Danıştay Kararı 8. Daire 1997/5095 E. 1999/3962 K. 16.06.1999 T.

8. Daire         1997/5095 E.  ,  1999/3962 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1997/5095
Karar No: 1999/3962

Davacı : …
Davalılar : 1. Adalet Bakanlığı
2. …
Vekili : …
Davanın Özeti : Noterlerce düzenlenen, motorlu taşıt araçları için satış yetkisi veren vekaletnamelerin süreli olacağına ilişkin … Noterler Birliğinin 27.7.1990 gün ve … sayılı Genelgesi ile 1.10.1991 gün ve … sayılı Genelgesinin ve davacıya verilen uyarma cezasının, vekaletnamenin tanımı içinde süre hususuna yer verilmediği, vekaletnamelere süre kaydının konulmasının vekaletnamenin niteliğini değiştireceği, genelgelerde ve disiplin cezasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı öne sürülerek iptali istemidir.
Adalet Bakanlığı Savunmasının Özeti : Davacının eyleminin sabit olduğu, verilen disiplin cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
… Noterler Birliğinin Savunmasının Özeti : Vekaletnamelere süre kaydı kunulmasında yasal düzenlemeler açısından bir sakınca olmadığı, Birlik Genelgelerine aykırı davranışı saptanan davacıya verilen disiplin cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Davanın disiplin cezasına ilişkin kısmının kabulü ile işlemin iptali Genelgelere ilişkin kısmının ise incelenmeksizin reddinin gerekeceği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı … ‘ün Düşüncesi : Dava, noterlerce düzenlenecek otomobil satış vekaletnamelerinin süreli olacağına ilişkin … Noterler Birliğinin 27.7.1990 günlü, … sayılı ve 1.10.1991 günlü, … sayılı genelgeleri ile bu genelgelere aykırı olarak süresi dolan vekaletnameye dayanarak katı satış işlemi yaptığı gerekçesiyle davacının uyarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Adalet Bakanlığınca onanan … Noterler Birliği Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
1512 sayılı Noterlik Kanununun 60 ıncı maddesinde; yapılması Kanunla başka bir makam, merci veya şahsa verilmemiş olan her nevi hukuki işlemleri düzenlemek ve kanunlarda resmi olarak yapılmaları emredilen ve mercileri belirtilmemiş olan bütün hukuki işlemleri bu kanun hükümlerine göre yapma görevi noterlere verilmiş, Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin 7 nci maddesinde de noterlerin genel olarak yapacakları işler arasında vekaletname yer almış, ancak anılan yasa ve yönetmelikte vekaletin düzenlenmesi konusunda herhangi bir açıklama yapılmamıştır.
Belirtilen hukuki durum karşısında vekaletin tanım, kapsam ve sona ermesi hallerini düzenleyen 818 sayılı Borçlar Kanununun 386 ve devamı maddelerinin irdelenmesi gerekmektedir.
Borçlar Kanununun 386 ıncı maddesinde vekalet, vekilin sözleşme çerçevesinde kendisine yüklenen işin yönetimini veya üstüne aldığı hizmetin yerine getirilmesi gerekli sayması biçiminde tanımlanmış, 396 ve 397 nci maddelerinde de iş görme borcunun ödenmesi istifa, azil, ölüm, ehliyetsizlik ve iflas hallerinde vekaletin sona ereceği hükme bağlanmıştır.
Doktrinde de kabul edildiği üzere, vekalet aktinde vekil, haiz olduğu temsil yetkisine dayanarak müvekkili nam ve hesabına hareket etmekte ve akdin hüküm ve sonuçları müvekkilin hukuki alanında meydana gelmektedir. Buna karşılık hizmet aktinde işçi, işverenin temsilcisi sıfatıyla onun nam ve hesabına hareket etmemekte, bağlılık olarak adlandırılan bu unsurun yeterli görülemiyeceği durumlarda zaman (süre) unsuruna başvurulması gerekmekte ve işin zamanla sınırlanması halinde hizmet aktinin, aksi durumda vekalet aktinin varlığı sözkonusu olmaktadır. Kısaca; vekalet ile hizmet sözleşmesini ayıran unsurlar, bağımlılık ve süre konusunda ortaya çıkmakta, belli veya belirsiz bir süre öngörülmesi durumunda hizmet aktinin, süreye yer verilmemesi halinde ise vekalet aktinin varlığı kabul edilmektedir. Nitekim, Adalet Bakanlığının dosyada bulunan 22.10.1996 günlü yazısında da vekaletin herhangi bir zaman kaydına bağlı olamıyacağı belirtilmiş ve bu husus … Noterler Birliğinin 15.11.1996 günlü, … sayılı genelgesi ile tüm noter odası başkanlıkları ile noterliklere duyurulmuştur. Süresi geçen vekaletname uyarınca kati satış sözleşmesi düzenlediği ileri sürülerek davacı hakkında görevi kötüye kullanmak suçundan açılan kamu davasında … nci Ağır Ceza Mahkemesince verilen ve … tarihinde kesinleşen … günlü, K:… sayılı kararda da, vekaletnamelerde süre kaydının vekaletname mahiyet ve içeriği ile uygun düşmeyeceği, böyle bir kaydın hizmet ya da istisna akitlerinde kullanılabileceği gerekçesine yer verilmiştir.
Açıklanan tüm hususlar karşısında, motorlu taşıt araçları için satış yetkisi veren vekaletnamelerdeki usulsüzlükleri önlemek amacıyla olsa da bu tür vekaletnamelerde belirli bir süre öngörülmesi yolundaki düzenlemelerde Borçlar Kanununun vekaletin sona ermesini düzenleyen ve tadadi olarak belirtilen hükümlerine ve hukuka uyarlık görülmemiştir.
Dava konusu disiplin cezasına gelince; 1512 sayılı Noterlik Kanununun 126/A maddesinde uyarma cezası notere görevinde daha dikkatli davranması gerektiğini yazı ile bildirmek olduğu hükme bağlanmıştır. Yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda süreli vekaletname düzenlenmesi yasa hükmüne aykırı bulunduğundan, bu nitelikte düzenlenen ve süresi geçen vekaletname uyarınca kati satış sözleşmesi düzenlediği ileri sürülerek davacı hakkında uyarma cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık görülmemektedir. Kaldı ki … nci Noterliğince düzenlenen 29.11.1995 günlü, … yevmiye numaralı vekaletnamede sürenin 19.12.1995 olarak gösterilmesine karşın yazı ile Bin Dokuz Yüz Doksan Beş Senesi Kasım Ayının On dokuzuncu günü mesai saati sonuna kadar ibaresi konulduğundan vekaletnamenin düzenlendiği tarihte dahi süresinin dolmuş olduğu ve bağlayıcı bir sürenin sözkonusu olmadığı açıktır.
Öte yandan; 1512 sayılı Noterlik Kanunununun 142 nci maddesinde, noterin bir ceza kovuşturması sonunda hüküm giymiş yahut beraat etmiş olmasının hakkında disiplin cezası uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği belirtilmiş ise de; disiplin hukukunda, disiplin cezası verilmesine neden olan eylem aynı zamanda Türk Ceza Kanununa göre de suç teşkil ettiği ve bu suçtan dolayı ceza mahkemesinde ilgili hakkında kamu davası açıldığı takdirde, ceza mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen kararın, verilecek disiplin cezasına etkili olması doğaldır. Bu itibarla, ceza mahkemesince suçun yasal unsurlarının oluşmadığına karar verildikten sonra, aynı suçun oluştuğu kanaatıyla verilen disiplin cezasının uygun görülmesi soyut gerekçeden öteye gitmez.
Olayda, davacı süresi geçen vekaletname uyarınca kati satış sözleşmesi düzenlemek eyleminden yargılanmış,… nci Ağır Ceza Mahkemesinin … günlü kararıyla suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle aklanmasına hükmedilmiş olması karşısında, sözü edilen eylemin verilen disiplin cezasına esas alınmasında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu genelgelerle davacı hakkında verilen uyarma cezasının iptali gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince 16 Haziran 1999 günü yapılan duruşmada davalı Adalet Bakanlığı temsilcisinin gelmediği, davalı … Noterler Birliği Başkanlığı vekilinin ve davacının geldikleri görüldükten, tarafların sav ve savunmaları ile Danıştay Savcısının düşüncesi dinlenildikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, … Noterler Birliğinin 27.7.1990 gün ve … sayılı, 1.10.1991 gün ve … sayılı Genelgeleri ile bu Genelgelere aykırı davrandığı gerekçesiyle davacıya verilen uyarma cezasının iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının Dilekçeler Üzerine İlk İnceleme başlıklı 14. maddesinde, dilekçelerin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği, 15/1-b maddesinde ise, ortada idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem yok ise davanın reddedileceği, öte yandan 1512 sayılı Noterlik Yasasının 125. ve 126. maddelerinde ise, mesleğin vakar ve onuruna aykırı eylem ve hareketlerde bulunanlarla, görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapan yahut da görevinin gerektirdiği güveni sarsıcı hareketlerde bulunan noterler hakkında, noterlik hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesi amacı ile, durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre, daha dikkatli davranması gerektiğinin yazı ile bildirilerek noterin uyarılabileceği öngörülmektedir.
… Noterler Birliği Başkanlığının 27.7.1990 gün ve 53 sayılı Genelgesi ile, belirli süreli vekaletnamelerin geçerlilik tarihlerinde tereddütler uyandığı ve bu arada bazı tarihler üzerinde oynamalara tesadüf edildiğinin bildirildiği, konunun Yönetim Kurulunca görüşüldüğü ve yukarıdaki tereddüt ve şüphelerin önlenmesi için ilgilinin iradesinin kesin olarak tespiti ile yazılan tarihin (mesai saati sonuna kadar) denmek suretiyle tarihteki tereddüdün önlenmesi ve keza tarihin hem rakamla ve hem de yazı ile yazılması suretiyle muhtemel sahteciliklerin önlenmesinin mümkün ve yerinde olacağ sonucuna varıldığı “1.10.1990 gün ve 65 sayılı Genelge ile de,” süreli vekaletnameler konusunda dikkat edilmesi gereken hususların 27.7.1990 gün ve 53 sayılı Genelge ile duyurulduğu, bu defa yapılan başvuruların Yönetim Kurulunda görüşüldüğü, herhangi bir yanlışlık veya hataya sebebiyet verilmemesi bakımından vekaletin süreli olduğunun işlemin en başına ve derhal dikkati çekebilecek bir şekilde yazılmasının yerinde olacağının düşünüldüğü, durumun bilinmesi ve içine yazılsa dahi vekaletname başlığının hemen altına bu vekaletin süreli olduğunun işaret olunması hususları noter ve noter odası başkanlıklarına bildirildiği anlaşılmıştır. Yukarıya metni alınan Genelgeler, Noterlik mesleğiyle ilgili olan ve uygulamadaki bazı aksaklıkların giderilmesine yönelik idari bir uyarı niteliğinde olup kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem niteliği taşımamaktadır.
Disiplin cezası işlemine gelince,
Dosyanın incelenmesinden, … Noteri olan davacının, … Noterliğinden tasdikli ve 19.12.1995 günü mesai saati bitimine kadar geçerli vekaletnameye istinaden 20.12.1995 günü kat’i satış senedi tanzim etmek suretiyle, Yasa, Yönetmelik, … Noterler Birliği Genelgelerine ve kabul gören uygulamalara aykırı olarak işlem yaptığı, görevini ihmal ettiği gerekçesiyle uyarma cezasıyla cezalandırıldığı, öte yandan davacının aynı eylemi nedeniyle vekaletnameyi veren araba galerisi sahibi tarafından şikayet edilmesi üzerine, … Hukuk Mahkemesinde alacak davası açılarak yargılandığı ve anılan Mahkemenin 6.3.1997 gün ve 34 sayılı kararı ile beraat ettiği, … Ağır Ceza Mahkemesinde görevi kötüye kullanmak suçundan yargılandığı ve anılan Mahkemenin … gün ve … sayılı kararı ile beraat ettiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
818 sayılı Barçlar Yasası ve 1512 sayılı Noterlik Yasasında vekaletnamelere süre konulacağına ilişkin bir bir açıklık bulunmaması, adli yargı yerlerinde davacının üzerine atılık suçlamalardan yargılanarak beraat etmesi karşısında, davacının kusurlu davranışından söz edilemeyeceğinden disiplin cezası ile cezalandırılmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davanın Genelgelere ilişkin kısmının incelenmeksizin reddine, disiplin cezasına ilişkin kısmının ise iptaline, dava kısmen ret kısmen iptal ile sonuçlandığından, …- lira yargılama giderinden ….- liralık kısmının davacı üzerinde bırakılmasına, ….- Tl. yargılama giderinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca … lira vekalet ücretinin davacıdan alınarak … Noterler Birliğine verilmesine 16.6.1999 gününde oybirliği ile karar verildi.