Danıştay Kararı 7. Daire 2018/295 E. 2022/481 K. 11.02.2022 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2018/295 E.  ,  2022/481 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/295
Karar No : 2022/481

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, takdir komisyonu kararlarına istinaden, 2010 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için adına tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, İzmir Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığının iş emrine istinaden, davacının 2010 yılı hesaplarının özel tüketim vergisi yönünden incelemeye alındığı, inceleme elemanının 16/12/2015 tarihli yazısı ile davacının takdir komisyonuna sevk edilmesinin istenilmesi üzerine, 17/12/2015 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, akabinde takdir işlemlerine esas teşkil etmek üzere 12/02/2016 tarihli vergi tekniği raporunun düzenlendiği ve komisyonca anılan rapor ve ekleri dikkate alınmak suretiyle belirlenen matrah üzerinden dava konusu cezalı tarhiyatların yapıldığı bu durumda, sırf zamanaşımını durdurmak amacıyla yapılan takdire sevk işlemi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 114. maddesinde belirtilen zamanaşımı süresini durdurmayacağından, davacı hakkında uyuşmazlık konusu husus ile ilgili olarak inceleme yapılmadan takdir komisyonuna sevkine istinaden, takdir işlemlerine esas teşkil etmek üzere zamanaşımı süresinin dolmasından sonra düzenlenen vergi tekniği raporu dikkate alınarak belirlenen matrah farkı üzerinden yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle davaya konu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Bornova Vergi Dairesi Müdürlüğünün mükellefi olan … Petrol Ürünleri Limited Şirketi hakkında sahte fatura düzenlemekten dolayı hazırlanan vergi tekniği raporunda bu mükellefin düzenlediği faturaları kullananlar için inceleme yapılmasının istenildiği, söz konusu mükellefler arasında davacı da yer aldığından faturaları kayıtlarına dahil ettiği dönemler için incelemeye sevk edildiği, takdir komisyonlarının görevlerini yaparken takdir sebeplerinin bulunup bulunmadığını incelemeyeceğinin kabul edildiği, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY:
Temyiz başvurusu; davacı tarafından, takdir komisyonu kararlarına istinaden, 2010 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için adına tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle açılan davada verilen cezalı tarhiyatın iptaline ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın bozulması istemine ilişkindir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 114. maddesinin 1. fıkrasında, vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmiyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı; 2. fıkrasında; “Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması, zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkûr komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam eder. Ancak işlemeyen süre her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamaz.” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davaya konu vergi ve cezaların tarh zamanaşımı süresi dolmadan 17/12/2015 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, 08/08/2016 tarihli takdir komisyonu kararı ile matrah takdir edildiği, söz konusu kararın 11/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Bu durum karşısında, söz konusu vergilerin zamanaşımına uğradığından söz edilemeyeceğinden, kararın iptale ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz isteminin esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerektiği oyu ile, Dairemiz kararına katılmıyoruz.