Danıştay Kararı 7. Daire 2018/1847 E. 2020/3900 K. 13.10.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2018/1847 E.  ,  2020/3900 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/1847
Karar No : 2020/3900

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Bakanlığı adına … Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Birliği
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: … no’lu TIR karnesi muhteviyatı eşyaya ilişkin işlemlerin usulüne uygun olarak sonlandırılmadığından bahisle, karne hamilinden tahsil edilemeyen gümrük, katma değer ve ilave gümrük vergilerinin davacının kefil Kuruluş sıfatıyla sorumlu tutulduğu kısmının ödenmesi talebine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K… sayılı kararıyla, Mahkemelerinin … esas numarasına kayıtlı olan dava dosyasındaki uyuşmazlık konusu ödeme talebine ilişkin tahakkuk işleminin tahsilatının itiraz sebebiyle durduğu, itirazın reddi üzerine davacıya gönderilen dava konusu işlemin yeni bir karar niteliğinde olmadığı, aksine karne hamili firmaca yapılan itirazın sonucuna göre bildirim niteliğinde bir işlem olduğu, bu haliyle dava konusu işlemin idari yargı merciinde dava konusu edilebilecek kesin ve yürütülebilir nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu işlemin, davacının hukukunu olumsuz yönde etkileyen, idarenin tek yanlı ve kesin ve yürütülebilir nitelikte bir işlemi olduğu, bu durumda mahkemece verilen davanın incelenmeksizin reddi yolundaki kararda hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf isteminin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra, uyuşmazlığın esasının incelenmesine geçildiği, dava konusu işlemin dayanağı durumundaki tahakkuk işlemi … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla iptal edildiğinden, dava konusu işlemin hukuki dayanağının kalmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Eşyanın yurtdışı edilmediğinin tespiti üzerine, kefil Kuruluştan önce tüm yasal imkanlar kullanılarak doğrudan sorumlu şirket nezdinde araştırmaya gidildiği, ancak tahsilatın gerçekleştirilememesi sonucu söz konusu vergilerin ödenmesi talebiyle yasal süresinde davacı kuruma başvurulmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Vergi mahkemesince ilk inceleme üzerine verilen karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işin esası hakkında verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
… no’lu TIR karnesi muhteviyatı eşyaya ilişkin işlemlerin usulüne uygun olarak sonlandırılmadığından bahisle, karne hamilinden tahsil edilemeyen gümrük, katma değer ve ilave gümrük vergilerinin davacının kefil Kuruluş sıfatıyla sorumlu tutulduğu kısmının ödenmesi talebine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın incelenmeksizin reddine ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile usul hükümleri uyarınca verilen bu kararın kaldırılmasından sonra işin esasının incelenmesi suretiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen karar temyiz edilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’la değişik 45. maddesinin 1. fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda farklı bir kanun yolu öngörülmüş olsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği; 5. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hâllerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye göndereceği, bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verilen kararlarının kesin olduğu kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinde, bölge idare mahkemesince, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunun haklı bulunması halinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek dosyanın ilgili mahkemeye gönderileceği, bundan sonraki incelemenin ilk derece mahkemesince yapılacağı açık olarak kurala bağlanmıştır.
Bu durumda; Vergi Dava Dairesince, vergi mahkemesinin ilk inceleme üzerine verdiği karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, ilk inceleme üzerine verilen kararın kaldırılarak işin esasının incelenmesi suretiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 13/10/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.