Danıştay Kararı 7. Daire 2018/163 E. 2020/4588 K. 12.11.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2018/163 E.  ,  2020/4588 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/163
Karar No : 2020/4588

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. … – Aynı adreste

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Yağ ve Gıda Sanayi Anonim Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bitkisel yağ üretimi faaliyeti ile iştigal eden davacı tarafından, … Kimya Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketinden üretimde kullanılmak üzere 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 1. fıkrası kapsamında tecil-terkin uygulamasına tabi tutulmak suretiyle satın alınan hekzan gazının, imalatta kullanılmayarak ithalatçısına iade edilmesi nedeniyle tecil-terkin şartlarının ihlal edildiğinden bahisle önceden tahsil edilen kilogram başına 0,015 Türk lirası tutarındaki verginin mahsubundan sonra kalan 2007 yılının Ağustos dönemine ait özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nda imalata sevk edilmeyen malın ithalatçısına iadesi halinin tecil-terkin şartlarını ihlal etmiş olacağına yönelik herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, alım-iade süreci 2007 yılında tamamlandıktan sonra 09/07/2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 19 Seri No’lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliği’nin 3. başlığı altında yer verilen; “… Bu düzenlemeler kapsamında satın alınan malların, gerek Kanunda belirtilen yasal süreler içerisinde (8/1. maddedeki 12 ay, 8/2. maddedeki 3 ay), gerekse bu süreler geçtikten sonra iade edilmesi durumu, tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunu doğurduğundan, anılan madde kapsamında teslim edilen malların iade edilmesi durumunda tecil edilen verginin vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte tahsil edilmesi gerekmektedir.” şeklindeki düzenlemesinin geçmişe yürütülmek suretiyle davacının tecil-terkin şartlarını ihlal ettiğinden bahisle tanzim ve tebliğ edilen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Tecil-terkin uygulaması şartlarının ihlal edilmesi durumunda tecil edilen verginin alıcıdan tahsil edilmesinin yasa gereği olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Bitkisel yağ üretimi faaliyeti ile iştigal eden davacı şirket tarafından, ihtilafa konu dönemde 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tecil-terkin uygulaması kapsamında bitkisel yağ imalinde kullanılmak üzere satın alınan hekzan kimyasalının ticari yaşamın doğurduğu ekonomik nedenlerle üretimde kullanılamaması üzerine 14/12/2007 tarihinde ithalatçı firma olan dava dışı … Kimya Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketine iade faturası düzenlenmek suretiyle iade edildiği, bunun üzerine davalı idarece tecil-terkin şartlarının ihlal edildiğinden bahisle daha önce tahakkuk ettirilerek tecil edilen özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanuna ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki malların, (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılmak üzere ithalatçılar ve imalatçılar tarafından tesliminde tarh ve tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kısmının, teminat alınmak suretiyle tecil olunacağı, söz konusu malların tecil tarihini takip eden aybaşından itibaren oniki ay içinde (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılması halinde tecil olunan verginin terkin edileceği, bu hükümlere uyulmaması halinde, bu malların tecil-terkin işlemi dışındaki amaçlarla tesliminde tarh edilmesi gereken vergi tutarından, daha önce tahsil edilen verginin mahsubundan sonra kalan tutarın, vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 51. maddesinde belirlenen gecikme zammı ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
6183 sayılı Kanun’un “Cebren tahsil ve şekilleri” başlıklı 54. maddesinde, ödeme müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının, tahsil dairesince cebren tahsil olunacağı; 55. maddesinde, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, (7) gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 37. maddesinde, hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğinden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme müddetinin son gününün amme alacağının vadesi günü olduğu; 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödendiği ya da zaman aşımına uğradığı iddialarıyla, tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde dava açabileceği hüküm altına alınmıştır. Anılan hükümlerden bir kamu alacağının ödeme emri ile tahsil edilebilmesinin ön koşulunun vadesinin geçmiş olmasına karşın ödenmemesi olduğu, bu halde borcun kesinleşeceği ve kesinleşmiş amme alacağının tahsili için düzenlenen ödeme emrine karşı da ancak böyle bir borcun olmadığı veya ödendiği ya da zamanaşımına uğradığı hallerinden birine dayanmak suretiyle dava açılabileceği anlaşılmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Olayda; davacı şirket tarafından, üretimde kullanılmak üzere, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 1. fıkrası kapsamında tecil-terkin uygulamasına tabi tutulmak suretiyle satın alınan hekzan gazının, imalatta kullanılmayarak ithalatçısına iade edilmesi nedeniyle tecil-terkin şartlarının ihlal edildiğinden bahisle verginin doğrudan ödeme emri ile tahsili yoluna gidilmiş ise de; idarece, terkin talebinin yerinde görülmediği hususunun mükellefe bildirilmemesi nedeniyle davacı yönünden vadesi belli olmadığından, öncelikle 6183 sayılı Kanun’un 37. maddesi uyarınca bir aylık vade tayin edilmesi, icrailik niteliği taşıyan söz konusu işleme karşı dava açma hakkının tanınması, süresi içerisinde dava açılmaması ya da dava açılmakla birlikte yargı yerince işlemin yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmemesi durumlarında, tecil edilen verginin tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesi gerekmektedir.
Bu durumda, Mahkemece, bu husus dikkate alınmadan istemin özeti bölümünde yer alan gerekçeyle verilen iptal kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X – KARŞI OY
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle uygun görülmüş olup; temyiz isteminin reddi ve kararın onanması gerektiği oyu ile Dairemiz kararının gerekçesine katılmıyoruz.