Danıştay Kararı 7. Daire 2021/3613 E. 2023/782 K. 16.02.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2021/3613 E.  ,  2023/782 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3613
Karar No : 2023/782

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararının kesinleşmesi üzerine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 58. maddesi uyarınca hesaplanan haksız çıkma zammının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinin 5. fıkrasına göre, haksız çıkma zammının talep edilebilmesi için, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada verilen mahkeme kararının kesinleşmiş olması gerektiği; olayda, haksız çıkmaz zammına dayanak ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının Danıştay Yedinci Dairesinin 18/10/2018 tarih ve E:2018/3692, K:2018/4558 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, kesinleşen amme alacağı üzerinden hesaplanan haksız çıkma zammının tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Şirketin kanuni temsilcisi olmakla birlikte borcun ödenmemesinden dolayı hiçbir kusur ve sorumluluklarının bulunmadığı, olayda, kusursuz sorumluluğu düzenleyen 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesinin değil, kusura dayalı sorumluluğu düzenleyen ve özel hüküm niteliğinde olan 213 sayılı Kanun’un 10. maddesinin uygulanması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin kabulü ile 02/08/2022 tarih ve 31911 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 21/04/2022 tarih ve E:2021/119,K:2022/48 sayılı kararıyla haksız çıkma zammını düzenleyen 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 58. maddesinin 5. fıkrası iptal edildiğinden anılan hususun değerlendirilmesi suretiyle karar verilmek üzere Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu işlemin dayanağını oluşturan haksız çıkma zammını düzenleyen 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 58. maddesinin 5. fıkrası, 02/08/2022 tarih ve 31911 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 21/04/2022 tarih ve E:2021/119, K:2022/48 sayılı kararıyla iptal edildiğinden, anılan hususun değerlendirilmesi suretiyle karar verilmek üzere temyize konu kararın bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2. …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 16/02/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.