Danıştay Kararı 7. Daire 2021/3189 E. 2023/1267 K. 06.03.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2021/3189 E.  ,  2023/1267 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3189
Karar No : 2023/1267

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından 29/04/1999 tarihinde noter satış senediyle satın alınan … plakalı araç nedeniyle tesis edilen motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyeti işleminin iptali ve ihtirazi kayıtla beyan edilerek ödenen 6.032,69 TL vergi ve gecikme zammının yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, olayda, davacının 29/04/2009 tarihinde … plakalı aracı noter satış sözleşmesiyle satın aldığı, ancak adına trafik tescil kaydını yaptırmadığı, Mahkemelerince yapılan ara kararına cevaben davalı idare tarafından ibraz edilen bilgi ve belgelerin incelenmesinden aracın trafik tescil kaydının halen … Ticaret Anonim Şirketi adına olduğu, aracın satın alma tarihinden önce araç üzerine konulmuş rehin ve haciz şerhlerinin bulunduğu, bu durumda devri gerçekleştirilemeyecek araç için davacı adına motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı; öte yandan, Anayasa’nın 125. maddesi uyarınca idarenin, kendi işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu, bu kapsamda davacı tarafından adına haksız olarak tesis edilen motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyetine istinaden ihtirazi kayıtla beyan edilerek ödenen 6.032,69-TL vergi ve gecikme zammının tahsil tarihinden itibaren işletilecek tecil faizi oranında hesaplanan faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
İdare Hukukunun yerleşik içtihatlarından olan “taleple bağlılık” ilkesi uyarınca, İdari Yargı mercilerinde açılan davalarda Mahkemelerin, davacının istemi ile bağlı olduğu, istemi genişletecek veya daraltacak biçimde karar veremeyeceği açıktır.
İncelenen dosyada, dava dilekçesinde haksız olarak tahsil edildiği ileri sürülen vergilerin yasal faiziyle birlikte iade edilmesinin istenildiği görülmüştür. Dilekçede talep edilen yasal faizin kanuni dayanağı gösterilmemekle birlikte bu talepten, kanuni faize ilişkin özel düzenleme içeren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 1. maddesinde düzenlenen “kanuni faiz”in anlaşılması gerekmektedir.
Dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulması durumunda yargı yerince taleple bağlı kalınmayarak tecil faizine hükmedilmesi hukuka aykırılık teşkil edecektir.
Açıklanan hukuksal nedenler ve gerekçeyle, dava dilekçesinde, yasal/kanuni faiz talebinden, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un “Kanuni faiz” başlıklı 1. maddesinde düzenlenen faizin anlaşılması gerektiğinden, temyize konu kararın tecil faizine hükmedilmesine ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği oyu ile, kararın belirtilen kısmına katılmıyoruz.