Danıştay Kararı 7. Daire 2022/1857 E. 2023/1030 K. 23.02.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2022/1857 E.  ,  2023/1030 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/1857
Karar No : 2023/1030

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … İthalat İhracat Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına tescilli …-…, …-… tarih ve sayılı serbest dolaşıma giriş beyannameleri kapsamında ithal edilen “cep telefonu” cinsi eşyanın kıymetinin referans kıymetine yükseltilmesi suretiyle fazladan ödenen özel tüketim ve katma değer vergilerinin yasal faiziyle birlikte iadesi talebiyle yapılan başvurunun zımnen reddine dair karara vaki itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarın tahsil tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; olayda, iade istemine konu vergilerin referans kıymet uygulaması nedeniyle belirlenen referans fiyatlara göre tahsil edildiği, dava konusu beyanname muhteviyatı eşyanın fatura kıymetinin gerçeği yansıtmadığı yönünde herhangi bir tespit yapılmadığı, beyan edilen kıymetin gerçek satış bedeline göre düşük olduğu hususunun ihracatçı ülke yetkili makamları nezdinde yapılan araştırmalar ile ortaya konulmadığı, dolayısıyla ortada kanunen ödenmemesi gereken bir verginin bulunduğu ve eşyanın gümrük vergisine esas kıymetinin belirlenmesinde referans kıymetin esas alınmasında yasal isabet görülmediği; iadesi istenen vergilerin 4458 sayılı Kanun’un 216. maddesi uyarınca tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle iadesinin gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile fazladan ödenen vergilerin tahsil itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından serbest iradeyle beyan edilen vergiler nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ :4458 sayılı Kanun’a göre eşyanın kıymetinin belirlenmesinde satış bedelinin esas alınması, bunun için gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit edilmesi halinde sırasıyla diğer yöntemlere başvurulması gerekirken, somut bir tespit bulunmaksızın yurt dışı giderin artırılması suretiyle ilgili Tebliğ uyarınca belirlenen referans kıymet üzerinden fazladan ödenen vergilerin tahsil tarihinden itibaren iadesi gerektiğinden temyize konu kararın bu yönüyle onanması; fazla ve yersiz tahsil edilen tutarın davacı tarafından 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen oranda hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iade edilmesi yönündeki istemi göz önünde bulundurularak taleple bağlılık ilkesi kapsamında 3095 sayılı Kanun kapsamında hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi gerektiğinden temyize konu kararın faize ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan bölge idare mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptaline ve fazladan ödenen vergilerin iadesine ilişkin kısmı ile tahsil tarihinden itibaren hesaplanmak üzere iadesine hükmedilen tecil faizinin yasal faize isabet eden kısmına ilişkin hüküm fıkrası aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır.
Temyize konu kararın faiz istemine ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
İdare Hukukunun yerleşik içtihatlarından olan “taleple bağlılık” ilkesi uyarınca, İdari Yargı mercilerinde açılan davalarda Mahkemelerin, davacının istemi ile bağlı olduğu, istemi genişletecek veya daraltacak biçimde karar veremeyeceği açıktır.
Dairece, fazladan ödenen tutarın tahsil tarihinden itibaren 4458 sayılı Kanun’un 216. maddesi uyarınca tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiş ise de, fazla ve yersiz tahsil edilen tutarın davacı tarafından 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen oranda hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iade edilmesi yönündeki istemi göz önünde bulundurularak taleple bağlılık ilkesi kapsamında 3095 sayılı Kanun uyarınca hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararın faize ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen de kabulüne,
2…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının dava konusu işlemin iptali ile fazladan ödenen vergilerin tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle iadesine ilişkin hüküm fıkrasının yasal faize isabet eden kısmının ONANMASINA,
3. Kararın, faize ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmının ise BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
5. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 23/02/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.