Danıştay Kararı 7. Daire 2020/673 E. 2022/5136 K. 14.12.2022 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2020/673 E.  ,  2022/5136 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/673
Karar No : 2022/5136

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ….

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Tarım Ürünleri Sanayi İthalat İhracat ve Pazarlama Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyanın kıymetinin, İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’de öngörülen birim kıymete yükseltilmesi suretiyle beyan edilerek ödenen vergilerin iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine dair karara vaki itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine; eşyanın gümrük kıymetinin satış bedeli yöntemine göre belirlenen fiyatı olduğu, satış bedeli yöntemine göre gümrük kıymetinin tespit edilemediği durumda sırasıyla diğer yöntemlere göre gümrük kıymetinin belirleneceği, davalı idarece, beyannameler eki fatura tutarının gerçeği yansıtmadığı yolunda herhangi bir tespit yapılmadığı gibi, eşyanın kıymetinin gerçek satış bedeline göre düşük olduğu hususunda yapılmış bir inceleme ve araştırmanın da bulunmadığı, dolayısıyla belirtilen kurallara uyulmadan yapılan tahakkukta hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline ve fazladan ödenen vergilerin iadesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 61. maddesi uyarınca davacının beyanının bağlayıcı olduğu, davacı tarafından serbest irade ile beyanda bulunulduğu, tesis edilen işlemin hukuka aykırı olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 4. maddesi: “Gümrük idareleriyle muhatap olan kişiler, bu Kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile bunlara dayanılarak çıkarılan mevzuat hükümlerine uymak; gümrük idarelerinin gerek bu Kanunda gerek diğer mevzuat hükümlerine göre yapacağı gözetim ve kontrollere tabi olmak; bu idarelerin kendi adına veya başka idareler nam veya hesabına tahsil edeceği her tür vergi, resim, harç ve ücretleri ödemek veya bunları teminata bağlamak; mevzuat hükümlerinin uymayı zorunlu kıldığı her tür işlemleri yerine getirmekle sorumludurlar.” düzenlemesini haizdir.
Gözetim uygulamasının, bazı malların ithalatının o malın yerli üreticileri ve ülke ekonomisi üzerinde olumsuz sonuçlar yaratıp yaratmadığının tespit edilmesi amacını taşıdığı bilinmekle, yüksek miktarda ve düşük kıymet ile ithal edilen eşyanın ciddi bir artış sürecinde ithalatının izlenebilmesi amacıyla mevzuatla getirilen ve korunan hukuki yararın gerçekleşmesinin sağlanması amacıyla gözetim belgesi alma zorunluluğu getirildiği mevzuatın incelenmesinden anlaşılmakta ve kabul edilmektedir.
Olay tarihinde yetkili idare tarafından düzenlenerek Resmi Gazete’de yayınlanan tebliğ ile, tebliğde belirtilen malların belirlenen birim kıymetin altında olması halinde ithalatın “gözetim belgesine” tabi olduğu, bu düzenleme ile belirtilen malların ancak bu belge ile ithal edileceği genel düzenleyici işlem ile (tebliğ) ilan edilmiştir.
Dava konusu ithal edilen mallar bu tebliğ kapsamında olup, yükümlü “serbest dolaşıma giriş beyannamesi “ne eklenmesi gereken işbu belgeyi almak yerine, kendi iradi beyanı ile hata ve yanılma olmaksızın verginin matrahını yurtdışı gider olarak göstermek suretiyle, tebliğde belirtilen miktara ulaştırarak, “gözetim belgesi” almaksızın mallarını serbest dolaşıma soktuğu bilahare kendi iradesi ile yapmış olduğu bu işlemin hukuka aykırı olduğu iddiası ile Kanun’un 211.maddesi dayanak gösterilmek suretiyle ödediği vergileri geri talep etmekte olduğu ve bu durumun tekrar eden döngü haline geldiği görülmektedir.
211. maddenin 2. fıkrasında iade şartı olarak “kanunen ödenmemesi veya tahakkuk ettirilmemesi gereken gümrük vergilerinin iade edileceği ancak ilgili kişinin kasten yaptığı bir tahrifat sonucunda ödenmiş veya tahakkuk ettirilmişse bu vergilerin geri verilmesine ilişkin taleplerin kabul edilmeyeceği” emredici hüküm olarak belirtilmiştir. 18/07/2021 tarih 7333 sayılı kanun ile maddeye ek cümle getirilmek suretiyle de maddenin amacının teyit eden “ticaret politikası önlemlerin tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması sonunda ödenmiş veya tahakkuk ettirilmişse bu taleplerin kabul edilmeyeceği” ibaresi eklenmiştir.
Bu durumda Tebliğ ile belirli bir CIF değerin altında ve belirli miktarların üzerinde ithal edilmek istenen eşyanın gözetim uygulaması kapsamına tabi kılınan eşya için gözetim belgesi almak amacıyla anılan belgeyi vermeye yetkili Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğüne davacı tarafından başvuruda bulunulup bulunulmadığının, araştırılarak fazladan ödendiği ileri sürülen vergilerin 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca geri verilip verilemeyeceğinin saptanması suretiyle bir karar verilmesi gerektiğinden temyize konu kararın bozulması gerektiği oyu ile, Daire kararına katılmıyorum.