Danıştay Kararı 7. Daire 2016/6198 E. 2020/5273 K. 25.12.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2016/6198 E.  ,  2020/5273 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/6198
Karar No : 2020/5273

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Davacı hakkında 2011 yılına ilişkin olarak veraset ve intikal vergisi yönünden yapılan inceleme neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden res’en tarh edilen veraset ve intikal vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 2012 yılında vefat eden murisin sağlığında ticari faaliyeti kapsamında inşa ettiği dairelerin bir kısmını üçüncü şahıslara devrettiği, bir kısmını ise bedelsiz olarak davacıya devretmesinin ivazsız intikal olduğundan bahisle emlak vergisi değeri üzerinden istisnaların düşülmesi suretiyle res’en tarh ve ceza kesme işlemlerinin tesis edildiği; dosya içeriğindeki belgelerden davacının satış karşılığında herhangi bir ödemede bulunulmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Müfettişlikte verilen ifadede, gayrimenkullerin ivazsız alındığı yönündeki beyanlarının gerçeği yansıtmadığından, tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Olayda, ivazsız olarak intikal ettiği ileri sürülen taşınmazlar nedeniyle, veraset ve intikal vergisi beyannamesi verilmediğinden bahisle işlem tesis edilmiş olup, 2011 yılında gerçekleşen ivazsız intikallerin davalı idarenin bilgisine 2013 yılında girdiğinin anlaşılması karşısında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 342. maddesi gereğince beyana davet edilip edilmediği, 15 günlük sürenin verilip verilmediğinin araştırılması suretiyle yeniden karar verilmek üzere eksik inceleme sonucu verilen temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
2012 yılında vefat eden murisin sağlığında ticari faaliyeti kapsamında inşa ettiği dairelerin bir kısmını üçüncü şahıslara devrettiği, bir kısmını ise bedelsiz olarak davacıya devretmesinin ivazsız intikal olduğundan bahisle 2011 yılına ilişkin olarak veraset ve intikal vergisi yönünden yapılan inceleme neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden res’en tarh edilen veraset ve intikal vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle işbu dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir şekilde bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu; 2. maddesinin (d) fıkrasında, ivazsız intikal tabirinin, hibe yoluyla veya herhangi bir tarzda olan ivazsız iktisapları ifade ettiği; 5. maddesinde, veraset ve intikal vergisi mükellefinin veraset yoluyla veya ivazsız bir tarzda mal iktisap eden şahıs olacağı; 9. maddesinde, ivazsız intikallerde beyannamenin, malların hukuken iktisab edildiği tarihi, 20. maddesinde de, beyanname verilmeyen hallerde intikal eden malların idarece tespit olunduğu tarihte mükellefiyetin başlayacağı hükme bağlanmış olup; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Veraset ve intikal vergisinde ek süre” başlıklı 342. maddesinde, veraset ve intikal vergisine ilişkin mükellefiyetlerde tahakkuk muamelesi yapılması için, beyanname verme süresinin sonundan başlayarak 15 gün bekleneceği; beyanname bu süre içinde verilirse vergi ziyaı olmamış sayılacağı; ayrıca, mükellefe tebliğ edilmek şartı ile yeniden 15 günlük bir mühlet verileceği, bu hususta da anılan hükmün geçerli olacağı düzenlemelerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Olayda, ivazsız olarak intikal ettiği ileri sürülen taşınmazlar nedeniyle, veraset ve intikal vergisi beyannamesi verilmediğinden bahisle işlem tesis edilmiş olup, 2011 yılında gerçekleşen ivazsız intikallerin davalı idarenin bilgisine 2013 yılında girdiğinin anlaşılması karşısında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun yukarıda bahsi geçen 342. maddesi gereğince beyana davet edilip edilmediği, 15 günlük sürenin verilip verilmediğinin araştırılması suretiyle yeniden karar verilmek üzere eksik inceleme sonucu verilen temyize konu kararın bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.