Danıştay Kararı 7. Daire 2016/4365 E. 2020/5149 K. 15.12.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2016/4365 E.  ,  2020/5149 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/4365
Karar No : 2020/5149

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının ikrazatçılık faaliyetinde bulunduğundan bahisle sevk edildiği takdir komisyonu tarafından verilen kararlara istinaden 2008 yılının Ağustos, Eylül ve Aralık; 2009 ve 2010 yıllarının Ocak ilâ Aralık; 2011 yılının Ocak ilâ Haziran, Eylül ve Kasım; 2012 yılının Ocak ilâ Mayıs ve Temmuz dönemlerine ilişkin olarak re’sen tarh edilen banka ve sigorta muameleleri vergileri ve kesilen vergi ziyaı cezaları ile 2009 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dosyanın incelenmesinden, davacı hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda; davacının 2008 ilâ 2013 yılları hesaplarının incelendiği, sahte belge düzenlediği yönünde somut bir tespit yapılamadığı, on dört kişinin ifadesine başvurulduğu, bu şahıslardan bir kısmının davacıdan borç para alıp aynı tutarı geri verdiklerini, bir kısmının aralarında var olan ticari ilişki nedeniyle para alışverişi yapıldığını, bir kısmının ise faiz karşılığı borç para aldıkları yönünde beyanda bulundukları, anılan beyanlara karşılık davacının ifadesinde de, para transferleri ve çek ödemelerinin bir kısmının ticari işlemlere dayandığı, yasal kayıtlarına intikal ettirildiği, bir kısmının borç verme işlemi olduğu, …Petrol hesabına gönderilen tutarların bir kısmının 2009 yılının Ağustos döneminde satılan dairelere ilişkin olduğunun beyan edildiği, ikrazatçılık faaliyeti kapsamında komisyon karşılığı verilen paralara ilişkin olarak net bir faiz oranı, vade ve gelirin tespit edilemediği hususlarına yer verildiği, bu durumda, anılan raporda davacının sistematik bir şekilde bir yıl içerisinde birden fazla kişiye ya da bir kişiye birden fazla yılda faiz karşılığı borç verip karşılığında senet veya belge düzenlediğine dair tanık beyanı, belge ve delile dayalı yeterli ve somut tespit yapılmadığından, salınan vergiler ve kesilen cezalarda hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerden hareketle, re’sen tarh edilen banka ve sigorta muameleleri vergileri ile kesilen vergi ziyaı cezaları ve özel usulsüzlük cezalarının hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.