Danıştay Kararı 7. Daire 2022/1748 E. 2023/1479 K. 14.03.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2022/1748 E.  ,  2023/1479 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/1748
Karar No : 2023/1479

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Davacı adına tescilli … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı ve … tarihli … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannameleri kapsamında ithal edilen muhtelif eşyayla ilgili olarak gözetim uygulaması nedeniyle gözetim kıymetine yükseltilmek suretiyle yurt dışı gider olarak beyan edilen ve tüm beyannameler kapsamında ödenen gümrük ve katma değer vergileri ile 2365 sayılı beyannamenin 3. kaleminde ve 782 sayılı beyannamenin 1. kalemi kapsamında ayrıca ödenen ilave gümrük vergisinin eşyanın kıymetinden fazlasına ilişkin kısmının 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi kapsamında iadesi talebinin reddine ilişkin kararlara vaki itirazın, 2365 sayılı beyannamenin 3. kaleminin ve 782 sayılı beyannamenin 1. kaleminin çıkarılması suretiyle kısmen reddine ilişkin işlemin, düzeltilen beyannamelerle ilgili kısım açısından talebin zımnen reddedildiği diğer beyannameler açısından ise itiraza verilen cevapla reddedildiğinden bahisle iptali ile vergilerin yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, beyannameler muhteviyatı eşyaların gözetim uygulamasına tabi tutulması nedeniyle yurt dışı gidere eklenerek gözetim kıymeti üzerinden beyanda bulunulmasından sonra, eşyanın gerçek kıymetinden fazla ödendiği ileri sürülen vergilerin gözetimden kaynaklanan kısmının iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işleme yapılan itirazın, 2365 sayılı beyannamenin 3. kalemi ile 782 sayılı beyannamenin 1.kaleminde beyan edilen kıymetin, gözetim kıymetine yükseltilmediği, bu nedenle, 4458 sayılı Kanun’un 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca para cezası ve aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca mülkiyetin kamuya geçirilmesi kararları alındığı anlaşıldığından, anılan beyannamelerin çıkarılması suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali ile anılan iki beyanname açısından talebin zımnen reddedildiğinden bahisle iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmakta ise de; olayda, davacı tarafından ithal edilen eşyaların beyan edilen kıymetinin, İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğlerde öngörülen kıymetin altında olması sebebiyle, gözetim belgesi ibrazı zorunluluğu getirildiği, Tebliğde belirtilen birim kıymet Gümrük Kanunu hükümlerine göre belirlenmiş gerçek satış bedeli olmadığından, gözetim önlemlerinin yanlış uygulanması suretiyle tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan 07/11/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7190 sayılı Kanun’la değişik 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 216.maddesinde iadesi istenen vergilerin idareye başvuru tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanacak faiziyle birlikte iade edilmesinin icap ettiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline fazladan tahsil edildiği belirlenen vergilerin idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının kendi beyanı doğrultusunda tahakkuk eden ve ödenen vergilere beyanın bağlayıcılığı ilkesi gereği itiraz edemeyeceği, … tarih ve … sayılı (3. kalem) ve … tarih ve … sayılı (1.kalem) sayılı beyannamelerin dava konusu edilen karardan çıkarıldığı, bu nedenle, mahkeme kararının anılan beyannamelere ilişkin kısmında da hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen reddi ile kararın, dava konusu işlemin … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı ve … tarihli … sayılı beyannamelere ilişkin kısmının iptaline ve fazladan ödenen vergilerin tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle iadesine ilişkin hüküm fıkrasının yasal faize isabet eden kısmının onanması, beyannamelerin 4458 sayılı Kanun’un 216. maddesindeki değişikliğin yürürlüğe girdiği 07/11/2019 tarihinden önce tescil edildiğinin anlaşılması karşısında fazladan ödenen tutarın 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen yasal faiz oranında hesaplanacak faiziyle iade edilmesi icap ettiğinden faize ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmının bozulması gerektiği; ayrıca, … tarih ve … sayılı ve … tarih ve … beyannameler kapsamında gözetim kıymetine yükseltilerek vergi beyanı söz konusu olmadığından dava konusu işlemle itiraza konu kararın anılan beyannamelere ilişkin kısmının kaldırıldığı göz önüne alındığında talebin zımnen reddedilmiş sayılamayacağı bu nedenle kararın anılan beyannamelere ilişkin hüküm fıkrasının da bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan bölge idare mahkemesi kararının, dava konusu işlemin … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı ve … tarihli … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamelerine ilişkin kısmının iptali ile fazladan ödenen vergilerin başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesine ilişkin hüküm fıkrasının, iptal ve iade ile yasal faize isabet eden kısmı aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır.
Kararın … tarihli … sayılı ve … tarihli … sayılı beyannamelere ilişkin kısmı yönünden ise; davacının, adına tescilli … tarih ve … sayılı beyannamenin 3. kalemi ile … tarih ve … beyannamenin 1. kalemi kapsamındaki eşyalarla ilgili iade talebinin reddine ilişkin karara yaptığı itirazın, anılan beyannameler kapsamında gözetim kıymetine yükseltilmek suretiyle beyanda bulunulmadığı, bu nedenle, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ile 4. fıkrası uyarınca para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesi kararları alındığı belirtilerek kabul edildiği ve Bölge Müdürlüğünce Gümrük Müdürlüğü kararının anılan beyannameler karardan çıkartılarak düzeltildiğinin anlaşılması karşısında, bu husus gözetilmeksizin verilen kararın anılan kısmında isabet bulunmamıştır.
Temyiz isteminin, kararın, iadesine hükmedilen vergilere ait faize ilişkin hüküm fıkrasının, yasal faiz oranını aşan kısmına gelince;
4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 216. maddesinin 07/11/2019 tarih ve 30941 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 24/10/2019 tarih ve 7190 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle değişik 1. fıkrasında, gümrük vergileri ile bunların ödenmelerine bağlı olarak tahsil edilmiş gecikme faizinin veya gecikme zammının geri verilmesinde, geri vermeye konu fazla tahsilatın yükümlüden kaynaklanması durumunda geri verme başvurusunun yapıldığı tarihten, diğer durumlarda ise tahsilat tarihinden geri verme kararının tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için geri verilecek tutar üzerinden, aynı dönemde 6183 sayılı Kanun’a göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanacak faizin ödeneceği hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, yurt dışı giderin artırılması suretiyle beyan edilen serbest dolaşıma giriş beyannamelerinin 15/06/2017, 10/08/2017, 20/09/2017 ve 20/10/2017 tarihlerinde tescil edildikleri, vergilerin geri verilmesinde 6183 sayılı Kanun’a göre belirlenen tecil faiziyle iade edilmesine ilişkin yasal değişikliğin ise 07/11/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği anlaşılmaktadır. Buna göre, fazla ödemeye konu serbest dolaşıma giriş beyannamelerinin 07/11/2019 tarihinden önce tescil edilmiş olmaları karşısında, gümrük yükümlülüğünün başladığı beyannamelerin tescil tarihi itibarıyla 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen yasal faiz oranında hesaplanacak faiziyle iade edilmesi gerekmekte olup, anılan tarihlerde yürürlükte olmayan hükme dayanılarak tecil faiziyle iadeye ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmında da hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen de kabulüne,
2. .. Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E.., K:… sayılı kararının, dava konusu işlemin … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı, … tarihli … sayılı ve 20/10/2017 tarihli 3948 sayılı beyannameler açısından iptale ve fazladan ödenen vergilerin iadesine ilişkin kısmı ile davalı idareye başvuru tarihinden itibaren hesaplanmak üzere iadesine hükmedilen tecil faizinin yasal faize isabet eden kısmının ONANMASINA,
3. Kararın, faize ilişkin hüküm fıkrasının yasal faiz oranını aşan kısmı ile … tarihli … sayılı ve … tarihli … beyannamelerle ilgili kısımlarının ise BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
5. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 14/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.