Danıştay Kararı 8. Daire 1995/4312 E. 1996/2120 K. 12.09.1996 T.

8. Daire         1995/4312 E.  ,  1996/2120 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 1995/4312
Karar No: 1996/2120

Temyiz İsteminde Bulunan : … Genel Müdürlüğü
Vekili : …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Davacı tarafından, … Genel Müdürlüğünün Tarifeler Yönetmeliğinin 17.maddesinin 4.fıkrasında yer alan ” tarife değiştikçe teminatta meydana gelen fark aboneden tahsil olunur.” hükmü ile bu hükme dayanarak adına salınan teminat farkı konulu su ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan davada, … Müdürlüğünce çıkarılan Tarifeler Yönetmeliğinin Abone Teminatı (Depozit) başlıklı 17.maddesinin 1.fıkrasında sözleşme imzalayan her aboneden, 3 ayda 30 m3 karşılığı su ve atıksu tarifesi üzerinden teminat alınacağı, 4.fıkrasında da ” Tarife değiştikçe teminatta meydana gelen fark aboneden tahsil olunur ” kuralına yer verildiği, su abonesinin ileriki bir tarihte oluşacak borcunun tahsil imkansızlığına düşülmemesi amacıyla, idarenin bu alacağını güvence altına alabilmesi için, abone sözleşmesinin imzalanması aşamasında tarifede belirlenen teminatın ilgili aboneden alınması gerektiği. Yönetmeliğin 17/1 maddesinde belirtilen 3 ayda 30 m3 karşılığı su ve atıksu tarifesi üzerinde teminatın sözleşme imzalanması aşamasında ilgiliden tahsil edilerek bu miktara tekabül eden paranın davalı idarenin kasasına girdiği, ilgilinin bu parayı ödemiş olmakla, artık gelecekte bu paradan elde edeceği gelirden vazgeçtiği, dolayısıyla bu paradan gelir elde etme iradesinin idarenin eline geçtiği, Yönetmeliğin 17/1.maddesi tahsilatın gerçekleştirilmesi amacını taşımakta ise de 17/4 maddesiyle getirilen hükmün, kanunun idareye tanımış olduğu, tahsilatın gerçekleştirilmesini sağlamak amacı dışında, mali yarar sağlama amacına yönelik olduğundan, yönetmeliğin bu fıkrasında hukuka ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı, davacının su ihbarnamesinin iptali istemine gelince; davacının dava konusu ettiği su ihbarnamesinin, davacı ile idare arasında aktedilen ve özel hukuk hükümlerine tabi su abone sözleşmesinin uygulanmasından doğan bir durum olup, özel hukuk sözleşmesinin uygulanmasından doğan bu davanın görüm ve çözümünün adli yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle, anılan yönetmeliğin 17.maddesinin 4.fıkrasının iptaline, davanın su ihbarnamesine ilişkin kısmının ise 2577 sayılı Yasanın 15/1-a maddesi uyarınca görev yönünden reddine karar veren … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının yönetmelik maddesinin iptaline ilişkin kısmının; teminatın borcun ödenmemesi durumunda borcun karşılığını teşkil etmesi, foksiyonel olması gerektiği, aksi takdirde teminatın gayesinin ortadan kalkacağı öne sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Yanıt verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi …’nin Düşüncesi : Hukuka uygun olmayan mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ın Düşüncesi : Dava; … Genel Müdürlüğü Tarifeler Yönetmeliğinin 17.maddesinde yeralan “tarife değiştikçe teminatta meydana gelen fark aboneden tahsil edilir” hükmü ile,bu madde uyarınca davacıdan tahsil edilen güvence farkının tahsiline ilişkin ihbarnamenin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; tarife hükmü hukuka aykırı görülerek iptal edilmiş,ancak su abone sözleşmesinin özel hukuk sözleşmesi niteliğinde olduğu belirtilerek,bu sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girmediği gerekçesiyle,davanın bu konuya ilişkin kamu görev yönünden reddedilmiştir.
Kararın tarife hükmünün iptaline ilişkin bölümü temyiz edilmiştir.
Yönetmelikte, sözleşme imzalayan abonelerden,3 ayda 30 M3 su karşılığı su ve atık su tarifesi üzerinden güvence alınacağı belirtildikten sonra, iptali istenilen fıkrada tarifenin değişmesi ile oluşacak farkın aboneden tahsil olunacağı hükme bağlanmıştır.
İlk bakışta güvencenin zaman içinde enflasyon nedeniyle değerini yitireceği,bu durumda borcu karşılayamaz duruma geleceği düşünülebilir.
Ancak ilgilinin sözleşme sırasında yatırdığı güvencenin gerçek karşılığı da daha sonraki paranın aynısı değildir.Ülkemizdeki enflasyonun yüksekliği karşısında,su abonesi gerçekte sözleşme yaparken daha sonraki fiat artışlarına ulaşacak miktarı reel olarak yatırmış bulunmaktadır.
O halde ikinci bir güvence artırımı idarenin sebepsiz zenginleşmesi demektir. Sonuç olarak tarife hükmünü benzer gerekçelerle iptal eden mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile kararın onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, … Genel Müdürlüğü Tarifeler Yönetmeliğinin 17.maddesinin 4.fıkrasında yer alan ” Tarife değiştikçe teminatta meydana gelen fark aboneden tahsil olunur.” hükmü ile davacı adına salınan teminat farkının ihbarname ile istenmesinden doğmuştur.
… İdare Mahkemesince, davanın Yönetmelik maddesine ilişkin kısmının iptaline, ihbarnameye ilişkin kısmının ise görev yönünden reddine karar verilmiş, davalı idarece; İdare Mahkemesi kararının iptale ilişkin kısmının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Tarifeler Yönetmeliğinin Abone Teminatı başlıklı 17.maddesinin 1.fıkrasında, sözleşme imzalayan her aboneden, 3 ayda 30 m3 karşılığı su ve atıksu tarifesi üzerinden ” teminat ” alınır. denildikten sonra dava konusu 4.fıkrasında da ” Tarife değiştikçe teminatta meydana gelen fark aboneden tahsil olunur.” kuralına yer verilmiştir.
Teminat, bir borcun vaktinde ödenmesini sağlama amacı ile alındığından borcu karşılayacak miktarda olması gerekir.
Tarifeler Yönetmeliğinin 17.maddesinin 1.fıkrasında teminata ilişkin ölçü ” 3 ayda 30 m3 karşılığı su ve atıksu ” bedeli olarak belirlenmekle, bu bedelin değişken olması esası benimsenmiştir.
Bu durumda, abone sözleşmesinin yapıldığı tarihte alınan teminat zaman içinde değerini yitirip borcu karşılayamaz hale geldiğinden bunun borçtaki farklılaşmaya göre yükseltilmesini öngören Tarifeler Yönetmeliğinin 17.maddesinin 4.fıkrasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 12.9.1996 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
Azlık Oyu (X) – : İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı gerekçe usul ve Yasaya uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.