Danıştay Kararı 7. Daire 2019/281 E. 2020/5185 K. 17.12.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2019/281 E.  ,  2020/5185 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/281
Karar No : 2020/5185

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Kimya ve Madeni Yağ Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av….

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Boya ve vernik imalatı faaliyetinde bulunan davacının ürettiği ürünlerin “esas unsur olarak ağırlık itibarıyla %70 veya daha fazla petrol yağı” içerdiğinden 34.03 yerine 27.10 pozisyonunda yer aldığının tespit edildiğinden bahisle, 2011 yılının Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Aralık aylarının (1. ve 2.) dönemleri ile Kasım ayının (2.) dönemine ilişkin olarak re’sen tarh olunan özel tüketim vergileri ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezalarının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, esas unsur olarak ağırlık itibarıyla %70 veya daha fazla petrol yağları veya bitümenli minerallerden elde edilen yağları içerip içermediğinin tespiti amacıyla Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü’nden bir öğretim üyesi, bir yeminli mali müşavir ve bir de serbest mali müşavirden oluşturulan üç kişilik heyet tarafından düzenlenen rapordaki tespitlerin tarife yorum kuralları kapsamında izahname ve açıklama notları çerçevesinde Mahkemelerince değerlendirilmesi suretiyle davacı şirketçe üretilen malların bir kısmının petrol yağı oranı %70 ten daha fazla olduğundan bu ürünlerin “petrol yağları ve bitümenli minerallerden elde edilen yağlar (ham yağlar hariç); esas unsur olarak ağırlık itibariyle %70 veya daha fazla petrol yağları ve bitümenli minerallerden elde edilen yağları içeren ve tarifenin başka yerine belirtilmeyen veya yer almayan müstahzarlar atık yağlar” olup 27.10 GTİP’inde yer aldığı, kalan kısmının ise hammadde ve/veya katığın baz yağ oranı bilinmediği için kimyasal özellikleri tespit edilemediğinden 27.10 GTİP’inde olduğu davalı idarece tereddüte yer vermeyecek somut bir şekilde kanıtlanamadığı sonucuna varılarak, yapılan hesaplamaya göre üretilen ürünün 27.10 GTİP’li kısmına ilişkin özel tüketim vergisi ile bu tutar üzerinden hesaplanan bir kat vergi ziyaı cezasına ilişkin kısmında hukuka aykırılık; bu tutarları aşan kısımlarında ise hukuka uyarlık bulunmadığı; dava konusu bir kat vergi ziyaı cezasının yüzde elli oranında artırılmasına ilişkin vergi tarhiyatına ait davalı idarece tesis edilen ve davacı şirkete tebliğ edilen vergi/ceza ihbarnamesi ile anılan cezalı tarhiyatın dayanağı olan vergi inceleme raporunda vergi ziyaı cezasının hangi kanunun hangi maddesi uyarınca yüzde elli oranında artırıldığının ve kanuni dayanağının belirtilmemesi nedeniyle, davacı şirketin savunma hakkını gereği gibi kullanmasına olanak tanındığından söz etmek mümkün olmadığı gibi bu durumun yargısal denetimi de güçleştirdiği hususu birlikte değerlendirildiğinde davacı şirket adına kesilen vergi ziyaı cezalarının tekerrür nedeniyle arttırılan kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin kısmen iptaline kısmen de davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın iptale ilişkin hüküm fıkrasının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların kararın anılan hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu 2011 yılının Ocak dönemi için salınan vergi toplamı 411.277,12 TL olmasına karşın Mahkemece 411.237,09 TL de hukuka aykırılık bulunmadığına karar verildiğinden söz konusu maddi hatanın düzeltilmesi gerektiği, şirketin 2011 yılı muhtelif dönemlerinde üretimini gerçekleştirip tarife cetvelinin 3811.21.00.90.00 GTİP’te beyan ettiği akışkanlığı düzenleyici ürünler ile 3403.19.10.00.00 GTİP’te beyan ve imal ettiği madeni yağların aslında 2710.19.91.00.25 GTİP’te olduğu tespit edildiğinden, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınan baz yağ kullanılarak elde edilen mamullerin GTİP’i farklı göstermek suretiyle satıldığı ve bu suretle özel tüketim vergisi kaybına sebebiyet verildiği tespit edildiğinden davacı şirket adına re’sen salınan özel tüketim vergileri ile tekerrür hükümleri uygulanarak %50 oranında arttırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Dosyanın incelenmesinden ara kararına verilen cevapta dava konusu vergi ziyaı cezalarına tekerrür hükümleri uygulanmasının dayanaklarına ilişkin bilgi ve belgeler sunulduğundan, sadece ihbarnamede tekerrür hükümlerinin uygulandığına dair ibarenin bulunmaması ihbarnameyi sakatlamayacağından mahkeme kararının tekerrür hükümleri uygulanarak artırılan vergi ziyaı cezasının iptaline ilişkin hüküm fıkrasına bozulması gerektiği, vergi aslı ve cezası yönünden usul ve yasaya uygun olan işlemin kısmen iptaline kısmen de davanın reddine ilişkin kısmının ise onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine,17/12/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.