Danıştay Kararı 8. Daire 1988/979 E. 1990/14 K. 09.01.1990 T.

8. Daire         1988/979 E.  ,  1990/14 K.
Daire : SEKİZİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1990
Karar No : 14
Esas Yılı : 1988
Esas No : 979
Karar Tarihi : 09/01/990

JANDARMA ASTSUBAY SINIF OKULU SINAVINI KAZANAN DAVACI HENÜZ ASKER KİŞİ KİMLİĞİNİ KAZANMADIĞINA VE UYUŞMAZLIK ASKERLİK YÜKÜMLÜLÜĞÜNDEN DOĞMADIĞINA GÖRE OKULA KAYDINA İLİŞKİN UYUŞMAZLIKLARIN GÖRÜM VE ÇÖZÜMÜNDE İDARİ YARGI YERİNİN GÖREVLİ OLDUĞU HK.

Jandarma Astsubay Sınıf Okulu sınavını kazanan davacının okula kaydının yapılmaması işleminin iptali istemiyle açılan davayı, askeri hizmete ilişkin olan davanın görüm ve çözününün 1602 sayılı yasanın 2568 sayılı yasayla değişik 20.maddesine göre Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle reddeden İdare Mahkemesi kararının bozulması istemidir.
Uyuşmazlık; Jandarma Astsubay Sınıf Okulu sınavını kazanan davacının okula kaydının yapılmamasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, davaya bakmakla görevli Mahkemenin İdare veya Askeri Yüksek İdare Mahkemesinden hangisi olduğudur.
Anayasanın 157.maddesinde askeri, olmıyan makamlarca verilmiş olsa bile asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların yargı denetiminin Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin görevi olduğu, askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda ise ilgilinin asker kişi olması koşulunun aranmayacağı belirtilmiş ve aynı kurala yer veren 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Yasasının değişik 20.maddesinde de, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin bir davaya bakabilmesi için dava konusu idari işlemin asker kişiyi ilgilendirmesi ve asker hizmete ilişkin olması koşullarının birlikte bulunması gerektiği kuralı yer almıştır.
Asker kişi 1602 sayılı yasanın değişik 20.maddesinde, askeri öğrenci ise 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Yasasının 3.maddesinde tanımlanmıştır.
Olayda; Jandarma Astsubay Sınıf Okulu sınavını kazanan davacının yukarıda açıklanan yasa kuralı uyarınca henüz askeri öğrenci kimliğini kazanmadığı anlaşıldığından asker kişi sayılması olanaksızdır.
Buna göre 1602 sayılı yasaya göre Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde davanın görülebilmesi için gerekli iki koşuldan biri olan asker kişiyi ilgilendirmesi koşulu olayda bulunmadığından yasada öngörülen birliktelik gerçekleşmemiştir.
Ayrıca uyuşmazlık askerlik yükümlüğünden de doğmamıştır.
Bu nedenle davaya İdare Mahkemesince bakılması gerekirken görevden reddine 2576 sayılı yasanın 5.maddesine uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle İdare Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine karar verildi.