Danıştay Kararı 8. Daire 1997/4887 E. 1998/2635 K. 18.09.1998 T.

8. Daire         1997/4887 E.  ,  1998/2635 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 1997/4887
Karar No: 1998/2635

Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1-…
2-…, 3-…, 4-…
5-…, 6-…
Vekilleri : …
Karşı Taraf : Tarım Reformu Genel Müdürlüğü
Vekilleri : …, …
İstemin Özeti: … ili, … İlçesi, … bulunan 50 ayrı parseldeki toplam …m2 lik taşınmazın meralık vasfının kaldırılarak hak sahibi çiftçilere kiraya verilmek üzere Hazine adına tescil edilmesine ilişkin Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün 22.2.1995 gün ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada, Tarım Reformu Uygulama Alanı içerisinde kalan … İli, … İlçesi, … nde bulunan … parseldeki toplam … m2 lik mera arazisinden, usulüne uygun olarak oluşturulan komisyon tarafından yapılan araştırmalar sonucunda ihtiyaç durumu belirlenerek topraksız ve az topraklı çiftçilerin tarım arazisine olan ihtiyacının karşılanması amacıyla … m2 lik kısmının meralık vasfının değiştirilmesi suretiyle tapuda Hazine adına tescil edilmesine karar verilmesine ilişkin dava konusu işlemde mevzuata ve hakkaniyet ilkelerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; tarlaya dönüştürülen meraların rüzgar ve yağmur sularına maruz kalarak erozyona uğrayacağının tespit edildiği, Anayasa ve Yasaların meraların vasfının değiştirilmesi ve tahribini yasakladığı öne sürülerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘nın Düşüncesi : Meradan tarlaya çevrilen arazilerde yörenin hayvancılık durumu ve erezyon tehlikesi olup olmadığı araştırılarak bir karar verilmek üzere İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘nın Düşüncesi : Meralar Kamu Malıdır. Anayasamızda meralarla ilgili açık kural bulunmamakla beraber Doktrin de Kamu mallarının Anayasanın garantisi altında olduğu görüşü bulunmaktadır.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 3083 sayılı Yasada meraların tahsis amacını değiştirme konusunda Tarım Reformu Genel Müdürlüğüne yetki tanınmışsada, bu yetkinin zorunluluk halinde kullanılabileceğini kabul etmek gerekir.
Esasen 4342 sayılı Mera Kanununda önce Yerleşik Yargıtay İçtihatları İmar planları düzenlemeleri ile mera tahsislerinin ortadan kalkacağına ilişkin 3194 sayılı İmar Kanununun 11. maddesinin meraların plan düzenlemesi sonucu planda kamuya tahsisli olanlarının tahsislerinin kalkacağını, plan düzenlemesi ile mülk arazi edinilemiyeceği yolunda idi.
4342 sayılı Kanun ise 14. maddedeki haller dışında meraların küçültülemiyeceği esasını getirmiş ve 16. maddesi ilede daha önce meralıktan çıkarılan yerlerin tekrar meraya dönüştürülmesi esası yer almaktadır.
Öte yandan, Mera karekterindeki araziler, tarım arazisi olarak kullanılmaları halinde kısa sürede erozyona uğrayabilecek niteliktedir.
Bu nedenle mera arazilerinden tarım arazisine dönüştürülebileceklerin tarım arazisi olarak kullanıldıkları takdirde erozyona uğrama tehdidi altında olup olmadığının kesinlikle saptanması gereklidir. Dosyadaki belge ve bilgiler ise bu konuda yeterli görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile aksi yoldaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince 2577 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi.
Uyuşmazlık, … İli, … İlçesi … de bulunan mera vasfındaki 50 ayrı parseldeki toplam … m2 lik arazinin tarıma açılması amacıyla meralık vasfının kaldırılarak, hak sahibi çiftçilere verilmek üzere Hazine adına tescil edilmesine ilişkin işlemden doğmuştur.
4342 sayılı Mera Yasasının 36. maddesinin 2. fıkrası ile yürürlükten kaldırılan, ancak işlem tarihinde yürürlükte bulunan 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Yasasının 15. maddesinde, uygulama bölgelerinde köy ve bölge halkının mevcut hayvan varlığı ihtiyacı için müştereken kullanmaları amacıyla tasarrufuna geçmiş tarım arazisinden, arazi kullanma kabiliyeti ile iklim özellikleri ve tarım arazisi üzerindeki bitki örtüsü dikkate alınarak uygun görülenleri, bu Yasa ve bu Yasaya göre çıkarılacak Yönetmelik hükümlerine göre mera, yaylak, kışlak, çayır ve benzeri arazi olarak tespit ve tahsis etmeye, tahsisli olanların tahsis amacını değiştirmeye veya yenilemeye Toprak ve Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün yetkili olduğu kuralı yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, 3083 sayılı Ysanın 3. maddesine istinaden 27.12.1992 gün ve 21448 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 24.11.1992 gün ve 92/3780 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile … İli, … İlçesinin Tarım Reformu Uygulama Alanı olarak tespit edildiği, … ilçesine bağlı … muhtar ve azaları ile köy halkından 240 kişinin 22.11.1994 günlü dilekçeleri ile davalı idareye başvururarak, köylerinde bulunan ve kısmen tecavüz edilerek tarla haline çevrilen meralar ile tarlaya çevrilmesi mümkün olabilecek meraların, tarlaya çevrilerek hak sahibi çiftçi ailelerine dağıtılmasını talep ettikleri, bu talep üzerine kurulan komisyonun yaptığı çalışmalar sonucunda, … nün … parselinde … m2 mera arazisinin olduğu, mevcut olan … parselde … m2 meranın köy halkının tarım arazisine olan ihtayacını karşılamak için vasfının değiştirilmesinin geriye kalan kısmının ise yine mera olarak kullanılmasının uygun olacağı görüşü üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı tarafından … Hukuk Mahkemesi aracılığıyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 8.5.1996 günlü raporda, meralık vasfı değiştirilen arazilerin bir kısmının erozyon tehlikesi altında olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar uyuşmazlık konusu arazide davalı idarece kurulan komisyon tarafından yapılan incelemeler sonucu dava konusu işlem tesis edilmiş ise de, bu arazilerin erozyon tehlikesi karşısındaki durumları ve mera olarak bırakılan yerlerin hayvancılık kapasitesi açısından yeterli olup olmayacağının saptanabilmesi amacıyla yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak, bunun sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, İdare Mahkemesince eksik inceleme sonucu karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle .. İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine 18.9.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.