Danıştay Kararı 8. Daire 1996/3069 E. 1997/2325 K. 30.06.1997 T.

8. Daire         1996/3069 E.  ,  1997/2325 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/3069
Karar No: 1997/2325

Temyiz İsteminde Bulunan : … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekilleri : …
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti: … Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalında Öğretim Üyesi olan davacının, kısmi statüye geçme isteminin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; 2547 Sayılı Yasanın 2880 sayılı Yasa ile değişik 36/a maddesinde, profesör ve doçentlerin, Üniversitede devamlı veya kısmi statüde görev yapanlar olarak ikiye ayrıldıkları, devamlı statü ile atanan doçent ya da profesörlerin, aradan 5 yıl geçmeden kısmi statüye geçemeyecekleri kuralının getirildiği doçent kadrosunda 5 yıl devamlı statü ile görev yapanların profesör kadrosuna alındıktan sonra kısmi statüye geçebilmek için bir 5 yıl daha devamlı statüde görev yapmaları gerektiğine ilişkin bir düzenlemenin mevzuatta yer almadığı, olayda, davacının doçent kadrosuna atandığı tarih itibariyle 5 yıllık süresini tamamladıktan sonra profesörlük kadrosuna atandığı, profesörlük kadrosunda da 5 yıl çalışmak kaydıyla kısmi statüye geçme başvurusu yapabileceği yönünde herhangi bir yasa kuralı bulunmadığından kısmi statüye geçme isteminin reddedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; atama tarihinden itibaren beş yıllık süre tamamlanmadan kısmi statüye geçmek için başvurulamayacağı öne sürülerek 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir. Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘in Düşüncesi : İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ın Düşüncesi : Dava; … Üniversitesi Tıp Fakültesinde profesör kadrosunda çalışan davacının,kısmi statüye geçmek için yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; Doçentlik kadrosuna atandığı tarihten itibaren beş yıldan fazla devamlı statüde görev yapan davacının,profesörlüğe atandıktan sonra ayrıca beş yıl daha bu görevde çalışmanın zorunlu olmadığı,2547 sayılı Yasanın konuyu düzenleyen 36.maddesindeki hükmün de böyle yorumlanması gerektiği belirtilerek işlemin iptaline karar verilmiştir.
2547 sayılı Yasada,doçentlerle profesörler arasında eğitim,öğreitim ve araştırma yönlerinden herhangi bir ayrım yapılmamış,sadece profesörlüğün en yüksek düzeyde akademik ünvana sahip öğretim üyesi olduğu belirtilmiştir.36.maddede ayrım yapılmaksızın,profesör ve doçentler,devamlı ve kısmi statüde görev yapanlar olarak iki guruba ayrılmış,her iki statüden diğerine geçme olanağı verilmiştir.
Devamlı statüden kısmi statüye geçmek için,doçentlikte veya profesörlükte ayrı ayrı 5 yıl çalışma koşulunun aranması,yasanın amacını aşan bir yorum olduğu gibi,hak ve adalete de aykırıdır.
Gerçekten de 22.5.1997 gün ve … sayılı …de yayınlanan 4249 sayılı Yasa ile,2547 sayılı Yasanın 36.maddesinde değişiklik yapılarak,üniversitelerde devamlı statüde beş yıl çalışan doçentlerin,devamlı statüde profesörlüğü atanmaları halinde,kısmi statüye geçmeleri için yeniden beş yıl devamlı statüde çalışma koşulunun aranmayacağı hükme bağlanmış olup,bu yasa değişikliği ile,yukarıdaki yorumumuz yasal dayanağa kavuşmuştur.
Açıklanan nedenlerle ve mahkeme kararındaki hukuka uygun gerekçeler karşısında temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerekir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacının kısmi statüye geçme isteminin reddine ilişkin işlemden doğmuştur.
Dava dosyasının incelenmesinden; … Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalında öğretim üyesi olan davacının 4.11.1987 tarihinde doçent olduğu ve 1993 yılına kadar daimi statüde çalışıp seçimlik hakkını kullanarak kısmi statüye geçtiği, 15.6.1995 gününde profesörlük kadrosuna atandığı, kısmı statüye geçirilmesi istemiyle yaptığı 4.10.1995 günlü başvurunun dava konusu işlemle reddedildiği anlaşılmaktadır.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 36/A maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan metninde, profesör ve doçentlerin üniversitede devamlı veya kısmi statüde görev yapacakları, devamlı statü ile atananların aradan beş yıl geçmedikçe kısmi statüye geçmek için başvuruda bulunamayacakları hükmü yer almıştır.
… İdare Mahkemesince, davacının anılan maddede öngörülen beş yıl daimi statüde çalışmış olma koşulunu taşıdığı, beş yıllık sürenin doçent veya profesör kadrosunda geçirilmiş olması gerektiği yolunda, söz konusu Kanun hükmünde,bir koşul bulunmadığı, daimi statüde beş yıl çalışmış olmanın yeterli olduğu gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Mahkemenin kararından sonra, 22.5.1997 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4249 sayılı Kanunla, 2547 sayılı Kanunun 36/A maddesinin ilk bendinin 3 üncü fıkrası değiştirilmiş ve “Devamlı statü ile atanmış olup, kısmi statüye geçmek isteyen doçentlerde en az beş yıl devamlı statüde çalışmış olmak şartı aranır. Üniversitelerde devamlı statüde beş yıl çalışan doçentlerin, devamlı statüde profesörlüğe atanmaları halinde kısmi statüye geçmeleri için yeniden beş yıl devamlı statüde çalışma şartı aranmaz.” hükmü getirilmiştir.
Aynı Kanunla 2547 sayılı Kanuna eklenen geçici 44 üncü maddede ise, devamlı statüye atanmış olup kısmi statüye geçmek için vaki talepleri reddedilmiş bulunan profesör ve doçentlerin, üniversitede bu akademik kadroların birinde devamlı statüde beş yıl çalışmış olmaları kaydı ile bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren üç ay içinde kısmi statüye geçme talebinde bulunabilecekleri hükme bağlanmıştır.
Belirtilen Kanun hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; … İdare Mahkemesince verilen iptal kararının kanun koyucunun 2547 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin yorumu ile ilgili duraksamaları gidermek için 4249 sayılı Kanunla getirdiği hükme paralellik taşıdığı ve durum dikkate alındığında Mahkeme kararının dayandığı gerekçenin hukuka uygun bulunduğu anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddine, yargılama giderlerinin temyiz isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına 30.6.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.