Danıştay Kararı 7. Daire 2020/1238 E. 2023/144 K. 27.01.2023 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2020/1238 E.  ,  2023/144 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1238
Karar No : 2023/144

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Led Aydınlatma Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyaların fiziki muayenesi sonucu şebeke elektriği ile çalıştığı ve pil yerinin bulunmadığı tespit edildiğinden bahisle ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük, ilave gümrük ve katma değer vergileri ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca karara bağlanan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; olayda, dava konusu ödeme emrinin posta yoluyla davacı şirketin çalışanının imzasına tebliğ edildiği 22/02/2019 tarihini izleyen günden itibaren 15 günlük süre içerisinde davanın açılması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 12/03/2019 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığı, öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, davada süre aşımının bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. … TL maktu harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 27/01/2023 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 94. maddesinin 2. fıkrasında, tüzel kişilere yapılacak tebligatın, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine yapılacağı, kendisine tebligat yapılacak kimsenin adreste bulunmaması halinde ise ikametgah adresinde bulunanlardan veya iş yerlerinde memur ya da müstahdemlerinden birine yapılacağı düzenlenmiştir.
Dava konusu edilen ödeme emrinin, davacı şirketin daimi çalışanının imzası alınmak suretiyle 22/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve davanın süresinden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; tebliğin muhatabı tüzel kişinin iş yerinde evrak müdürlüğü gibi bu tür işlerle vazifelendirilmiş kimseler olacağından, tebliğ yapılan şahsın şirketin daimi çalışanı olmadığı yönündeki davacı iddialarının dikkate alınması ve gerekli araştırmanın yapılarak karar verilmesi gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyorum.