Danıştay Kararı 7. Daire 2020/2245 E. 2020/4118 K. 20.10.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2020/2245 E.  ,  2020/4118 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2245
Karar No : 2020/4118

TEMYİZ EDENLER: 1- (DAVALI) … Vergi Dairesi Müdürlüğü
2- (DAVACI) … Limited Şirketi
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, şirketin 2013 yılı hesap ve işlemlerinin sahte fatura kullanımı yönünden incelenmesi neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden, 2013 yılının Şubat ilâ Aralık aylarının (1.) ve (2.) dönemleri için tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle re’sen tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergilerine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla davacının 2013 yılında katık alışında bulunduğu üç firmanın düzenlediği faturaların sahte olduğundan bahisle 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca yaptığı özel tüketim vergisi indirimlerinin reddi suretiyle dava konusu tarhiyatın yapıldığı, uyuşmazlığın çözümünün bu üç firma hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının incelenmesine bağlı olduğu, davacıya fatura düzenleyen … Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki; ithal etmiş gibi göründüğü malları aslında ithal etmediği, ithalatta bulunan firmaların Bs formları ile bildirilmediği, şirket adına kayıtlı araç ve gayrimenkulün bulunmadığı, alım yaptığı firmalar hakkında bir çoğunun sahte fatura ticareti yaptığı yönünde tespitler bulunduğu, kapasite raporlarını aşar düzeyde fatura düzenlediği, mal satışını karşılayacak teçhizat ve malzemenin bulunmadığı ve vergi tekniği raporunda yer verilen diğer tespitlerden, ilgili firmanın davacı şirkete düzenlediği faturaların sahte olduğu kanaatine ulaşıldığı; … Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki, 2013 yılında TÜPRAŞ’tan alımlarının olmadığı, üretimlerinin yeminli mali müşavir üretim tasdik raporlarıyla tevsik edilmediği, alış ve satış yapılan firmaların çoğunlukla aynı firmalar olduğu ve aralarında satış yaptıkları ürünlerin aynı niteliğe sahip olduğu, birbirlerine yaptıkları ödemelerin çek ve senetle yapıldığının beyan edilmesine rağmen, tahsilatlara ilişkin kaydın bulunmadığı, 2012 yılının Temmuz dönemi itibari ile mal stoğunun bulunmadığı, yeminli mali müşavir üretim tasdik raporlarında yer verilen tespitlerin beyanlar ile uyum sağlamadığı, teknik olarak üretimi zor ve maliyetli olmasına rağmen, üretildiği beyan edilen ürünlerin yeniden üretime sokularak farklı üretilmiş bir ürün gibi belge kayıt sistemine dahil edildiği, Ba-Bs bildirimleri arasındaki uyumsuzluklar ve ilgili vergi tekniği raporunda yer verilen diğer tespitlerden, firmanın ilgili yılda davacıya düzenlediği faturaların sahte olduğunun anlaşıldığı; … Limited Şirketi hakkında, uyuşmazlık konusu yılda herhangi bir yoklama tutanağının bulunmadığı, alım yaptığı firmalar hakkındaki olumsuzlukların, tek başına ve başka ispat vasıtaları ile desteklenmeksizin, uyuşmazlık konusu dönemde adı geçen firmanın düzenlediği tüm belgelerin sahte olarak kabul edilmesi sonucunu doğurmayacağı, diğer yandan, uyuşmazlık konusu dönemde mükellefin gerçek bir faaliyetinin bulunup bulunmadığı, faaliyet hacmi ile orantılı makine teçhizat ve işgücüne sahip olup olmadığı yönünde herhangi bir tespitte bulunulmadığı hususları bir arada değerlendirildiğinde, uyuşmazlık konusu dönemde ilgili firmanın düzenlediği tüm faturaların sahte olduğu hususunun somut ve hukuken kabul edilebilir nitelikte delillerle ortaya konulamadığının anlaşıldığı, vergi ziyaı cezalarına tekerrür hükümlerinin uygulanması ile ilgili olarak; 2010 yılında geçici vergi ödenmediği halde kurumlar vergisi beyannamesinde ödenmiş gibi mahsup edilmek suretiyle vergi ziyaına sebep verildiğinden bahisle düzenlenen 21/05/2012 tarihli vergi ceza ihbarnamesinin 06/06/2012 tarihinde şirket müdürüne tebliğ edildiği, bunun üzerine davacı şirket tarafından 05/07/2012 tarihinde indirim talebinde bulunulduğu ve cezanın 05/07/2012 tarihli tahakkuk fişi düzenlenerek kesinleştiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 339. maddesinde yer alan tekerrür hükümleri, davacı hakkında kesilen vergi ziyaı cezasının kesinleştiği 2012 yılını takip eden 2013 yılının başından itibaren uygulanabileceğinden, dava konusu vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uygulanan kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle … Limited Şirketi ve … Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan özel tüketim vergileri ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezaları yönünden davanın reddine, … Limited Şirketinin düzenlediği faturalardan kaynaklanan özel tüketim vergileri ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezalarının iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine, tarhiyatın … Limited Şirketinin düzenlediği faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin davanın reddi yolundaki hüküm fıkrasının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacının istinaf başvurusunun kısmen reddine, davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne ve davalı idarenin istinaf başvurusunun ise kabulüne karar verilerek, kararın tarhiyatın … Limited Şirketinin düzenlediği faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrası ile … Limited Şirketinin düzenlediği faturalardan kaynaklanan kısmının iptaline ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına karar verildikten sonra; … Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporu ve dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin düzenlenen faturaların sahte belge niteliğinde olduğunu ortaya koyacak nitelikte yeterli delil içermediği, … Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer verilen tahakkuk eden vergilerin ödenmediği, şirket müdürünün akaryakıt kaçakçılığı için teşekkül ettirilen şebekenin örgüt yöneticisi olduğu, katık maddelerine ilişkin olumsuz tespitlerin akışkanlık düzenleyici madde üretiminin gerçek olmadığını gösterdiği, yasal defter ve belgelerinde üretildiği ve satıldığı belirtilen ürünlerin gerçekte üretilmediği ve satılmadığı yolundaki tespitler ile raporda yer verilen diğer tespitlerden, firmanın ilgili yılda davacıya düzenlediği faturaların sahte olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile dava konusu vergi ziyaı cezalı tarhiyatın … Limited Şirketinden kaynaklanan kısmının iptaline, … Limited Şirketinden kaynaklanan kısmı ve bu vergiler üzerinden kesilen vergi ziyaı cezalarının tekerrür uygulanarak arttırılan kısımları yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davalı idarece, … Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerin sahte fatura düzenlendiğini ortaya koyduğu; davacı tarafından, vergi inceleme raporunda re’sen takdir nedeninin bulunmadığı ve karşıt incelemenin yapılmadığı ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMALARI: Davacı tarafından savunma verilmemiş, davalı idarece ise temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz istemlerinin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının ONANMASINA,
3. Hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL’den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, Dairece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 20/10/2020 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
… Limited Şirketi hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu ile kurumun mükellefiyet tesis ettirildiği tarihten itibaren düzenlediği tüm fatura vb. belgelerin tamamının hiçbir mal ve hizmet karşılığı olmadan komisyon karşılığında düzenlenmiş sahte belge olarak kabul edildiği, defter ve belgelerine de ulaşılamadığı tespitlerine yer verildiği anlaşıldığından kararın bu kısmının bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.