Danıştay Kararı 8. Daire 1996/4862 E. 1997/2482 K. 23.09.1997 T.

8. Daire         1996/4862 E.  ,  1997/2482 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/4862
Karar No: 1997/2482

Temyiz İsteminde Bulunan : … Valiliği
Müdahil : …
Vekili : …
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacının, … İli … mevkiinde bulunan alan için aldığı Maden Arama Ruhsatlı sahayı da kapsayacak şekilde … Valiliğinin … gün ve … sayısıyla 3. şahsa taşocağı ruhsatı verilmesi işleminin ve bunun dayanağı olan 11.1.1995 gün ve … sayılı … Valiliği İl Daimi Encümeni kararının iptali istemiyle açtığı davada; 3813 sayılı Maden Kanununun 8. maddesinde, yürürlükte olan arama, ön işletme ruhsatı verilmiş maden sahası üzerinde başka ruhsat verilemeyeceği kuralının bulunduğu, dosyanın incelenmesinden, daha önce verilmiş olan ve davacının maden arama ruhsat sahasını kapsayan taş ocağı ruhsatının süresinin uzatılarak yenilenmesi üzerine bu davanın açıldığının anlaşıldığı, aynı alan için davacıya 18.5.1994 tarihinde Maden Arama Ruhsatı verildiğine göre, davalı idarece Taşocakları Nizamnamesine göre verilen ruhsat süresi 23.8.1994 tarihinde sona eren üçüncü şahsa bu saha için Maden Arama Ruhsatı olduğu bildirilerek taşocağı ruhsatının yenilenmemesi gerekirken aksine tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; Maden Kanununun 8. maddesinde öngörülen yürürlükte olan bir saha için 2. ruhsat verilemeyeceği kuralı ile Maden Kanunu uyarınca 2. bir maden ruhsatı verilemeyeceğinin amaçlandığı, maden arama veya işletme ruhsatlı bir saha için Taşocakları Nizamnamesine göre taşocağı ruhsatı verilmesine engel yasal bir düzenleme bulunmadığı, kaldı ki davacının maden ruhsatı altında sahadan taşocağı malzemesi çıkardığı öne sürülerek, 2577 sayılı İdare Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Mahkeme kararının yürütülmesinin durdurulması hakkındaki istemin davacının temyiz dilekçesine cevabı alındıktan sonra incelenmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘nın Düşüncesi : Maden Kanununun 8. maddesi kötü kaleme alınmış bir metindir. Kanunun 2 ve 16. maddeleri göz önünde tutulduğunda bir maden ruhsatı sahasında, aynı tür maden için bir başkasına izin verilemez anlamındadır.
Yani aynı cevhere yönelik olmamak veya birinin faaliyetinin diğerinin çalışmasını önlememek veya zarar vermemek şartıyla aynı sahada maden, mermer ve taşocağı ruhsatları geçişmeli olarak verilebilir.
Mahkemece gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak bu hususun araştırılmasından sonra işin esasının çözümlenmesi bağlanması gerekirken noksan incelemeye dayalı verildiği anlaşılan kararın bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacının maden arama ruhsatlı sahasını kapsayacak biçimde üçüncü bir kişiye taşocağı ruhsatı verilmesine ilişkin Kırklareli Valiliği işleminden doğmuştur.
3213 sayılı Maden Kanununun “Maden Haklarının verilemeyeceği Durumlar” başlıklı 8. maddesinde, yürürlükte olan arama, ön işletme veya işletme ruhsatı verilmiş maden sahası üzerinde başka ruhsat verilemeyeceği, aynı Kanun’un 26. maddesinde ise, işletme ruhsat sahibinin ruhsat sahasında herhangi bir maden için proje vererek işletme izni almadan işletme faaliyetinde bulunamayacağı kuralları bulunmaktadır.
3213 sayılı Yasanın 8. maddesinin madde başlığından da anlaşılacağı gibi ruhsata bağlanmış maden sahası üzerinde başka ruhsat verilemeyeceği kuralından anlaşılması gereken, ikinci bir maden için ruhsat verilemeyeceğidir. Maden kanunu kapsamında yer almayan bir madde için, Taşocakları Nizamnamesi uyarınca maden hakkı bulunan bir saha içinde taşocağı izni verilemeyeceği yolunda yasal bir sınırlama yoktur.
Dolayısıyla maden ruhsat sahası içinde kalan bir yerde maden ruhsat sahibinin işletme izni almak suretiyle yürüttüğü madencilik faaliyetini engellememek koşulu ile Taşocakları Nizamnamesi uyarınca taşocağı izni verilmesi mümkündür.
Olayda, davacıya ait maden ruhsatının henüz “arama” aşamasında olduğu, ruhsat sahası içinde işletme izni alınarak yürütülen bir işletme faaliyeti bulunmadığı tartışmasızdır.
Bu durumda, maden ruhsat sahası içinde ikinci bir ruhsat verilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu işlemleri iptal eden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık yoktur.
Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 23.9.1997 gününde oybirliği ile karar verildi