Danıştay Kararı 8. Daire 1995/1507 E. 1996/4069 K. 23.12.1996 T.

8. Daire         1995/1507 E.  ,  1996/4069 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 1995/1507
Karar No: 1996/4069

Temyiz İsteminde Bulunan : … Valiliği
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacı, … İl Emniyet Müdürlüğü … Karakol Amirliğinde görevli polis memuru iken, tutum ve davranışları ile, “Hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda” bulunduğu gerekçesiyle eylemine uyan Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 6/B-5 maddesi uyarınca “6 Ay Kısa Süreli Durdurma” cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … İl Polis Disiplin Kurulunun … gün … sayılı işleminin iptali istemiyle açtığı davada, soruşturma dosyasının incelenmesinden, olayın gerçekleştiği sabitse de, muhakkik teklifinde de belirtildiği üzere Komiser … ve polis memuru … tarafından gerçekleştirilen bu fiilin Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 4/1. maddesindeki “Görev sırasında veya dışında yasaklanan tutum ve davranışlarda bulunmak” olduğu, bunun kınama cezası verilmesini gerektirdiği, polis memuru … ‘in ise lokantada kahve içip, arabasıyla evine dönmesi nedeniyle ceza verilmesini gerektirecek herhangi bir fiilinin olmaması karşısında … İl Polis Disiplin Kurulu’nca Komiser … ve Polis Memuru …’ın ” 6 Ay Kısa Süreli Durdurma” polis memuru …’in ise 4 gün aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasında isabet görülmediği gerekçesiyle … İl Polis Disiplin Kurulu kararının tamamını yani bütün sanıklara ilişkin kısmını iptal eden … İdare Mahkemesi’nin … gün ve … sayılı kararının, davacının sabıkalı bir şahısla birlikte olmasının mesleği açısından sakıncalı olduğu, bu durumun görevini ve meslek mensuplarını kötü yönde etkiliyeceği, anılan kişiyle gece yarısı tartışarak lojman sakinlerini rahatsız ettiği bütün bunların hizmet dışında meydana gelmesi ve resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak bir davranış olduğu öne sürülerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘ün Düşüncesi : Mahkeme kararının gerekçe kısmında, dava konusu işlemin yalnızca davacı yönünden yargısal denetimi yapılması gerekirken, davacı ile birlikte diğer polis memurları hakkında verilen disiplin cezalarının da hukuka uygun olmadığı karara bağlanmış ise de, sonucu itibariyle yerinde olan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı … ‘nın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacının hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği saygınlık ve güven duygusunu sarsacak tutum ve davranışlarda bulunduğu gerekçesiyle … İl Polis Disiplin Kurulunca hakkında 25.10.1995 gün ve … sayılı kararı ile verilen “6 Ay Kısa Süreli Durdurma” cezasından kaynaklanmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Yasası’nın 31. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı ifade edilmiştir.
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 388. maddesinin son fıkrasında “hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlardan herbiri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, süphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” kuralı yer almaktadır. Aynı Yasanın 389. maddesinde “Verilen karar ile iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ve haklar süphe ve tereddüdü mucip olmayacak sürette gayet sarih ve açık yazılmalıdır” hüküm altına alınmıştır. 74. maddesinde ise, “Kanunu Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hakimin her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyle mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez” hükmünü düzenlemiştir.
Yukarıda yer alan hukuk kurallarının birlikte değerlendirilmesinden, hüküm fıkrasında mahkemenin neye karar verdiğinin açıkca yazılması, verilen karar ile taraflara yükletilen ve bahsedilen vazife ve hakların hiçbir şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde çok açık olmasının gerektiği, hakimin tarafların talepleri ile bağlı olduğu, talepten fazlaya veya başka bir şeye hüküm vermeyeceği anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesi kararının incelenmesinden, kararın hüküm kısmında … İl Polis Disiplin Kurulu’nca soruşturma kapsamında yer alan bütün memurlar hakkında verilen kararın tamamının iptal edildiği görülmektedir.
Oysa dava soruşturma kapsamında yer alanlardan biri olan davacı tarafından açılmış olup, anılan kararın kendisine ilişkin kısmının iptalinin davacı tarafından istenildiği açıktır.
Bu durumda, … İl Polis Disiplin Kurulunun … gün ve … sayılı kararının davacıya ilişkin kısmının iptal edilmesi gerekirken diğer memurlara ilişkin kısmında dahil edilmesiyle tamamının iptali edilerek verilen kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 23.12.1996 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

Azlık Oyu (X) – : Mahkeme kararında, dava konusu islemin davacıya ilişkin kısmının iptal edilmesi gerekirken, diğer memurlara ilişkin kısmında dahil edilerek, tamamının iptal edilmesi yerinde görülmemiş ise de, bu durum İdare Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirir nitelikte bulunmadığından sonucu itibariyle yerinde olan mahkeme kararına yönelik temyiz isteminin reddi ile 2577 sayılı Yasanın 49/1. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirine uymayan mahkeme kararının onanması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyoruz.