Danıştay Kararı 7. Daire 2021/3054 E. 2023/467 K. 09.02.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2021/3054 E.  ,  2023/467 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3054
Karar No : 2023/467

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Nakliyat Limited Şirketi adına tanzimli …. tarih ve … sayılı yatırım teşvik belgesi kapsamında 2005 ve 2006 yıllarında işlem gören muhtelif tarih ve sayılı 5 adet serbest dolaşıma giriş beyannamesiyle ithal edilen eşyalara ilişkin katma değer vergisi, kaynak kullanımını desteleme fonu payı, gecikme faizi ve cezai faizin tahsili amacıyla davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre şirket ortağının amme alacağı nedeniyle sorumluluğundan bahsedilebilmesi için alacağın şirket adına kesinleşmiş olması gerektiği, anılan Kanun hükümleri uyarınca, şirket ortağı hakkında takip yapılabilmesi için öncelikle asıl borçluya yönelik tarh, tebliğ ve tahakkuk işlemlerinin usulüne uygun olarak yapılması, amme alacakları süresinde ödenmediği takdirde Kanun’da belirtilen takip yollarının tüketilmesi, bunlara karşın amme alacağının tahsil edilememesi ya da tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması halinde, amme alacaklarının tahsili amacıyla şirket ortağı ya da kanuni temsilci adına ödeme emri düzenlenmesi mümkün olmakla, olayda, yatırım teşvik belgesinin iptal edilmesinden sonra 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 197. maddesinin 2. fıkrasında, yapılan denetimler sonucunda hiç alınmadığı veya noksan alındığı belirlenen gümrük vergilerine ilişkin tebligatın, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl içinde yapılacağı ve yükümlüsüne itiraz ve dava açma olanağı sağlanması gerekirken, bu usule uyulmadan, tahakkuk aşaması tamamlanmadan 6183 sayılı Kanun’un 37. maddesi uyarınca asıl borçlu şirket adına işlem tesis edilip tebliğ edildiği ve akabinde ödeme emri düzenlendiği anlaşıldığından, usulüne uygun olarak tahakkuk ettirilmeyen amme alacağının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyen amme alacağının tahsili amacıyla davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2023 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında … sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile yatırım yapacak müteşebbislere çeşitli imkanlar sağlanarak destekler verileceği düzenlenmiştir. Kararın amaç başlıklı 1. maddesinde; “Bu kararın amacı; kalkınma planları ve yıllık programlarda öngörülen hedefler doğrultusunda tasarrufların katma değeri yüksek yatırımlara yönlendirilmesine, üretim ve istihdamın artırılmasına…” şeklinde belirlenmiş olup, verilen destek unsurlarına rağmen taahhütlerin yerine getirilememesi halinde destek unsurlarının geri alınacağına dair düzenleme işbu kararın 28. maddesinde; “(1) Bu karar ile uygulama mevzuatında belirlenen hükümlere aykırı davranan yatırımcıların teşvik belgeleri bu maddenin ikinci fıkra hükmü saklı kalmak kaydıyla iptal edilir.” şeklinde yer verilmiş, teşvik belgelerinin iptal edilmesi veya kısmi müeyyide uygulanması halinde sağlanan desteklerin 6183 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde yatırımcıdan geri alınacağı düzenlemesi ile tahsilatın kanun yolunu belirlemiştir.
Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararın Uygulanmasına İlişkin yayımlanan Tebliğ (No:…) in 3. maddesinde teşvik belgesi tanımlanmıştır. Buna göre; “Teşvik belgesi yatırımın karakteristik değerlerini ihtiva eden, yatırımın bu değerler ve tespit edilen şartlara uygun olarak gerçekleştirilmesi halinde üzerinde kayıtlı destek unsurlarından istifade imkanı sağlayan bir belge olup kararın amaçlarına uygun olarak gerçekleştirilecek yatırımlar için düzenlenir.” hükmü ile yatırım teşvik belgesinin neleri ihtiva ettiği belirtilmek suretiyle tanımlanmıştır.
Bu bağlamda yatırım teşvik belgesi üzerinde destek unsurlarının belirtildiği ve bu belgelerin kimlere hangi destek unsurları ile verildiği Resmi Gazete’de yayınlanarak ilan edilmekte aynı şekilde iptal edilen belgelerde Resmi Gazete’de yayınlanarak ilan edilmektedir.
Bakanlar Kurulu kararı ile yatırımların teşviki amaçlı sağlanan devlet desteklerinin taahhüdün yerine getirilemediği durumlarda geri alınmasına ilişkin usul yine bu karar ile müeyyide başlıklı 28. maddesinde düzenlenmiş olup, teşvik belgelerinin iptal edilmesi veya kısmi müeyyide uygulanması halinde sağlanan destekler 6183 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde yatırımcıdan geri alınacağı sarih olarak belirtilmiştir.
Keza, yatırım teşvik belgesinin iptali idari bir işlem olup, ancak bu işleme karşı iptal davası açılması halinde iptal sebebinin hukuka uygunluğunun denetimi yapılabilecektir. İptal davasının açılmaması halinde veya açılıp reddedilmesi halinde iptal işleminin yasaya uygunluğu gerçekleşmiş olacağından destek unsurlarının 6183 sayılı Yasa gereği tahsilinin sağlanması destek sağlayan mevzuatın (BKK) gereği olmakla dosya kapsamında idari işlemin iptaline yönelik bir iddia da bulunmadığından, 6183 sayılı Yasa ile takibe başlanarak 37. madde düzenlemesi ile asıl borçluya yapılan bildirim hukuka uygun olmakla, ödeme emrinin diğer yönlerden hukuka uygunluğunun incelenmek üzere kararın bozulması gerektiği oyu ile, Daire kararına katılmıyorum.