Danıştay Kararı 7. Daire 2020/1474 E. 2023/462 K. 09.02.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2020/1474 E.  ,  2023/462 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1474
Karar No : 2023/462

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Madeni Eşya ve Makina Sanayi Anonim Şirketi adına 2005 yılında tescilli muhtelif tarih ve sayılı 9 adet beyanname ile … sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyaların süresi içinde yurt dışı edilmediğinden bahisle teminatların irat kaydedilmesinden sonra bakiye kalan gecikme faizi ile para cezalarından oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle dava açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; ödeme emirleri ile takip edilen amme alacaklarının vade tarihlerinin asıl borçlu şirket açısından 24/12/2011 olduğu, 2012 yılında ödeme emirlerinin tebliğ edilmesiyle kesilen tahsil zamanaşımı süresinin 01/01/2013 tarihinden itibaren yeniden işlemeye başladığı, en geç 31/12/2017 tarihine kadar tahsil edilmesi gereken dava konusu amme alacaklarının bu süre içerisinde tahsil edilmediği, ayrıca, olayda, zamanaşımını kesen veya durduran sebeplerin de mevcut olmadığı anlaşıldığından, asıl borçlu açısından tahsil zamanaşımına uğramış olan amme alacağının tahsili amacıyla davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dosyanın incelenmesinden, 18/04/2003 ve 27/05/2004 tarihli Ticaret Sicili Gazetelerinde yayımlanan genel kurul tutanakları ile şirketin yönetim kurulu üyeliklerine …, … ve …’nun seçildiği, yapılan toplantılarda yönetim kurulu üyelerinden herhangi birisinin imzası yanında ikinci dereceden imza yetkilileri olarak işletme müdürü … ve Dış Ticaret Müdürü …’ın temsil ve ilzama yetkili kılınmasına karar verildiği, bu durumda, yönetim kurulu üyesi olmayan davacıya verilen ikinci derece imza yetkisinin kendisine kanuni temsilci sıfatı kazandırmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emri düzenlenmesinin hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu aleyhine usulüne uygun takibat yapılmasına rağmen sonuç alınamadığı, yapılan tahsilatlar nedeniyle alacağın zamanaşımına uğramadığı, şirketin 30/04/2004 tarihli genel kurulunda davacıya ikinci derecede imza yetkisi verildiğinden tesis edilen işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.