğu kanısındayım. Açıklanan nedenlerle davayı reddeden mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacının bir alt ceza olarak 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Disiplin Kurulu işleminden doğmuştur.
… (…) Genel Müdürlüğü Disiplin Yönetmeliğinin 7. maddesinin (a) fıkrasında; verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahalinde Teşekkülce belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak eyleminin kınama cezasını gerektirdiği kurala bağlanmıştır. Öte yandan, 657 sayılı Yasanın 135. maddesinde aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve Devlet memurluğundan çıkarma cezalarına karşı idari yargı yoluna başvurulabileceği, aynı Yasanın 133. maddesinde de Devlet memurluğundan çıkarma cezasından başka bir disiplin cezasına çarptırılmış olan memurun uyarma ve kınama cezalarının uygulanmasından 5 sene, diğer cezaların uygulanmasından 10 sene sonra atamaya yetkili amire başvurarak verilmiş olan cezalarının sicil dosyasından silinmesini isteyebileceği, memurun yukarıdaki süreler içerisindeki davranışları bu isteğini haklı kılacak nitelikte görülürse, isteğinin yerine getirilmesine karar verilerek bu kararın sicil dosyasına işleneceği hükme bağlanmıştır.
20.1.1995 gün ve 22177 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren … (…) Genel Müdürlüğü Disiplin Yönetmeliğinde de bunlara paralel düzenlemeler yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, İç Anadolu Elektrik Dağıtım Müessesesinde Mühendis olarak görev yapan ve ilerlemesinin uzun süreli durdurulması cezası ile cezalandırılan … isimli şahsın bu cezanın kesinleşmesinden yaklaşık 15 ay geçtikten sonra, doğrudan Genel Müdürlüğe vermiş olduğu dilekçe ile geçmişte taraflı davranılarak hatalı işlemler sonucu cezalandırılarak mağdur edildiği ve özlük haklarının gasp edildiğinden bahisle cezanın gözden geçirilmesi talebinde bulunduğu, bu dilekçenin incelenmek üzere Genel Müdür tarafından Teftiş Kurulu Başkanına havale edildiği, Teftiş Kurulu Başkanının olayla ilgili olarak yaptığı incelemeler sonucunda, …’e Müessesece 15 ay önce verilmiş olan cezanın haksız yere verildiği, cezanın verilişi sırasında ve verilmesinden sonraki tebligat ve yargı yolu aşamasında bir takım usul hatalarının yapıldığı, bu nedenlerden dolayı haksızlığın ve Kenan Köktürk’ün mağduriyetinin giderilmesi gerektiği yolunda 21.6.1995 tarihli raporu düzenlediği, raporun aynı günlü Genel Müdürlük havalesiyle Yüksek Disiplin Kurulu gündemine alınarak 28.6.1995 gününde konunun görüşüldüğü, bu toplantıya davacının da Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi sıfatıyla katıldığı ve …’ün kesinleşen cezasının kaldırılması yönünde oy kullandığı ve 20.6.1995 gününde …’ün … Dağıtım Müessesesi, İşletme ve Bakım Müdürlüğünde Müdür görevine, alabileceği aylık ve ek göstergeyle naklen tayini ile Müessese Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığına vekaleten atandığı, daha sonra da … gün ve … sayılı üçlü kararnameyle … A.Ş. Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığına atanması üzerine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı müfettişleri tarafından yapılan soruşturma sonucunda düzenlenen rapor üzerine konuyu görüşen Bakanlık Disiplin Kurulunun 30.1.1997 günlü kararıyla, davacının kesinleşmiş ve idari yargı yoluna süresi içinde başvurulmamış bulunan disiplin cezası için yapılacak bir işlem bulunmadığı halde, … Genel Müdürlüğü, Yüksek Disiplin Kurulu toplantısında cezanın kaldırılmasına dair karara iştirak etmek suretiyle bir yandan idarenin itibarının zedelenmesine, bir yandan da … hakkında daha sonra yanlış işlem yapılmasına (Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak atanmasına) neden olmak şeklindeki eylemin, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektirdiği, ancak 657 sayılı Yasanın 125. maddesinin (E) fıkrasından sonra gelen 2. paragrafında yer alan “geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu ve sicilleri iyi ve çok iyi derecede olanlar için önerilenden bir derece hafif olan ceza uygulanabilir” hükmü uyarınca, bu cezanın “Aylıktan kesme” ye dönüştürülmesi ve brüt aylığından 1/30 oranında kesinti yapılması yolunda dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Kamu hizmetinin belli bir düzen içerisinde yürütülmesi için gerekli önlemlerden olan disiplin cezası, niteliği gereği öteki idari işlemlerden farklıdır.
Disiplin cezası vermeye yetkili organlar, bu organların oluşumu, çalışma usulü, karar oluşturulması, bu kararlara itiraz ve bütün bu sürecin her aşaması için öngörülen süre koşulları ile disiplin cezası işlemi sıkı şekil şartına bağlı olarak uygulanabilmektedir.
Bu özellik, disiplin cezasının yeni bir idari işlemle ortadan kaldırılmasına engeldir. Ceza ancak bir yargı kararı yahut yasama tararufu ile iptal edilebilir veya ancak disiplin cezasının ağırlığına göre, belli süreler geçtikten sonra sicil dosyasından silinmesi atamaya yetkili amirden istenebilir.
Hukuk müşaviri olan davacının, kesinleşen disiplin cezasının idari bir kararla kaldırılması yolunda işlem tesis eden … Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kuruluna katılması ve aynı doğrultuda oy kullanması karşısında, disiplin cezası ile cezalandırılmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Ancak, davacının eylemi yönetmeliğin 7/a maddesinde belirtilen kusurlu harekete girdiğinden bu eylemin karşığı olarakta kınama cezası verilmesi gerekirken, dava konusu disiplin cezası ile cezalandırılması işlemi, eylem ile verilen ceza arasında adil bir denge bulunmadığından hukuka aykırı bulunmuştur.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 12.10.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.