Danıştay Kararı 8. Daire 1990/1437 E. 1991/1161 K. 13.06.1991 T.

8. Daire         1990/1437 E.  ,  1991/1161 K.
Daire : SEKİZİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1991
Karar No : 1161
Esas Yılı : 1990
Esas No : 1437
Karar Tarihi : 13/06/991

YEREL SEÇİMLERDE AYNI SİYASAL PARTİNİN LİSTESİNDEN SEÇİLEN ÜYE İLE KONTENJANDAN SEÇİLEN ÜYE ARASINDA AKRABALIK BAĞININ BULUNMASI DURUMUNDA, HER İKİSİNİN EŞİT OY ALDIKLARININ KABULÜ İLE KONTENJANDAN SEÇİLENİN ÜYELİĞİNİN DÜŞÜRÜLECEĞİ HK.

26 Mart 1989 günü yapılan yerel seçimlerde aynı siyasi partinin 4.sırasında Belediye Meclisi Üyeliğine seçilen üye ile kontenjandan seçilen üye arasında akrabalık bağı bulunduğunun anlaşılması üzerine her ikisinin eşit oy aldıklarının kabulü ile 1580 sayılı Belediye Yasasının 27.maddesi gereğince evli iki çocuklu olan ve listeden seçilen davacının üyeliğinin düşürülmesine ilişkin Belediye Meclisi kararının iptali isteği ile açılan davada, listede yer alan adayın bağlı olduğu siyasi parti çoğunluğu sağlamasa dahi, seçilme olanağı olduğu halde, kontenjan adayının bağlı olduğu siyasi partinin o seçim bölgesinde oyların çoğunu alması durumunda seçilebileceği, seçilme sıraları bakımından da, ontenjan adayının listeden seçilen en son adaydan sonra seçilmiş olacağı, bu durumda eşit oyla seçilmiş oldukları kabul edilemeyeceğinden, daha çok oy almış olan liste adayının üyeliğinin devam etmesi gerektiğini belirterek, dava konusu Meclis Kararını iptal eden İdare Mahkemesi kararının, temyizen incelenerek bozulması istemidir. İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır. İdare Mahkemesi kararının dayandığı gerekçe usul ve Yasaya uygun olup, bozulmasını gerektiren başka bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına karar verildi.

AZLIK OYU:
1580 sayılı Yasasının 27.maddesi, anne, baba, büyükanne, büyükbaba, evlat, torun, kardeş, kar-koca ve bu depecedeki sıhri hısımların bir mecliste birleşmiyeceğini, bir mecliste birleşmesi caiz olmayan kişilerin seçilmesi halinde en çok oy almış olanın, bu da eşit ise evli olan ve evli olanlardan da çocuğu çok olanın üye sıfatını alacağını hükme bağlamıştır. … Belediyesinde, 26.3.1989 tarihinde yapılan meclisi üyeliği seçiminde bir siyasi partinin asıl üye listesinden 4.sırada seçilen üye ile kontenjan listesinden seçilen üye arasında aynı mecliste birleşmelerine imkan vermiyecek şekilde sıhri akrabalık bağı bulunduğu ve bu üyelerden birinin üyelik sıfatının sona erdirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. 1580 sayılı Belediye Kanunu 1930 yılında yürürlüğe girmiş ve 1944 yılında bir kez değiştirilen 27.maddesi çoğunluk sisteminden esinlenerek en çok oy alan kişinin belediye meclisinde üyelik yapmasını öngörmüştür. Halbuki halen yürürlükte bulunan 2972 sayılı mahalli idareler seçimi hakkındaki kanunun 18.maddesi, belediye meclisi üyelerinin seçiminde birleşik oy pusulasının kullanılacağını, birleşik oy pusulasına siyasi parti adaylarının ad ve soyadlarının yazılmıyacağını, aynı kanunun 19.maddesinde, tercih veya evet mühürünün seçmen tarafından tercih ettiği partiye ait özel daire içine basmak suretiyle oyunun kullanacağını hükme bağlamış ve söz konusu yasanın 23.maddesinde, siyasi partilerin ve bağımsızların aldıkları oylara göre çıkaracakları meclis üyesi sayısının hesaplanma tarzı gösterilmiştir. Halen yürürlükte olan seçim kanununa göre tercihli oy sistemi uygulanmayıp seçmenler birleşik oy pusulasında siyasi partiye oy verdiklerine göre adayların birinin diğerinden fazla oy aldığını düşünmek mümkün değildir. Bir başka anlatımla, seçmenlerin adaylara değil siyasi partiye oy verdikleri, dolayısıyle adayların eşit oy aldıklarının kabulü gerekecektir. 2972 sayılı kanunun 23.maddesinde, adaylar yönünden oy hesabı yapılmamış, mevcut oylara göre siyasi partilerin çıkaracakları üye sayısının hesabı ve tesbit şekil gösterilmiştir. Diğer taraftan, 2972 sayılı kanunun 10/c maddesi aday listelerinin tanziminde kontenjan adaylarının yedek adaylardan sonra ayrıca yazılmasını öngörürken, aynı kanunun 23.maddesinde seçimden sonra kontenjandan seçilenleri asıl listenin başına grtirmekte ve hatta onlardan önce Büyük Şehir Belediye Meclisine katılabilme hakkı tanımaktadır. Bütün bunlar adaylar ve seçilenler yönünden yapılmış özel düzenlemeler olup seçilen kişilerin aldıkları veya almış sayılması gereken oy miktarının tesbiti ile bir ilgisi yoktur. Gerek kontenjandan ve gerekse asıl listeden seçilen adaylar arasında bir ayırım yapılmaksızın, seçmenlerin sadece ilgili siyasi partiye oy verdikleri dolayısıyla seçilenlerin eşit oy aldıkları kabul edilmek suretiyle evlilik ve çocuk sayısına göre belediye meclisinde kalacak ve görev yapacak üyeyi belirlemek gerekecektir. İkİside evli olan ve seçimi kazanın üyelerden çocuğu fazla olanın mecliste bırakılmasına ve diğerinin üyeliğinin sona erdirilmesine ilişkin dava konusu belediye meclisi kararında yukarıda sözü edilen kanun hükümlerine aykırılık bulunmamaktadır. Asıl listeden seçimi kazananların, kontenjan listesinde seçimi kazananlara nazaran daha çok oy aldıklarını gerekçe kabul etmek suretiyle konu ile ilgili belediye meclisi kararını iptal eden temyiz konusu idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşü ile karara katılmıyorum.