Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2019/3698 E. , 2022/5085 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3698
Karar No : 2022/5085
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) … Tanıtım Organizasyon Hizmetleri Turizm Otomotiv Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) … Bakanlığı adına
… Gar Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında ithal edilen “havai fişek” cinsi eşya ile ilgili olarak gözetim uygulaması nedeniyle fazladan ödenen gümrük ve katma değer vergilerinin 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine dair karara vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali ile fazladan ödenen vergilerin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğde belirtilen kıymetin, eşyanın, 4458 sayılı Gümrük Kanunu hükümlerine göre belirlenmiş gerçek satış bedeli olmadığı, dolayısıyla ortada kanunen ödenmesi gereken herhangi bir vergi bulunmadığından gözetim önlemlerinin yanlış uygulanması suretiyle fuzulen tahsil edildiği anlaşılan gümrük ve katma değer vergilerinin geri verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine dair karara vaki itirazın reddine ilişkin işlemin gözetime isabet eden kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı; ancak dava dilekçesinde 47.870,00-TL gümrük vergisi ile 141.181,00-TL katma değer vergisinin iadesi istenilmişse de, gözetim farkından kaynaklanan gümrük vergisinin 47.760,18-TL, katma değer vergisinin 140.855,79-TL olduğunun anlaşılması karşısında, iade talebinin anılan tutarları aşan kısmının reddinin icap ettiği gerekçesiyle dava konusu işlemin kısmen iptali ile gözetim uygulaması nedeniyle fazladan ödenen vergilerin tahsil tarihinden hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine, fazlaya ilişkin kısmı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularına konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, eşyanın fatura kıymetini aşan tutara isabet eden vergilerin iadesinin gerektiği; davalı idarece, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz istemlerinin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. … TL maktu harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 13/12/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Mevzuat hükümleri uyarınca bir malın ithalatında, yerli üreticilerin zarar görmesine sebebiyet verebilecek miktarda artış olup olmadığının belirlenebilmesi için o malın ithal seyrinin izlenmesi amacıyla re’sen veya üreticilerin başvurusu üzerine yapılan inceleme sonucunda o eşya için Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğünce düzenlenen bir gözetim belgesi ibrazı zorunluluğu getirilmektedir.
Gözetim uygulaması ithalat nedeniyle ilave bir vergisel yükümlülük getirme amacına yönelik veya korunma önlemi niteliğinde bir uygulama değil, ithalatın izlenmesi amacına yönelik bir uygulamadır.
Gözetim belgesi alınması gerektiği halde bundan kaçınarak eşyanın kıymetinin Tebliğ’de belirlenen kıymete yükseltilmesi suretiyle ithalatın gerçekleştirilmesi, mevzuata aykırı olduğu gibi iyiniyet kuralları ile de bağdaşmamakta, uygulamada gözetim belgesi alan yükümlüler aleyhine de eşitsiz bir durum oluşturmaktadır. İdarenin yükümlüden gözetim belgesi temin etme olanağı da hukuken ve fiilen ortadan kalkmış olmaktadır. Bunun sonucunda, ilgili düzenleyici işlem idarece geri alınmış ya da yargı kararıyla iptal edilmiş olmamasına rağmen düzenleyici işlem ile (Tebliğ) getirilen gözetim uygulaması ve 4458 sayılı yasanın, 61. maddesi ile düzenlenen beyanın bağlayıcılığı ilkesi de fiilen askıya alınmış olmaktadır.
İdarenin gözetim uygulamasına tabi eşyaya ilişkin gözetim belgesini ibraz etmeyen ithalatçıyı beyanını gözetim kıymetine yükseltmeye zorladığı iddiasının kabulünü gerektiren bir durum bulunmadığı eşyanın kıymetinin tebliğde belirtilen meblağa yükseltilmesi suretiyle, kıymet unsurunun üstü kapatılarak, idarenin kıymet incelemesi yapma imkanı ve belge alınması gerektiren durumun tespiti engellenmektedir. Bu süreçte, 4458 sayılı Kanun hilafına ilgililer tarafından kötüye kullanıldığının Kanun koyucu tarafından tesbiti üzerine, 18/07/2021 tarihinde Kanun’un 211. maddesine eklenen cümle ile “ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması sonucunda ödenmiş veya tahakkuk ettirilmişse bu vergilerin geri verilmesi veya kaldırılmasına ilişkin talepler kabul edilemez” emredici hükmü getirilmekle, işbu taleplerin kabul edilmeyeceği hususu da tekrar teyit edilmiştir.
Bu durumda Tebliğ ile belirli bir CIF değerin altında ve belirli miktarların üzerinde ithal edilmek istenen eşyanın gözetim uygulaması kapsamına tabi kılınan eşya için gözetim belgesi almak amacıyla anılan belgeyi vermeye yetkili Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğüne davacı tarafından başvuruda bulunulup bulunulmadığının, araştırılarak fazladan ödendiği ileri sürülen vergilerin 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca geri verilip verilemeyeceğinin saptanması suretiyle bir karar verilmesi gerektiğinden temyize konu kararın bozulması gerektiği oyu ile, Daire kararına katılmıyorum.
(XX)- KARŞI OY:
İthalatta Gözetim ve Korunma Uygulanmasına İlişkin Tebliğde belirtilen birim kıymetin eşyanın Gümrük Kanunu hükümlerine göre belirlenmiş gerçek satış bedeli olmaması, eşyanın satış bedelinin ise beyanname ekinde sunulan faturada gösterilen kıymet olması karşısında, alıcı ve satıcı arasında bir ilişki bulunduğu ve bu ilişkinin eşyanın beyan edilen kıymetini etkilediği ya da davacı tarafından ibraz edilen bilgi ve belgelerde yazılı kıymetin gerçeği yansıtmadığı yolunda herhangi bir tespitin yapılmadığı da göz önünde bulundurulduğunda, davacı tarafından beyan edilen yurt dışı giderin tamamının eşya kıymetinin bir unsuru olarak kabulü mümkün değildir.
Bu nedenle, davalı idarece eşyaya ait faturada gösterilen kıymet dışında herhangi bir kıymetin varlığının iddia edilmediği olayda, ithalatta gözetim uygulaması sebebiyle yurt dışı gider olarak beyan edilen tutar üzerinden tahakkuk ettirilen vergilerde hukuka uyarlık görülmediğinden, davacının temyiz isteminin kabulü ile, temyize konu kararın, davanın reddine dair hüküm fıkrasının bozulması gerektiği oyuyla, Dairemiz kararının belirtilen kısmına katılmıyorum.