Danıştay Kararı 8. Daire 1995/376 E. 1997/3431 K. 18.11.1997 T.

8. Daire         1995/376 E.  ,  1997/3431 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 1995/376
Karar No: 1997/3431

Temyiz İsteminde Bulunan : … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekili : …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Davacının, yargı kararı ile iptal edilen davalı idare işlemi nedeniyle uğradığını öne sürdüğü 3.000.000.- lira zararın tazmini istemiyle açtığı davada, dava dosyasının incelenmesinden, Fakülte Yönetim Kurulunca alınan 3.4.1991 gün ve … sayılı kararla Radyoloji öğretim üyesi olan davacının özel tetkik ve muayene yapmasının yasaklandığı, bu işlemin kesinleşen idare mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeniyle davacının özel tetkik yapmasının yasaklandığı 11.4.1991 ile 31.5.1991 tarihleri arasında alabileceği özel tetkik ücretlerine ölçü olarak, 11 Nisan 1991 tarihinden önceki 100 günde elde ettiği kazanç toplamı olan 3.682.540 liranın yarısı (50 günlük miktar) alındığında 1.841.270.- liranın davalı idare tarafından davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davacıya 1.841.270 liranın, dava tarihinden itibaren hesaplanarak yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar veren ve fazlaya ilişkin kısmı ise reddeden … İdare Mahkemesinin 8.7.1992 gün ve … sayılı kararının; davacının alacağı muayene ücretlerinin önceden tesbitin mümkün olmadığı öne sürülerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Yanıt verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Davacı yönünden gerçekleşmiş bir zarar bulunmaması nedeniyle kararın bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ün Düşüncesi : Tıp Fakültesinde doçent olan davacıya özel hasta kabul izni verilmemesi işleminin İdare Mahkemesince iptali nedeniyle mahrum kalındığı öne sürülen zarar karşılığı maddi tazminata hükmedilmesine ilişkin idare Mahkemesi kararı davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
İdarenin tazminatla yükümlü tutulabilmesi için zararla idari eylem yahut işlemle nedensellik ilişkisinin varlığından başka, zararın somut ve gerçekleşmiş olması gerektiği idare hukukunun temel ilkelerindendir.Başka bir anlatımla, tahmine dayalı olarak gerçekleşmesi olası zararlardan dolayı tazminata hükmedilemez.
Olayda,davacıya özel hasta kabul izni verilmemesi işleminin idare mahkemesince iptal edildiği,temyiz edilmeyerek kesinleşen bu karardan ötürü arada geçen 50 günlük sürede olabileceği özel tetkik ücretine ölçü olarak dava açmadan önceki 100 gün içinde elde ettiği kazancının esas alınıp maddi tazminata hükmedildiği temyiz dosyasının incelenmesinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda,ortada somut ve geçerli bir belgeye dayalı olarak kanıtlanabilen gerçekleşmiş bir zararın varlığından söz edilemeyeceği cihetle tahmine dayanarak verilen kararda hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyize konu idare mahkemesi kararının bozulmasının uygun olduğu düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık; davacının yargı kararı ile iptal edilen davalı idare işleminden dolayı uğradığını öne sürdüğü zararın tazmini isteminden kaynaklanmaktadır.
İdarenin, tazminatla sorumlu tutulabilmesi için zararla idari eylem veya işlem arasında nedensellik bağının bulunması ile birlikte zararın somut ve gerçekleşmiş olması gereklidir. İhtimale ve varsayıma dayalı olarak gelecekte olması mümkün zararlar nedeniyle, idare tazminatla sorumlu tutulamaz.
Dosyanın incelenmesinden, … Üniversitesi Araştırma Hastanesinde Radyoloji doçenti olan davacının özel hasta kabul izni verilmesine ilişkin işlemin idare mahkemesinca iptal edildiği ve bu kararın kesinleştiği, bu işlem nedeniyle uğradığı zararın tazmini için açılan bu davada, davacının 11.4.1991 ile 31.5.1991 günleri arasında alabileceği özel muayene ve tetkik ücretine ölçü olarak 11.4.1991 gününden önceki 100 gün içinde elde ettiği kazancın yarısının esas alınarak tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının 50 günlük süre içerisinde ne kadar özel muayene ücreti alabileceğinin kesin olarak bilinmesi mümkün olmadığından, ortada somut ve gerçekleşmiş zararın bulunduğundan sözedilemez. Dolayısıyla ihtimal ve varsayıma dayalı bir hesaplamayla tazminata hükmeden mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanının anılan mahkeme gönderilmesine 18.11.1997 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
Azlık Oyu : Temyiz isteğinin reddi ile idare mahkemesi kararının onanması gerekeceği oyu ile karara katılmıyorum.