Danıştay Kararı 8. Daire 1993/350 E. 1994/402 K. 03.02.1994 T.

8. Daire         1993/350 E.  ,  1994/402 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 1993/350
Karar No: 1994/402

Temyiz İsteminde Bulunan : … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekili : …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : … Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4.sınıf öğrencisi olan davacının, sahte öğrenci durum belgesi düzenlemesi ve bağlı olduğu Askerlik Şubesine göndermesi sonucu bir devlet kurumunu aldatması nedeniyle Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 10/d ve 11.maddesi kuralları uyarınca fakülteden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Açıköğretim Fakültesi Yönetim Kurulunun 31.12.1991 gün ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; dava dosyasında, sahte öğrenci durum belgesinin davacı tarafından düzenlendiğini kanıtlayan objektif bilgi ve belgenin bulunmadığı, bu durumda verilen cezada hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden … İdare Mahkemesinin 25.11.1992 gün ve … sayılı kararının; davacının üzerine atılı suçu işlediği verilen cezanın ilgili yönetmeliğe uygun olduğu öne sürülerek 2577 sayılı Yasanın 49.maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Danıştay Savcısı … ‘ın Düşüncesi : Dava; … Üniversitesine bağlı Açıköğretim Fakültesinde öğrenim gören davacının, hakkı olmadığı halde askerliğinin ertelenmesini sağlamak amacıyla sahte belge düzenlediği gerekçesiyle öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 10/d ve 11.maddelerine göre Fakülteden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin fakülte yönetim kurulu (Disiplin Kurulu) kararının iptali istemiyle açılmış, idare mahkemesince, dosyada belgenin davacı tarafından düzenlendiğini gösteren bilgi ve belgeye rastlanmadığı belirtilerek işlem iptal edilmiştir.
Dava dosyası ve soruşturma dosyasının incelenmesinden; Askerliğini erteletme hakkına sahip olmayan davacının, bunu sağlayan belgeyi sahte olarak düzenleyip, Askerlik şubesine gönderdiği ve şubenin mühürü okuyamayıp belgeyi iade etmesiyle durumun ortaya çıktığı açıkça anlaşılmaktadır. Davacı savunmasında belgenin iş yaşamındaki rekabet koşulları içinde kendisini yıpratmak için başka firmalarca düzenlenmiş olabileceğini ileri sürmekte ise de, bu iddianın hiçbir inandırıcı yanı yoktur. Kendisinin fotoğrafı ile nüfus kayıtlarının ve başka bilgilerin elde edilerek böyle bir komplo düzenlenmesi akla yakın değildir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteğinin kabulü ile kararın bozulması gerekir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü :
Uyuşmazlık davacının fakülteden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemden doğmuştur.
YüksekÖğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 11.maddesinde, yönetmelikte belirtilen disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıkları itibariyle benzer eylemlerde bulunanlara aynı türden disiplin cezasının verileceği belirtilmiş, aynı Yönetmeliğin 10.maddesinin (d) fıkrasında ise bir kimseyi veya grubu tehditle suç sayılan bir eylemi düzenlemeye veya böyle bir eyleme katılmaya yahut yalan beyanda bulunmaya veya sahte delil göstermeye veya suçu yüklenmeye zorlayan öğrencilerin Yüksek Öğretim Kurumundan çıkarma cezası ile cezalandırılacağı kuralı getirilmiştir.
Olayda davacının askerlik görevini erteletmek için gerekli olan öğrenci durum belgesi verilmesi istemiyle davalı idareye yaptığı başvuru üzerine, Açıköğretim Fakültesi … Bürosundan 7 yıllık öğrenim süresini doldurması nedeniyle öğrencilik haklarından yararlanamayacağına ilişkin 23.10.1991 günlü bir yazı verildiği, ancak davacının bağlı bulunduğu askerlik şubesine, askerlik görevinin ertelenmesine yarayan sahte bir öğrenci durum belgesi (Ek-10) gönderildiği tartışmasızdır.
Davacı soruşturma sırasında verdiği savunmasında bu belgenin kendisini zor duruma düşürmek isteyen kişilerce düzenlenip gönderilmiş olabileceğini ileri sürmekte ise de, gerek davalı idarece verilen yazı ile sahte belgenin aynı günlü olması, gerekse sahte belgede yeralan davacıya ait nüfus ve öğrencilikle ilgili bilgileri bir başkasının bilmesinin çok zor olması ve belgede davacının fotoğrafının bulunması söz konusu Ek 10 belgesinin davacı tarafından düzenlendiği gerçeğini doğrulamaktadır.
Bu durumda, verilen ceza ile eylem arasında uygunluk olup olmadığı, bir alt ceza verilip verilemeyeceği hususlarını araştırarak bir karar vermesi gerekirken, dava konusu işlemi davacının suçunun somut bilgi ve belgelerle kanıtlanamadığı gerekçesiyle iptal eden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık yoktur.
Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 3.2.1994 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
Azlık Oyu : Temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenler İdare Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyorum.