Danıştay Kararı 7. Daire 2017/2330 E. 2020/4695 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2017/2330 E.  ,  2020/4695 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/2330
Karar No : 2020/4695

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına … Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Gıda Sanayi Anonim Şirketi

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına kayıtlı … sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında temsilcilik sözleşmesine istinaden … Grup Tarım Ürünleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesiyle ithal edilen mısır cinsi eşya nedeniyle dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle, 977.109,00 TL tutarındaki ithalat vergilerinin bir ay içinde ödenmesine dair 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilen işlem üzerine ödeme yapılmadığından, vergilerin teminata bağlanan 143.000,00 TL’ye isabet eden kısmının 7 gün içinde ödenmesi aksi halde teminatın irat kaydedileceği yolundaki 6183 sayılı Kanun’un 56. maddesi uyarınca tesis edilen işlem ile vergilerin teminat dışı bırakılan 834.109,00 TL’ye isabet eden kısmının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, 6183 sayılı Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmamış ise de, dava konusu işlemler, davacı şirket tarafından dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle muafiyet kapsamından çıkarılan eşyaya isabet eden ithalat vergilerine ilişkin olduğundan uyuşmazlığın çözümünün, davacı şirket tarafından, dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edilip edilmediğinin belirlenmesine bağlı olduğu, olayda, Mahkemelerinin E:… sayılı dosyasında verilen ara kararı ile, analiz/tahlil sonuçlarına ilişkin olarak davacı şirkete herhangi bir bildirimde bulunulup bulunulmadığının sorulduğu, davalı idarece ara kararına verilen cevap dilekçesinde, bu hususa ilişkin herhangi bir açıklamada bulunulmadığı, dava dosyasında da söz konusu tahlil sonuçlarının davacı şirkete tebliğ edildiğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, mevzuat hükümleri uyarınca davacı şirketin numuneler üzerinden yapılan tahlil sonucundan haberdar edilmesi ve davacı şirkete söz konusu tahlil sonucuna yönelik bir itiraz hakkı tanınması gerekirken, davalı idarece bu yönde bir tasarrufta bulunulmadığı, dolayısıyla dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden söz edilemeyeceğinden, 977.109,00 TL tutarındaki ithalat vergilerinin davacı şirketten istenilmesinin hukuki dayanağının olmadığı, davacı şirket iddialarının “borcum yoktur” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, söz konusu ithalat vergilerinin vadesinde ödenmemesi nedeniyle 6183 sayılı Kanun’un 55. ve 56. maddeleri uyarınca tesis edilen işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından 6183 sayılı Kanun’un 37. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmadığı ve herhangi bir ödeme de yapılmadığından amme alacağının kesinleştiği, davacı şirket yetkililerinin yargılandığı ceza davasında verilen beraat kararının bozulduğu ve yargılamanın devam ettiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 17/11/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.