Danıştay Kararı 8. Daire 1996/2025 E. 1998/4453 K. 21.12.1998 T.

8. Daire         1996/2025 E.  ,  1998/4453 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/2025
Karar No: 1998/4453

Temyiz İsteminde Bulunan : … Belediye Başkanlığı
Vekili : …
Karşı Taraf : Başbakanlık
İstemin Özeti : Davacı belediyenin Kocaeli İlinden ayrılıp yeni kurulan Yalova İline bağlanmasına ilişkin 550 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması ve idari işlemin iptali istemiyle açılan davayı; Kanun Hükmünde Kararnamenin iptali istemiyle açılacak davaların Anayasa Mahkemesince incelenebileceği gerekçesiyle görev yönünden reddeden … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir. Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘in Düşüncesi : İstemin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ın Düşüncesi :Dava; … İli,… İlçesine bağlı … beldesinin bağlılığının değiştirilerek,… ilçesine (… İline) bağlanmasına dava işlemin iptaline ve dayanağı olan 550 sayılı KHK.nin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması istemiyle açılmıştır. Sekiz İlçe ve üç İl kurulması ve 190 sayılı KHK nin eki cetvellerde değişiklik yapılmasına dair 550 sayılı KHK,ekli cetvellerle birlikte yasa hükmündedir.
Bu KHK nin yayını ile,davacı belediyenin bağlılığı kendiliğinden değişmiş olup,bu yasaya göre tesis edilen ayrı bir idari işlem mevcut değildir.Başka bir anlatımla,kararnamenin kendisi idari işlem niteliğindedir.
Anayasanın 150.maddesinde,yasa ve yasa gücünde kararnamelere karşı doğrudan dava açabilecek kişi ve guruplar belirlenmiş olup, başkalarınca doğrudan iptal davası açılamaz.Ortada KHK.nin kendisinden başka işlem olmadığından, konunun Anayasanın 152.maddesine göre itiraz yoluyla yüksek mahkemeye götürme olanağı da yoktur.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile, davanın benzer gerekçelerle reddine ilişkin kararın onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü :
Dava, davacı belediyenin idari bağlılığının değiştirilmesine ilişkin 550 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Anayasaya aykırı olduğu öne sürülerek iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması ve idari işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 152. maddesi ile Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Yasanın 28. maddesinde bir davaya bakmakta olan mahkemenin, o dava sebebiyle uygulanacak bir kanunun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini Anayasaya aykırı görürse, bu yoldaki gerekçeli kararı veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varırsa tarafların bu konudaki iddia ve savunmalarını ve kendisini bu kanıya götüren görüşünü açıklayan kararın dosya muhtevasını mahkemece bu konu ile ilgili görülen belgelerin tasdikli örnekleri ile birlikte Anayasa Mahkemesi Başkanlığına göndereceği belirtilmiştir.
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 14. maddesinde dava dilekçeleri üzerinde ilk inceleme yapılırken idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığının inceleneceği, 15/1-b maddesinde ise idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem bulunmuyorsa davanın reddedileceği öngörülmüştür.
Dava konusu olayda, davacı belediyenin Altınova İlçesine bağlanması, Anayasaya aykırı olduğu ileri sürülen 550 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile gerçekleştirilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafından idari tasarrufun iptali istenilmekte ise de, ortada idari davaya konu olabilecek her hangi bir idari işlem olmadığından kanun hükmünde kararnamenin Anayasaya aykırılığı iddiasının ciddi görülerek Anayasa Mahkemesine gönderilmesi olanağı bulunmamaktadır.
Öte yandan, İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
İdare Mahkemesince verilen kararına; yukarıda belirtilen gerekçe eklendikten sonra bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına ve yargılama giderlerinin temyiz isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına 21.12.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.