Danıştay Kararı 8. Daire 1984/650 E. 1984/1614 K. 21.12.1984 T.

8. Daire         1984/650 E.  ,  1984/1614 K.
Daire : SEKİZİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1984
Karar No : 1614
Esas Yılı : 1984
Esas No : 650
Karar Tarihi : 21/12/984

BİR BAŞKASINA AİT ARAZİDE BULUNAN TAŞOCAĞINI İŞLETMEK İÇİN O KİŞİDEN ALINAN MUVAFAKATNAMEYE DAYANILARAK İSTENİLEN İŞLETME RUHSATININ; MUVAFAKATNAMENİN ARAZİ SAHİBİ TARAFINDAN FESHEDİLMESİ NEDENİYLE TAŞOCAKLARI TÜZÜĞÜNÜN 9.MADDESİNDE ÖNGÖRÜLEN KOŞULLARDAN BİRİNİN ORTADAN KALKTI ĞI GEREKÇESİYLE REDDİNİN YERİNDE OLDUĞU HK.

Uyuşmazlık; bir başka kişiye ait arazide bulunan taşocağını, o kişiden aldığı muvafakatnameye dayanarak işletmek isteyen davacı şirketin, bu yöndeki isteminin muvafakatnamenin arazi sahibi tarafından feshedildiği dolayısı ile Taşocakları Tüzüğünün 9.maddesinde öngörülen koşullardan birinin ortadan kaldırıldığı gerekçesiyle reddine ilişkin İl Daimi Encümeni kararının iptali istemiyle açılan davada; tüzüğün 9.maddesinde öngörülen mal sahibinden izin alınma koşulunun bu iznin sonradan geri alınması üzerine ortadan kalktığının ve bu nedenle izin isteminin reddedilmesinde tüzük hükümlerine aykırılık bulunmadığından reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararının; bozulması isteminden ibarettir.
İdare Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı gerekçe usul ve yasaya uygun olup kararın bozulmasını gerektirecek başka bir nedende bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına oyçokluğuyla karar verildi.

AYRIŞIK OY:
İl Daimi Encümeninin davacı şirketin işletme izni isteminin reddine ilişkin kararının gerekçesi, arazi sahibi tarafından davacıya verilmiş olan iznin feshi-ihbar yolu ile geçersiz sayılması ve böylece Taşocakları Tüzüğünün 9.maddesinde belgelerden birinin ortadan kaldırılmış olmasıdır.
Arazi sahibi tarafından davacı şirketin arazisinde taşocağı işletmesine usulüne uygun biçimde izin verildiği ve böylece tüzüğün 9.maddesinde öngörülen koşulun yerine getirildiği bellidir. Bu iznin geçersiz sayılması yolunda arazi sahibi bir bildirimde bulunmuşsa da bu sözleşmenin geçersiz olduğu yolunda henüz herhangibir yargı kararı bulunmamaktadır. Davacının idareye verdiği izin belgesi geçerli olduğuna ve arazi sahibi de bu belgenin geçersizliği konusunda bir yargı kararı almadığına göre idarenin geçerli belgeye dayanarak işletme izni vermesi gerekirken özel hukuk kişileri arasındaki uyuşmazlıkları çözümler nitelikte idare işlemi yapılmasında yasalara uyarlık yoktur. Bu nedenle idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile karara karşıyım.