Danıştay Kararı 7. Daire 2021/3959 E. 2023/1767 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2021/3959 E.  ,  2023/1767 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3959
Karar No : 2023/1767

TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) … Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

2- (DAVALI) … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü – (E- Tebligat)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına tescilli 2012 ve 2013 yıllarına ait muhtelif tarih ve sayılı 54 adet beyanname ile … sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyaya ilişkin olarak, dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin katma değer vergisi ile kaynak kullanımını destekleme fonu payının matraha eklenmesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisine ilişkin kısmının iptali istemiyle dava açılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, olayda, kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şeklinde gerçekleştirilen ithalatlar için, kaynak kullanımını destekleme fonu payı ve fon payının matraha ilavesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilmesi gereken katma değer vergisinin, ithalatların dahilde işleme rejimi kapsamında gerçekleştirilmesi nedeniyle ithalat sırasında tahakkuk ettirilmesi söz konusu olmadığından, fon payı ve fon payının matraha dahil edilmesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisi yeni bir tahakkuk olup, rejim ihlalinin tespiti halinde doğrudan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilmiş bir işlem ile takibine olanak bulunmadığı sonucuna varıldığından, işlemin kaynak kullanımını destekleme fonu payının matraha eklenmesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisinde hukuka uyarlık bulunmadığı, dava konusu işlemin eşyanın yurda girişinde tahakkuk ettirilerek teminata bağlanan katma değer vergisine isabet eden kısmı yönünden ise davanın reddine ilişkin hüküm fıkrası Danıştay kararı ile onanarak kesinleştiğinden bu kısma ilişkin yeniden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, temyize konu kararın, bozma gerekçeleri doğrultusunda incelenmeksizin karara bağlandığı, vergi mevzuatının olaya usulsüz olarak uygulandığı; davalı idarece, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davalı idare tarafından istemin reddi gerektiği ileri sürülmüş, davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı idarenin temyiz istemi yönünden;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacının temyiz istemine gelince;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Bu konudaki istemin incelenebilmesi için başvuruda bulunanın istinaf incelenmesi sonucu Bölge İdare Mahkemesi tarafından verilen kararın bozulmasında menfaatinin bulunması gereklidir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı adına tescilli muhtelif tarih ve sayılı 54 adet beyannameyle dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyaya ilişkin olarak, dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin katma değer vergisi ile kaynak kullanımını destekleme fonu payının matraha eklenmesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisine ilişkin açılan davayı reddeden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik istinaf incelemesi sonrasındaki temyiz başvurusu üzerine, Dairemizin 01/10/2020 tarih ve E:2018/4286, K:2020/3462 sayılı kararıyla, kaynak kullanımı destekleme fonu payının matraha eklenmesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrasının bozulduğu, katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz isteminin ise reddedildiği, Bölge Dava Dairesince bozma kararına uymak suretiyle önceki kararının bozulan kısmı yönünden işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Dairemizce onanan, davaya konu katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrası, kesinleşmiş olup maddi anlamda kesin hüküm oluşturduğundan, anılan hüküm fıkrasına yönelik davacının temyiz iddialarının incelenmesine olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kaynak kullanımını destekleme fonu payının matraha eklenmesi suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Davacı tarafın temyiz isteminin ise İNCELENMEKSİZİN REDDİNE
4. … TL maktu harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 28/03/2023 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dava konusu 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin içeriğine dahil edilen kaynak kullanımını destekleme fonu payı ve katma değer vergisine ilişkin kısmına yönelik temyiz isteminin kabulü ile temyize konu kararın anılan kısmının bozma kararındaki karşı oyda yer alan maddi ve hukuki gerekçelerle bozulması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum.