Danıştay Kararı 8. Daire 1995/1196 E. 1998/489 K. 18.02.1998 T.

8. Daire         1995/1196 E.  ,  1998/489 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/1196
Karar No: 1998/489

Davacı : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili : …
Davalı : Başbakanlık
Davanın Özeti : Dava, 24.12.1994 günlü ve 22151 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 94/6311 sayılı Bakanlar Kurulunun Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Kararının 2. ve 3. maddelerinin, yapılan değişiklikle onay yetkisinin Başbakandan alınarak İçişleri Bakanına verildiği, bu durumun İçişleri Bakanlığının vesayeti altında bulunan belediyeleri zora soktuğu ve 3030 sayılı Yasanın 6. maddesine ve Uygulama Yönetmeliğinin 15. maddesine aykırı olduğu, zira toplu taşıma hizmetlerini işletmenin veya işlettirmenin Büyükşehir Belediyelerinin görevi olduğu halde, anılan karar ile getirilen İçişleri Bakanlığı onayının Büyükşehir Belediyelerinin yetkili ve görevli olduğu alana müdahale anlamına geldiği, iptali istenen Bakanlar Kurulu Kararının hem yürürlükteki hali, hem de yürürlükten kaldırılan 1986 tarihli halinin, 1580 sayılı Yasanın 15. maddesinin 9.,10. ve 11. bentlerinin lafzına ve ruhuna uygun olmadığı, 1986 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca tahsis olunacak yeni plaka bedellerinin yüzde doksanı taksi dolmuş ve taksi minibüs işleticilerine ödenirken, yüzde onu … Vakfı hesabına yatırıldığı halde dava konusu Bakanlar Kurulu kararında bu oranın tersine döndürüldüğü ve eski tarihli ticari plaka almış taksi, dolmuş, minibüs işleticileri Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca mağdur edilmezken, eski tarihli servis işleticiliği hakkını kazanan işletenlerin yeni tarihli umum servis işletenlere tahsis olunacak plakaların ihale bedellerinden pay almayarak mağdur edildiği, bunun da eşitlik ve genellik prensibine aykırı olduğu öne sürülerek iptali istemidir.
Savunmanın Özeti : Bürokratik işlemlerin azaltılması amacıyla onay yetkisinin İçişleri Bakanına bırakıldığı, mevzuata aykırı bir durumun söz konusu olmadığı, davanın reddi gerekeceği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi … ‘in Düşüncesi : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı … ‘ın Düşüncesi : Dava 86/10553 sayılı Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve ve Esaslar Hakkında Karar’da Değişiklik yapılmasına ilişkin 22.11.1994 gün ve 94/6311 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
Dava konusu karar ile “Umum Servis Araçları”86/10553 sayılı karar kapsamına alınmış ve ticari plakaların arttırılması, ve dağıtılmasını, Başbakanın onayına bağlayan hüküm de bu onayın İçişleri Bakanınca yapılacağı şeklinde değiştirilmiştir.
Danıştay 8 inci Dairesinin 18.1.1996 gün ve E:1995/452 K:1996/102 sayılı kararıyla Bakanlar Kurulu kararının “umum servis araçlarının” plaka tahtidi kapsamına alınmasına ilişkin kısmının iptal edildiği anlaşıldığından, aynı düzenleyici işleme karşı açılan bu davada yeniden karar verilmesine yer yoktur.
Davanın ticari plakaların arttırımının ve dağıtılmasının İçişleri Bakanının onayına bağlanmasına yönelik kısmına gelince:
Vatandaşın ulaşım ihtiyacını karşılamak, toplu taşımacılığın geliştirilmesi,fiilen çalışmakta olan şoför esnafının haklarının korunması amacıyla düzenlenip yürürlüğe konulan 86/10553 sayılı Bakanlar Kurulu kararının hukuki dayanağını,2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile anılan kanuna ilişkin Karayolların Trafik Yönetmeliğinin il ve ilçe Trafik Komisyonlarının görevlerinin ve yetkilerinin belirlenmesine ilişkin 18 maddesi oluşturmaktadır.
Bu karara göre halen plaka sınırlaması uygulanan illerde yeni plaka verilmesinin gerekip gerekmediği ve sayısının belirlenmesi İl Trafik komisyonlarınca yapıldığından onay yetkisinin Başbakanlıktan alınarak İçişleri Bakanına verilmesinin davalı Belediye Başkanlığının yetki ve görevlerinde herhangi bir hukuki sonuç doğurmayacağı cihetle işlemde mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Başka bir anlatımla sözü geçen onay makamı değişikliğiyle işlemlerin hızlandırılması amacı güdüldüğü anlaşılmakta olup onay yetkisinin Başbakanlıkta olmasının başlı başına bir güvence olmadığı,Bakanlığa geçmesiyle de Yerel Yönetim yönünden bir farkı olmayacağı gözönüne alındığında,dava dilekçesindeki savlara itibar edilmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davanın “umum servis araçlarının” plaka sınırlaması kapsamına alınmasına yönelik kısmı hakkında karar verilmesine yer olmadığına;ticari plakaların artırımının ve dağıtılmasının İçişleri Bakanının onayına bağlanmasına yönelik kısmının ise reddine karar verilmesinin uygun olduğu düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince duruşma için önceden belirlenen 18.2.1998 gününde, davacı vekilinin gelmediği görüldükten, ve davalı idare temsilcisinin savunması ile Danıştay Savcısının düşüncesi dinlendikten sonra işin gereği görüşüldü :
Dava, 24.12.1994 günlü ve 22151 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 94/6311 sayılı Bakanlar Kurulunun Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Kararının 2. ve 3.maddelerinin istemiyle açılmıştır.
24.12.1994 günlü ve 22151 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 94/6311 sayılı Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Kararın 2. maddesi ile, 2.4.1986 tarihli ve 86/10553 sayılı Kararnamenin eki Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Kararın 4.maddesinin ikinci fıkrası değiştirilmiş ve halen plaka tahdidi uygulanan illerde taksi, minibüs,dolmuş ve umumi servis araçları için tesbit edilen ticari plaka sayısının artırılmasının, iade edilen plakalarla henüz tahsis edilmemiş olanlar dahil bunların trafik komisyonlarınca dağıtılmasının İçişleri Bakanının onayına tabi olacağı kuralı getirilmiş, yine dava konusu kararın 3.maddesi ile de, 1986/10553 sayılı kararın 6.maddesinin birinci, ikinci ve dördüncü fıkraları değiştirilerek, 5.madde uyarınca alınacak teminatların ve ücretlerin trafik komisyonlarınca belirlenen kamu bankalarından birisine ticari plakalı taksi, dolmuş, minibüs veya umum servis araçlarının cinslerine göre ayrı ayrı açılacak hesaplara yatırılacağı, yukarıdaki fıkraya göre taksi, dolmuş ve minibüslere ait toplanan paraların % 90 ının il veya ilçede çalışan aynı cins ticari plakalı taşıt sahiplerine taşıt başına düşen miktar üzerinden eşit oranda dağıtılacağı, umum servis araçlarından toplanan paraların tamamının ise, … Vakfı hesabına yatırılacağı, taksi, dolmuş ve minibüslerden kalan % 10 tutarındaki mevduatın … Vakfı hesabına dönem sonunu takip eden bir ay içerisinde aktarılacağı kuralı yeralmıştır.
İdare hukuku ilkelerine göre iptal davaları; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için, menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak belirtilmiştir.
Dava konusu kararnamenin 3.maddesinin gerek eski, gerekse sonraki hükümleri nedeniyle taksi, dolmuş ve minibüs sahibi olmayan davacı idarenin bir menfaat ihlalinden söz edilemeyeceğinden bu kısım için, dava açma ehliyeti bulunmamaktadır.
Dava konusu kararnamenin, “Umum Servis araçlarına” ilişkin kısmı, Dairemizin 18.1.1996 ve 102 sayılı kararıyla iptal edildiğinden, bu davada bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 2.maddenin iptali istemine gelince; bu maddedeki değişiklikle halen plaka uygulaması yapılan illerde, yeni plaka verilmesinin gerekip gerekmediği ve plaka belirlenmesine ilişkin İl Trafik Komisyonu kararlarının onay yetkisinin Başbakanlıktan alınarak İçişleri Bakanlığına verilmesi, işlemlerin kolaylaşması ve hızlanması açısından yararlı olduğu gibi, belediye mevzuatı açısından belediyelerin görev alanıyla doğrudan bir ilişkisi bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davanın; dava konusu kararnamenin 3. maddesinin iptali isteminin ehliyet yönünden reddine, umum servis araçlarına ilişkin kısmı hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2. maddenin iptali isteminin esastan reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına 18.2.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.